İple çekiyorum Werder maçını izleyemedim, kendi takımımın benzer oyununa takıldım. Wolfsburg maçında ekranın karşısındaydım. Anlatanların yönlendirmesiyle büyük bir iştahla! Aslında biliyordum, yıllarca yaşadığımın tersi bir durum anlatılıyordu, olmaz tarif ediliyordu. Anlatanların ağzından bal akıyordu. Herbirini dünya yıldızı kimliğine sokmuşlardı. Söylediğim bu işte: "Ne olur beklentiyi yükseltmeyin." Takıma yapacağınız en büyük kötülük bu işte. Sonuçta bir özel maç. Uygulamacı bilir. Takip edenlerin anlayanı yorum getirir. Maç öncesi yapılan antrenmanlar, çalışma programı, daha vakit var, skor ne çıkarsa fark etmez, önemli olan teknik adamın kafasındakilerin ne kadarının gerçekleştiği. Trabzonspor bir kere daha yeniden yapılanmaya gitmiştir. İşin aslı lig maçlarında belli olur. Bakıp da göremeyenler o zaman gerçeği anlar. Futbolun doğasında var bu. Oyuncu karakterlerinin uyması zaman ister. Birbirini tamamlayan hareket oluşmalı. İkili üçlü kontaklar gelişmeli. Hoca ne kurgularsa kurgulasın bazı şeyler sonradan ortaya çıkar. Kadro içinde plansız gelişmeler olur. Dilerim olumlu şeyler Trabzonspor'a rastlar.
Yanal'ın tarzı böyle ama Wolfsburg maçında gördüm, savunma güvenliği aksıyor. Topu alan kaleyi karşısında buluyor. Ne biçim yerleşmedir bu? Sorgulanmalı. Yanal'ın tarzı böyle. En azından şu ana kadar yaşanan bu. Hocanın problemi burada. Örneği çok da bir kaçını yazayım. Kupa finalinde Samet hocalı Trabzon 3-0 kazanmıştı. Rakip Gençler'in hocası Yanal'dı. Tam 14 pozisyon verip, kupayı kaybetmişti. Hatırlayın daha geçen sene, aynı skor ve aynı futbolla İnönü de Beşiktaş'a kaybetmişti. Belki biraz ağır kaçıyor fakat Ersun hoca için "Kendine oynuyor" diyoruz. Her şey kendi elinde o fikri boşa çıkarabilir. Öne giderken hoşa giden yapıya, geri vitesini ekleyebilir. Kolay pozisyon vermeyen Trabzonspor'u oluşturabilir. Eylüle az kaldı, peşinden ekim, kasım geliyor. Zaman uygun değil, çiçekler açmasın kurur giderler. Daha bahara çok var. Geçen seneden bir takım vardı hocanın elinde, bir takım daha ekledi. Bu gün biz sorarız yarın çok kişi peşine takılır. Sol ve sağ bek işi nasıl olacak? O ön libero işi neyle çözülecek. Kurulan kadronun orta saha direnci sorunu var, nasıl giderilecek? Burada kesiyor Ersun Yanal hocama başarılar diliyorum. Şu köşeden bal damlayan kelimeleri yazacağım günleri iple çekiyorum.
