Geçmiş olsun Salı akşamı Olimpiyat kâbusu geri döndü. Bordeaux maçı öncesi, "Herkes stada çok rahat gelip çıkacak" diyenlerin kendileri bile maça ne rahat geldi, ne de rahat gittiler. Kısacası laf var icraat yok. Aynı tas aynı hamam. Olan maça gelen 70 bin taraftara oldu. İnsanlar Olimpiyat Stadı'ndan iyice soğudular. Oysa bu stat için Bordeaux maçı tarihi bir sınavdı. Taraftarlar dışında tüm yönetim birimleri sınıfta kaldı. Geçmiş olsun... G.Saray'a gelince... Ben bu sene takımdan hiçbir başarı beklemiyorum. Geçen sezon elde ettikleri şampiyonluk gerçekten büyük başarıydı. Bu başarıyı yakalamak için çok hırslandılar, şahsi düşüncem en az 2 sene sıradan bir takım olarak kalırlar. Burada Gerets'i ve futbolcuları suçlamak yanlış.
Yıldırım'ı örnek alsalardı F.Bahçe ve Beşiktaş şakır şakır transferlerini yaptılar, sarı-kırmızılı takımın yaptığı transferler ise ortada yok. Belçikalı hoca, Maniche ve Gravesen'i istedi alınmadı, yönetimin kararıyla ucuz etin yağnisini yemek zorunda kaldı. Artık takımda şu oynamış, bu oynamamış fark etmez. Sonuçlar hemen hemen aynı olur. Çünkü takımın gücü bu. Sezon başında köklü değişiklikler yapılıp, tüm gençleri sahaya sürebilseydiler, daha başarılı olurlardı. En azından gençleri kazanırlardı. Yapamadılar, sonucuna da katlanacaklar. G.Saray'ın başarısızlığında en önemli suç yönetimdedir. Başta başkan Canaydın ve yöneticiler yeni sezona başlarken takım için hiçbir şey yapmadılar. Sadece bol bol akıl verip konuştular ama bu işler konuşmakla olmuyor. Tuttuğunu kopartmak gerekiyor. Eleştirilen Aziz Yıldırım'ı en azından transfer konusunda keşke örnek alsaydılar.