Fenerbahçe
Galatasaray  
Beşiktaş  
Trabzonspor  
Süper Lig  
2. & 3. Ligler  
Aktüel  
Yazarlar  
Fikstür  
Ana Sayfa  
     
Sayısal loto
Spor toto
Şans topu
Teşvik-i mesai

Diyarbakır-Galatasaray maçı İzmir'e alınıyor. Fenerbahçeli futbolcunun lisansı elinden alınıyor. Ardından ülkemizin Futbol Federasyonu Başkanı, "Evet yanlış olmuş" diyor. Adaletsizlik açık bir şüphe olarak yazılıyor yüreklere, sır olmaktan çıkıyor. Bir yerlerde yoksulluğun giderleri karşılanıyor. "Teşvik-i mesainin" bütün kolları harekete geçiriliyor. Deniz Barış'ın lisansının iptal gerçeği, Fenerbahçe'ye mesai saatlerinin bitiminde tebliğ ediliyor. İtiraz hakkı gelecek haftaya erteleniyor. Hoş geldiniz Haluk Ulusoy! Siz yokken adaletsizliğin canı sıkılıyordu zaten...

Rize'deki çirkinlikleri izledik... Diyarbakırspor'a yenildiği için Vestel Manisa'yı "terör yatakçısı" gibi gösteren televizyon yorumcularının, ellerini nasıl ovuşturduğunu da izledik. Kayseri'de tribünlerin ne hale getirildiğini gördük. Hiçbir şey sebepsiz değil... Televizyonlardaki teröristlerden kurtulmadıkça, analara sövmenin bütün kapılarını açık tutan yöneticilik defolup gitmedikçe, bunlara hazır olacağız! Biz tehlikeli bir ülkeyiz. Ama inanın televizyonlar, tribünlerden daha tehlikeli... Böyle bir düzende, şampiyonluk mücadelesinin 4 askerine parantez açmak istiyorum. Fenerbahçe'den Alex ve Appiah... Galatasaray'dan Hakan Şükür ve Hasan Şaş...

Alex, ayaklarıyla futbolun kitabını yazan sihirbaz. Ülkemizin topraklarındaki sihirli pabuçlar... Onun attığı gollerde bir ressamın çizgileri var, bir şairin dizeleri... Alex, Daum'a rağmen Fenerbahçe'nin hem ligde, hem kupada şampiyonluğa yolculuk etmesinin ilk sebebi. İsterse eğer, şapkasından hem lig, hem kupa şampiyonluğu çıkarabilir. Ama pazar gecesi onun vurduğu topu çıkaracak kaleci yeryüzünde yok.

Hakan Şükür'ün suskunluğunda bile direniş var. Bilge bir avcı gibi duruyor sahada. Külleri altın değerinde. Boynunu kıldan ince uzatıyor forması için. Batan gemileri yeniden yüzdürmenin hünerli kaptanı olarak, Galatasaray'ın bugünlere gelmesinde emeği büyük. Diyarbakırspor maçında yenilgiye itiraz hakkını kullandı. Kafasını koydu topa, ayağını koydu, en önemlisi de yüreğini koydu.

Appiah, bu yılın en anlamlı dış transferi. Onun ayakları her daim galibiyeti emziriyor. Ondaki ışık, Daum'un karanlık zindanlarındaki Fenerbahçe'yi aydınlatmaya yetiyor. Bir yanı mühendis, öbür yanı hamarat arı. Bir Anadolu kilimini işler gibi işliyor geceleri. Militan ayaklarından çıkan kurşun gibi paslar ve rakibi çıldırtan bilek zarafeti varken, Fenerbahçe'nin kazanması sebepsiz değil.

Hasan Şaş, sırtına binen yüklerle gurur duyan bir futbol hamalı. Galibiyetin değirmeni... Böyle bir asist şefinin, hakemle dalaşmakla göbek bağının olması, nasıl çelişkili. Dilini dişlerinin arasına kilitlesin diyeceğim ama bir gerçek var ki, Hasan Şaş kendini kaybedecek kadar seviyor formasını. O yüzden ondaki fırtına, futbol sahalarına sığmıyor. Formasının içine nasıl sığsın!

Adaletsizlik ve futbol terörü nefsine hakim olamasa da.... Güzel şeyler de oluyor ülkemizde...


 
 

Fenerbahçe | Galatasaray | Beşiktaş | Trabzonspor | Süper Lig | 2 & 3 Ligler | Aktüel | Yazarlar | Sayısal loto | Süper toto | Şans topu | Ana Sayfa

Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu

Top, Alex' in ayağına...
Sivasspor' a, tüm...
Stat TOKİ' den
Ali Sami Yen Stadı, arazisiyle...
Dil yarası
Malatyaspor maçından sonra zehir...
Böyle gitmez
Albayrak "Sahada onları...