Kulübün borcu, puan kaybının sebebi olamaz. Kasanın eksi yazması hiçbir şekilde futbol oynamaya engel değildir. Orası profesyonel bir kulüptür ve çalışanların her kuruşu sözleşmelere kayıtlıdır. Kamp yeri, sahası, topu, eşofmanı, yemeği, yatağı, futbol oynamak için her şey bünyede mevcuttur. Rakipler daha iyi hazırlanmış o sebepten kazanmıştır. Maç öncesi ya da maç sırasındaki hareket sonucu belirlemiştir. Bizim hoca fiks 11'i bulamamış, her maç yeni arayışlar peşinde koşmuştur. Sadece kaleci Sylva kalmıştır yedek kulübesine oturmayan. O da takımın en kötü performans gösteren futbolcusudur. Maça müdahale işinde destan yazmıştır hocamız. İlk gün Selçuk'u çıkarıp Ceyhun'u alarak başlamış. O gün için sonuç iyi olmuştur, fakat tutarsızlık her yeni oyunda artarak devam etmiştir. Kurtarıcı diye soktuğunu çıkarmış, en baştan oynattığına 25 dakika dayanmış"Körlere yol göstermek için"le noktayı koymuştur.
Trabzon'a yetmiyor Duruşundan ve yüz ifadesinden belli... Broos hocamız iyi bir insan fakat yetmiyor. Trabzonspor'u taşımak için daha başka becerilere ihtiyaç var. Rakip baskı yapmıyorsa, arkada 3-5 pas sonra şişirilen uzun toplar, Trabzonspor'un yeni oyun modeli olmamalı. Bir duran top organizasyonu yok Trabzonspor'un. Korner olduysa direkt vur. Frikik varsa sağa çıkar vur. Atılan taçlara bir bakar mısınız, fazlası rakibe gidiyor... Buna benzer daha birçok şey, kasa eksi yazdı diye yaşanmıyor. Hocaya tavsiyem kadro istikrarını bulmasıdır. Bir de şu açıklı sistem arada değişebilir. Zaman zaman ihtiyaç oluyor fakat Hugo hoca görmüyor. Söylemeden geçemeyeceğim; Egemen, Song, Colman, Gökhan, Selçuk ve Umut, hiçbir şekilde yedek kalmaz.
