Beşiktaş zor günlerden geçiyor. Son alınan farklı Giresun yenilgisi sonrası söylenecek çok şey var ama bence en iyisi bu aşamada eleştiri dozunu minimuma indirmek. Geçen sezonu çifte kupayla kapatan Sergen Yalçın ve futbolculardı. Eminim ki, bu sezonki başarısız performansta en büyük üzüntüyü onlar yaşıyorlardır.
Sergen Yalçın, geçen hafta, "Ne olduğunu ben de anlayamadım" derken içini döktü. Doğrusu biz de anlayamadık ama futbolun doğal yapısında inişler ve çıkışlar var. Siyah-beyazlı takımda neler mi oluyor? Bu sezon dikkatimi çeken en büyük olumsuzluk; bu formayı giyen oyuncuların takım olamaması.
Beşiktaşlı futbolcular hem savunmada hem de hücumda birlikte hareket edemiyorlar. Ekibin fizik kondisyonu istenilen yerde değil. Beşiktaş'ın geçen sezonki başarısında en büyük etken, takım olmasıydı. Oyuncular geçen sezon büyük özveriyle oynadılar. Ghezzal ve Aboubakar başroldeydi belki ama başarının şifresi tüm olumsuzluklara karşı omuz omuza savaşılmasıydı.
Beşiktaşlı taraftarlar; siyah-beyazlı takımın fabrika ayarlarına dönmesini bekliyor. Beşiktaş birlik olursa bu zor günleri aşar. Bugün Kasımpaşa maçı var. Bu karşılaşma ya devam, ya tamam niteliğinde olacak. Beşiktaş tartışmasız kadro yapısı bakımından bu ligin en iyi takımı. Ben bugün takımdan bir patlama bekliyorum. Ardından en az 5 maç sürecek galibiyet serisi...
Yönetim, gelecek haftadan itibaren maç biletlerinde indirim yapma kararı aldı. Bu kararı çok doğru buldum. Sergen hoca ve futbolculardan başarı beklentilerimiz var. Ama taraftar da desteğini artık göstermeli.
Son oynanan Giresunspor karşılaşmasında tribünlerde 5-6 bin taraftar vardı. Bu görüntü Beşiktaş'a yakışamadı. Buradan tüm Beşiktaşlılara sesleniyorum; gün birlik günüyse dolsun artık tribünler...