İç-dış fark etmiyor Geçen yılki 13 golünün 7'si içeride, 6'sı dışarıda oldu. Onun için gerçekten içerisi ya da dışarısı fark etmiyordu. Üstelik gol kısırlığı çekmesinin yanında rakip kaleye gitme konusunda da sıkıntıları olan bir takımda geçen yıl oynadığı 32 maçın 12 sinde gol atabilmiş olması da onu benim kriterlerime göre "Golcü" sınıfına sokuyordu. Maça fırtına gibi girer, kısa ve çabuk bir adam olmasının avantajı ile rakip stopere kendini kaybettirir, en olmadık yerden çıkar ve ayağını koyar işi bitirir. Böyle çok golünü izleyeceksiniz. Üstelik maçların ilk 45 dakikaları onun en tehlikeli olduğu zamanlardır. Yani maçın ilk yarısında onu tutacak adamların daha bir dikkatli olmaları gerekir. Nitekim geçen yıl attığı 13 golün, 9'unu ilk yarıda atarak bu işte ne kadar ciddi olduğunu göstermiştir. Peki o başarılı olursa Bobo gider mi? Tam tersine Bobo ile ayrı stil ve fizik özelliklere sahip oldukları için bence iyi bir ikili oluştururlar. O geldiği için Beşiktaş Bobo'ya daha bir sarılmalıdır.
Servisi
