Hoca bu işi biliyor

Kasımpaşa maçı başlamadan önce yayıncı kuruluşun verdiği kadroyu gördüğümde, anladım ki Mustafa hocanın tercihlerini tahmin etmek imkansız. Geçen hafta Necip'in oynamamasını eleştirmiştim. Şimdi ise kadroda görmek ilginç geldi bana. Yabancı sayısına takılmıştı Fink, evet. Ancak ben şu Tello'nun oynadığı bölgedeki varlığına inanmıyorum.
Neyse ki Yusuf resitali için bizlere şans verdi Denizli hoca. Maçın ilk 45 dakikasında Beşiktaş'ın girdiği, daha doğrusu Yusuf'un attığı paslarla takımını soktuğu iki pozisyon var. Bu pozisyonlarda Yusuf'un gönderdiği topları gol yapamamak en zor olanıydı ve Holoskobunu başardı. Paşa'nın da hakkını vermek lazım tabii. Sivok'un katkıları ile girdikleri pozisyon yok değil. İkinci yarının başlamasından kısa bir süre sonra savunmada Sivok'un sakatlığını fırsat bilen Paşa, ikinci ciddi pozisyonuna girdi. Sivok'un yerine giren Kaş'ın adaptasyon sorunu yaşadığı sırada da Ekrem'in hatası gol oldu. Beşiktaş'ın savunmasında oynayan bir futbolcunun Gökhan'ı altı pasın önünde rahat rahat döndürmesini anlamak mümkün değil.

Önce Ekrem sonra Kaş
İkinci yarıya fırtına gibi giren Paşa, golün ardından gelişen atakları da iyi savuşturunca tempo düştü. Tam bu sırada yorgun Yusuf'un oyundan alınması gerekiyordu. Ben bu satırları yazdıktan tam 7 dakika sonra yine Denizli sürprizleri sahneye çıktı. Ernst-Tabata, Holosko-Nihat değişiklikleri golleri de beraberinden getirdi. Bu değişiklikler yapıldığında, "Hoca yanlış yapıyor, Ernst çıkar mı? Holosko'nun yerine Nihat mı, inanmıyorum!" yorumlarını yaparken; iki gol birden geldi. Bu da Mustafa hocanın bu işi ne kadar iyi bildiğini gösterir. Hocanın tahmin edemediği tek, daha doğrusu iki şey, bireysel hatalar oldu. İlk golde Ekrem, ikinci golde de aynı hatayı Kaş yapınca; Kartal, saç baş yoldurdu. Son olarak Yılmaz Vural'ı, üç büyüklere karşı gol bulduktan sonra geriye çekilmediği, futbolun sahada 11 kişi ile oynandığını gösterdiği için tebrik ediyorum.