TURGAY DEMİR - KURBAN KES HOCAM!
Bir teknik adam çok zorlu şartlarda büyük başarılar kazandıktan sonra maddi, manevi tatmin olmuş ve eline de çok güçlü bir kadro gelmişse birdenbire kendini kutsanmış sanabilir! İşte en tehlikeli nokta tam da burasıdır. O noktadan itibaren, o teknik adam esrarengiz formüllerle içinden çıkılmaz taktikler üretebilir!
Dün Sergen Yalçın'ın yaptığı tam olarak budur. Hoca, antrenmanda bile yan yana gelmemesi gereken Necip, Mehmet Topal, Salih, Kenan ve Töre'yi ayna anda sahaya sürmüştür ki, bu bir skandaldır. Sahadaki kadro öylesine yanlıştı ki, bir Necip'in sakatlanması ortalığı yangın yerine çevirdi… Orta sahadaki Josef stopere, stoper Topal sağ beke geçti. Sonra Topal sakatlandı ve sol bekteki N'Sakala sağ beke geçmek zorunda kaldı. Kimse yerinde kalamadı vesselam.
"Fantastik kadro" kaleye gidemeden iki gol yedi, üçüncüyü rakip oyuncunun beceriksizliği önledi. Sonra mı!? Zoru görünce, 48. dakikada beş değişiklik yapıp Pjanic, Ghezzal, Larin, Oğuzhan ve Rıdvan'ı sahaya süren Sergen hoca bu beşliden üç gol buldu ve maçı kazandı.
Futbol asla şımarıklığı affetmez… Umarım bu ilk yarı hocaya ders olmuştur. Gökhan Töre ve Kenan Karaman'ı, büyük bir "kıtlık" olmadığı zaman kadroya koymayı aklına bile getirmeyeceksin, ikisini birlikte oynatmak ise asla ve asla yapılmaması gereken bir şey.
Sergen hoca dün büyük bir kumar oynadı, Allah'tan zamanında hatasından dönmeyi bildi. Ancaaak, Wright golü yapsa ya da o pozisyonda Montero rakibi düşürüp kırmızı görse bu gece çok uzun olurdu. Ez cümle; asla bir daha bu tür denemeler yapma Sergen hocam! Ve lütfen bir kurban kes!…
ERMAN TOROĞLU - İKİ TEKNİK ADAM İKİ BENZETME!
Türkçe'de güzel deyimler var: "Eşeğini sağlam kazığa bağla." Bir de, "Adama eşeğini kaybettirmişler sonra sevindirmişler." Birinci benzetme Ersun Yanal, ikinci benzetme Sergen Yalçın...
Ersun Yanal, ilk yarıyı 2-0 önde bitiriyorsun, 60, 65'e kadar iyi defans yap, maçı galip bitirme şansın fazla… Sergen, ilk yarıda o kadroyu çıkar, ikinci 45'te düzeltmeye çalış, istediğini de almasını bil… Sergen, 3 kulvarda yarışacaksın diye yönetim sana çok geniş kadro verdi. Sen dinlendirmeye kalktın. Tabii her zaman papaz pilav yemez. İlk yarı Antalyaspor maçı 4-0'a getirseydi, ne yapardın?
İlk yarıda oynayan o Antalyaspor, ikinci 45'te niye oynamadı? İlk yarıda çok kötü Beşiktaş, ikinci devre kımıldadı. Demek ki, bu kadro iyi idare edilirse bir şeyler yapılıyor. Bak Sergen; Mustafa Denizli'ye Fatih Terim'e benzemeye kalkma, kendine benze. Onlar da yıllarca öyle işler yaptı ki, "Biz bu işi yaparız, olur" dediler. Bazen tutturdular bazen tutturamadılar. Senin çıkışın öyle değil.
Koca ilk yarıya bakıyorum ayakta kalan, mücadele eden Josef ile Atiba var. Diğerleri yalellim oynuyor. Soruyorum şimdi Ersun Yanal'a… 2-0 öndesin, 60, 65'e kadar gol yemesen işi bitirme şansın fazla, o zaman biraz savunma yap, defansı kalabalık tut, oyunu kitle. 2-0'ı korusan 65'ten sonra gol pozisyonlarını sen bulacaksın.
Dün akşam iki teknik adamın artılarını da gördük, eksilerini de. Tamam teknik adamlar skorlara, takımlara tesir ederler ama bu sene bu iş fazla olmaya başladı. Ancak şunu söyleyebilirim. 90 dakika keyifli bir maç izledim. Zaman zaman oyun, Türkiye standartlarının üstüne çıktı, bu güzel olay. Maçın iki devresine de baktığınızda benim görüşüme göre berabere bitse daha hakkaniyetli olurdu. Ama ikinci yarı Beşiktaş çok istedi, kopardı ve aldı. Hakem mümkün olduğu kadar topu oynatmak istedi. Oyunu durdurmak istemedi. Bence başarılı bir maç yönetti.
SİNAN VARDAR - SİHİRBAZ YİNE SAHNEDE
Borussia Dortmund maçı sonrası teknik direktör Sergen Yalçın'ın rotasyon yapması kaçınılmazdı. Ama Sergen Hoca'nın Pjanic'siz, Ghezzal'siz bir 11'i sahaya süreceğini belki de hiç kimse tahmin etmiyordu. Necip ve Mehmet Topal'ın oyundan çıkmasıyla Beşiktaş savunma olarak bocaladı. Antalyaspor'un ilk yarının son 3 dakikasında yapığı 3 ataktan 2'si gol oldu. Gollerde sıfır hatası olan Mert Günok ilk 45 dakikanın uzatma anlarında öyle bir kurtarış yaptı maçı döndüren isim oldu. Mert ve kardeşi Ersin'le Beşiktaş bu ligi götürür.
İkinci yarı sahada bambaşka bir Beşiktaş vardı. Pjanic ve Ghezzal önderliğinde Beşiktaş, rakibine öyle müthiş bir baskı yaptı ki, Antalyasporlu oyuncular hata üstüne hata yaparak teslim bayrağını çektiler. Genç Rıdvan Beşiktaş'ı ateşleyen isim olurken, Batshuayi yine fırsatçılığını konuşturdu. Atiba ve Josef bitmez tükenmez enerjilerini yine sahaya süren isimlerdi. Beşiktaş takım olarak çok istedi ve harika bir zafere imza attı.
Tabii en büyük fark sihirbaz Ghezzal'in geri dönüşüydü. Gerçek şu ki, Beşiktaş Ghezzal'le çok farklı ve çok güzel. Hoş geldin Sihirbaz! Siyah-beyazlı takımın zaman zaman bu tür rotasyonlarla sahaya çıkacağı dün itibarıyla belli oldu. Beşiktaş dün şunu açık gösterdi ki; saha içinde oyuncular değişse de şov devam edecek.
Hakem Ali Şansalan iyi bir yönetim gösterdi. Antalyaspor'da ABD'li oyuncu Wright'i çok beğendim, çok iyi transfer... Beylerbeyi'nden yükselişine tanık olduğum Veysel'in yanı sıra Giray da futbolu güzelleştiren isimlerdi.
