Cicim günleri geçti Önce Cihan, Orhan, Emre ve Necati'nin gönderilmesi, ardından da disiplinsiz davrandıkları gerekçesiyle Hasan Şaş ve Arda'ya aldığı tavır nedeniyle Feldkamp'a yönelik tepkiler büyümeye başladı. Tepkiyi koyan da yöneticiler ve taraftar değil, medya. Geldiği günden bu yana övgü sağanağına tutulan Alman hoca bugünlerde G.Saray'ı eritmekle suçlanıyor. Şimdi herkes yeniden yapılanma adı altında böylesine hızlı ve büyük bir operasyonun yapılmasının gerekli olup olmadığını tartışıyor. UEFA'da grup maçları kapının eşiğinde, ligde heyecan kasırgası kavurmaya başlıyor. Yapılan transferler ortada. 31 Ağustos'a kadar hâlâ transfer umudu var ve artık Feldkamp'ın da bu takımda ideal bir on biri netleştirmesi gerekiyor. Her maçta -birini bekte, öbürünü liberoda, diğer futbolcuyu göbekte deneyeyim- döneminin geçmiş olması gerekiyor.
Karizma çizilmesin Bana göre Feldkamp için cicim günleri geride kalmıştır. Alman hoca gelir gelmez G.Saray Dergisi'ne verdiği röportajda "Hedef adamıyım, zamanımız dar. Başarı için çabuk olacağız" demişti. Bunda hemfikiriz ama artık keyifle, rakiplerini ürküten bir G.Saray izlemek istiyoruz. Madem takımın başında Feldkamp var, o zaman bu, G.Saray'ın kimliğine yansımalı, Feldkamp farkı görülmeli. Ligde iki maçı geride bıraktık, takım 6 puanla lider ama bu başarının sergilenen futbolla doğru orantılı olmadığını herkes biliyor. Yarın rakip, iki maçını da kazanan Ankaragücü. Karşısında ecel terleri dökülen Bursa'dan daha dişli bir takım. Ali Sami Yen de avantaj değil, çünkü maç G.Saray'ın cezası nedeniyle seyircisiz oynanacak. Yani şartlar da eşit. Ya güzel futbol ve farklı skorla "Tam yol ileri" denilecek, ya da Feldkamp ve ordusunun karizması çizilip, yerle bir edilecek.