Şampiyonların maçını izledik dün gece, Almanya'nın ve Türkiye'nin şampiyonları. Avrupa'nın önde gelen liglerinden biri olan Bundesliga'yı takımlara dar eden Wolfsburg efsanesi, Beşiktaş karşısında tökezledi. Beşiktaş sezonu açtığı günden beri iki çizgi ötesi maç oynadı. Birini Manchester United'a karşı kaybetti, diğerinde de dün gece berabere kaldı. Bu maç, sayısız ilklere imza atılan maç olmaktan öte, ilerideki karşılaşmalar açısından da ciddi beklentileri canlı tuttu. Kadro, mücadele, tempo açısından Beşiktaş, Wolfsburg'a denk bir durumda idi. Maçın hakkı da beraberlikdi. Ancak İstanbul'daki maçın hakkı galibiyet olmalıdır. Bu şekilde Avrupa macerası sürebilecek, teknik heyete, futbolcuya, taraftara, camiaya ve yönetime moral takviyesi olacaktır. Stadın kuzey tarafında oturan ve ateşli denen Wolfsburg taraftarına, Beşilktaş taraftarı ateş nasıl olur gösterdi ama olan Rüştü'nün gözlerine oldu, bir de maça eklenen 4 dakikaya...
Taraftar özür dilesin Bobo ve Nihat'ın iştahlı, hem ofansif hem defansif olarak 90 dakikaya yaydıkları oyunlarını İstanbul'da da bekliyoruz ve Mustafa hocaya Nihat'ta ısrarından dolayı teşekkür ediyoruz. Nihat bu maçta belki golle buluşamadı ama her hareketinden özgüven ve hırs akıyordu. Böyle devam ederse kısa sürede 2 yıl önceki Nihat'a kavuşacağız. İtalyan hakem maçı iyi yönetti, tempoya iyi ayak uydurdu, Grafite'ye çıkardığı kartı Beşiktaşlı bir oyuncuya çıkarsaydı, kesin sehpayı kurmuş veya kendisini persona non grata (İstenmeyen adam) ilan etmiştik . Bu maçı dibe vurup da yükseldiğimiz maç olarak görmeyelim. Geçtiğimiz Şampiyonlar Ligi karşılaşmalarını hak etmeden kaybetmiştik. Bu maç ele-güne Beşiktaş'ın sanıldığı ve iddia edildiği kadar bitik, erimiş bir takım olmadığını gösterdi. Moralle kucaklandığı zaman bizi gücendirmeyecektir Beşiktaş. Taraftar bu gece gitsin havaalanında kendini affettirsin.
