Bir cehalettir, bir kokuşmuşluktur gidiyor... Centilmenlik, kardeşlik ve ahlak timsali olarak gösterilen sporumuz ne halde... Tribünler ağzından salya dökülen insan kılıklı canavarlarla dolu. Hakemler birbirine girmiş. Dünyanın hiçbir ülkesinde hakemler bu kadar konuşulmuyordur. Gerçi ortam 'DEVE' gibi! Doğru hiçbir şey yok!.. Geçenlerde sevgili Asuman Dabak'ın oyununun galasına gittim. İçim acıdı... Birçok duayen ve gıpta ile izlediğimiz oyuncu birbirine mecburen selam veriyor, kimileri arkasını dönüyor. Koskoca Levent Kırca'ya öğrencileri yer vermiyor. Bunu neden anlattım?
Tam bir riyakarlık yuvası Hakemler de öyle. Bir hiziptir... Bir çekememezliktir... Bir koltuk kavgasıdır gidiyor. İnanılmaz iddialar... Kulüp başkanlarının bazı hakemlere görev verilmemesi için emir vermesi mi dersiniz... FIFA nezdinde ilk sıralarda olan hakemin kıytırık maçlara verilmesi mi dersiniz... Gruplaşmalar mı dersiniz... Tam bir riyakarlık yuvası açıkçası!
Basket maçında rezalet Galatasaray-Fenerbahçe bayan basketbol maçında, protokol tribününe, iddialara göre Haldun Üstünel tarafından bilerek alınan taraftarlar mı dersiniz... Nitekim o taraftarların Fenerli yöneticilere ağıza alınmayacak küfürleri savurması mı dersiniz... Ne derseniz deyin! Rezalet! Utanç verici... Koca koca adamların, sporu yönetmeye kalkan adamların neden oldukları işlere bir bakın. Yazıklar olsun! Benim bildiğim, adam olan kendisi ile GURUR duyulmasından hoşlanır. Böyle saçma küçük entrikalarla uğraşmaz. Hayat, sizi ve sizin gibileri sille tokat kovalasın... Ama meydan boş... Ceza mercii yok ki... 'O kulüple kötü olmayayım' mantığı sürdükçe ne düzelebilir ki!..
Roberto Carlos zaten vardı! Gelelim Fenerbahçe'ye... Israrla öneriyorum: Güiza defansa, Lugano forvete... Yalan mı? Son iki haftada nasıl iyi bir fırsatçı olduğunu gördük. Güiza'nın atması gereken golleri Lugano attı. Bir başka ve ciddi tespitim de şu: Herkes "Roberto Carlos geri döndü" diyor...Hayır! Zaten vardı... Sadece Alex yok... Eğer Alex sakat olmayıp oynasa, o frikiklerde topun başına o geçer ve ceza sahasına orta olarak kullanırdı. Alex olmayınca, Carlos topun başına geçiyor üstelik çoook uzak mesafelerden harika vuruşlarını yapıyor ve goller geliyor... Son sözüm Emre Belezoğlu'na: "Sana kötü futbolcusun, kendini ispat edemedin" diyen yok ki... Ben ısrarla şunu iddia ediyorum: Kardeşim sen müzmin sakatsın! Eğer futbolun içinde olup buna karşı çıkan varsa o zaman ben kafadan sakatım. Tövbe tövbe!
