İyi ki varlar Zico, hem adamdır hem de dünya çapında hoca. Üstelik başarının tek sorumlusu da o F.Bahçe'nin grup liderliğini sürdürmemesi için neden yok. Takım daha da iyi olacaktır
İnter maçından sonra Capello, "Zico Fenerbahçe'ye Brezilya ekolünü getirmiş, tebrik ederim" diyor. Capello'nun bir maçta gördüklerini bazıları hâlâ görmemekte direniyor. Sezon başında gidenleri ve gelenleri masaya yatırıp, transferleri yetersiz bulup, "Tek sorumlu Zico'dur" diyenleri bu aralar ortalarda göremiyoruz. Halbuki transfer dönemi tamamen bilinçli ve kontrol altında geçilmişti.
Kezman'ı kazanır Şimdi de Kezman tartışılıyor. Ama neden? Geçen seneden farkı var mı? Bence yok. Yine koşuyor, çalışıyor, pozisyonlara giriyor. Atıyor, atamıyor... Geçen sezon yanında aynı kendi gibi teknik özellikleri fazla olmayan ama çok mücadele eden ve koşan Tuncay, Serkan, Yozgatlı gibi futbolcular vardı. Kezman da bu mücadelenin içindeydi. Ama bugün arkasında Carlos-Vederson- Aurelio-Deivid-Alex beşlisi var. Bu Brezilyalılar topu yerden kaldırmıyor ve adeta dantel örer gibi rakip ceza alanına (üstelik göz zevkimizi de okşayarak) yaklaşıyorlar. (Deniz'i de bu beşliye katmak gerekir, o da uyumlu.) İşte Kezman bu noktada sırıtıyor. Teknik kapasiteleri ile toplu, topsuz rakibi aldatma kombinasyonları uygulayan beşliye ayak uyduramıyor. Ama başarmak için çok çalışıyor. Ben bunu görüyorum, Zico da görüyor ve inanıyor. Göreceksiniz; onu da en kısa zamanda kazanacaktır. "Kazanacaktır" diyorum çünkü bu, Zico'nun işi. Futbolcudan ve futboldan anlıyor, kumaşı iyi biliyor. Başından büyük bir felaket geçen, futbolu bırakma noktasına gelen Deniz'e inanan ve Milli Takım'a kadar yükselten kim? Elbette Zico. Hakkında "Bu adam manav bile olamaz" gibi düzeyli (!) eleştiriler yapılan Deivid'e inanan ve F.Bahçe'ye, dolayısıyla futbola kazandıran kim? Elbette Zico. Geçen sezon anormal form düşüklüğü gösteren Aurelio'yu önce kulübeye oturtup, sonra 5 dakika, 10 dakika, 30 dakika derken sonunda da 90 dakika oynatarak futbola döndüren ve Milli Takım'a hediye eden kim? Elbette Zico. O yüzden Kezman'ın da geri dönme ve patlama yapması an meselesidir. Kimse merak etmesin.
Büyük düşünün! CSKA maçında Zico'nun yaptığı değişikliklerle maça ortak olduk. Bakıyorum artık yavaş yavaş hakkı verilmeye başlandı. Avrupa'da karnesi mükemmel olan, geldiğinden beri derbi maçlarda ezici üstünlük sağlayan Zico'nun sanki ilk başarısı imiş gibi davrananlar var. Şimdi "Biz ona 'adam değilsin' demedik, 'teknik adam değilsin' dedik" gibi konuşanlar var. Büyük maçları hep kazanan Zico'ya OFTAŞ, Rize, Belediye maçları üzerinden saldırmaya çalışıyorlar. Beyler; küçük düşünmeyi bırakın, biraz büyük düşünün. Zico hem adamdır, hem de çok büyük bir teknik adamdır.
TV'ye çıkmadan... Zico küçük düşünmez, buna hakkı yok. O, adı Maradona'lar ile Pele'ler ile anılan dünya çapında bir futbol adamıdır. Kendisi buna izin vermez. Çıkıp konuşmuyor, kimseye cevap vermiyor, sadece işini yapıyor. O da biliyor ki burada kimseden öğreneceği bir şey yok ama (almak isteyene) öğreteceği çok şey var. Yalnız bunları televizyonlara çıkıp kendi söylemiyor, bizlere söyletiyor. O yüzden de aradaki (bazılarının asla göremeyeceği) kalite farkını ortaya çıkarıyor. Şu anda grup liderliğini önümüzdeki maçları taşımamamız için bir neden yok. Takım iyi. Daha da iyi olacak. Yeter ki sakatlık ve cezalar olmasın. Burada Zico ve Deivid'in katkılarını görmezden gelemeyiz. Zaten şu günlerde nerede bir Fenerbahçeli görsem "Başkan ve yönetim iyi ki bu ikiliyi gönderme yoluna gitmemiş" diyor. Ben de aynı fikirdeyim; iyi ki varlar. Ya olmasalardı?..
Servisi
