Kon'yaramadı' Nerede geçen hafta İnönü'de Denizli'nin horozunu iki pençeyle susturan Kartal; nerede Konyaspor deplasmanında ne oynadığını hiç kimsenin anlayamadığı, 11 tane üzerinde beyaz forma olan futbolcular topluluğu... Konya deplasmanı sorunlu başlamıştı zaten... Yöneticiler Kenan Öner ve Celal Kolot'un icra kurulundaki kapışmaları, zaten sıkıntılı olan başkanın keyfini iyice kaçırmıştı... Üstüne bir de oteldeki yuvarlak masa toplantısında sesler haddinden fazla yükselince ortam iyice gerildi. Otelde yaşananların futbolcuların da kulağına gittiğini düşünürsek, onların da maça motive olmakta zorlandıklarını söyleyebiliriz. Futbolculara "profesyonelsiniz" diyenlerin yaptığı "amatörce" kavgalar; hesapta olmayan puan kayıplarının nedenlerinden biri oluveriyor. Demek ki futbolcu sahada gerekeni, yönetici koltuğunda işini layıkıyla yapacak.
Hakemin müthiş istikrarı! Maçın hemen başında İbrahim Toraman'ın kafa vuruşunda top filelere gitse, skor tabelasında ne yazacağını tahmin etmek hiç de güç değil. Çünkü ilk yarı boyunca kaleci Runje, sadece 3 kez (biri geri pas, ikisi aut atışı) topla buluştu. Yediği golde bile topa dokunamadı Hırvat kaleci... Bu ne demek? Ev sahibi Konya'nın tek atağı var, o da golle sonuçlandı. Nobre'nin devrenin bitimine saniyeler kala attığı gol ise ikinci yarının heyecanlı geçeceğinin kanıtıydı. Öyle de oldu... Ama Konyaspor adına.. Yeşil-beyazlılar, siyah-beyazlıların sahasına adeta kamp kurdular... Tigana'nın yaptığı Burak ve G. Güleç değişiklikleri, sadece sahaya iki temiz beyaz formalı adamın girmesine yaradı... Son sözümüz hakem Tolga Özkalfa'ya... Vallahi bravo... İnanılmaz bir istatiği var. Süper Lig'de bu sezon 7 maç yönetti, 42 sarı kart çıkardı. Yani, maç başına 6 kart... Dün akşam kaç sarı kart çıkarttı? 6... Bu maçlarda kaç gol atıldı, 21... Yani, maç başına 3 gol... Dün akşam kaç gol oldu, 3 gol... Bu maçların kaçını ev sahibi takım kazandı... 6'sını... Dün akşam ne oldu? Ev sahibi kazandı... Bu kadar istikrar biraz şaşırtıcı değil mi?..