Geçmişi unutmak Bu akşam çok güzel bir derbi bizi bekliyor. Şimdiden güzel diyorum. Çünkü iki takımın da vereceği mücadeleye güveniyorum. İyi maç olacak. Bakıyorum özellikle G.Saray medyası ve lobisi dikkatleri hakemin üzerine çekmeye çalışıyor. Allah Bülent Demirlek'e kolaylık versin, işi çok zor. Ben hakemden ziyade futbolcuların iyi niyetli olması gerektiğini savunuyorum. İlk maçta gördük ki Hasan Şaş, Ayhan, Sabri gibi futbolcuların hem taraftarı tahrik etmek, hem de hakemi aldatmak için yapmadıkları kalmadı. Demirlek işte bunlara dikkat etmeli. G.Saray cephesinde maçtan sonra gene inciler döküldü. Fenerbahçe, Erciyes'e teşvik primi gönderdi demeye getirmişler. Yani arkadaşlara karşı mücadele etmek, çok ayıp. Bunlara da galiba alışık değiller. Peki Fenerbahçe ikinci devre 10 puan kaybederken böyle bir şeyler olmuş mu? Bence hepsi çıkıp koçlar gibi oynadılar. Ama şu teşvik priminden bahsedecek en son kişilere söylemem gereken tek şey var. "O meşhur Doğan arabalar hâlâ piyasada. Herhalde sevgili Bülent Tulun bunları unutmuş, hatırlamak da istemiyor. Ama geçmişte neler yapıldığı, gelecekte neler yapılacağının teminatı değil midir. Sevgili Bülent Tulun'a sormak isterim." Aslında söylemek istediğim bu tür maçlarda tansiyonu yükseltmemek, ortamı sakin tutmak gerekir. Burada en büyük görev de başta yöneticilere, sonra teknik kadro ve futbolculara düşmektedir. Dikkat ederseniz, taraftarı bu olayın içine katmıyorum. Peki neden? Sorunun yanıtı çok açık. Eğer musluğun başındakiler dikkatli olurlarsa dostane davranırlarsa, bunun tribünlere yansıması çok kısa zamanda olur. Hiç merak etmeyin. Ama sen çıkıp, elinde hiçbir kanıt falan olmadan sadece rakibin sahada elinden geleni yaptığı için teşvik primiyle suçlarsan işte o hiç olmaz. İki kulübü birden suçlamış olursun, hem Erciyes'i hem Fenerbahçe'yi. Ama bu suçlamaları yapmaya hiç kimsenin ama hiç kimsenin ne hakkı ne de haddi olabilir.
KUPA TERCİHİ ZOR Bu akşamki maçın sonucu ligi etkiler mi? Zannetmiyorum. Aslında mantıklı düşündüğümüz zaman, elenen takımın mı rahatlayacağını yoksa, devam kupaya edenin mi rahatlayacağını bilemiyorum. Karar da veremiyorum. Her iki takım da ligin sonuna kadar mücadele verecek, bu belli. Artık fazla değeri kalmayan bir kupanın peşinden koşmak mı, yoksa ligi düşünmek mi? İşte verilecek karar bu olmalı. Düşünün bir kupa var ki, sizi UEFA'ya götürüyor, bir kupa var ki Şampiyonlar Ligi'ne katılmanızı sağlıyor. Vallahi ben karar veremedim, kararı vermek de size düşsün.