Maşa, hoca ve Beşiktaş Gazeteciliği televizyon-culuğundan, televizyon-culuğu gazeteciliğinden başarılı Savaş AY kardeşimiz, hafta içinde bir yazı yazdı ve özet olarak ''Tenekeden maşa, Beşiktaşlıdan hoca olmaz'' dedi. Sevgili AY bunu yazarken elbette önce beyin, sonra da gazete ve TV arşivlerine şöyle bir göz attı. Sonunda da böyle bir hükme vardı. ''Hakikaten mi yahu?'' deyip biz de makarayı geriye sardık. Önümüze çıkan tablo, ''rakamların yalan söylemediği'' gerçeğinden hiç de öyle bir durum göstermiyor. Hatta AY'ın gönülden bağlı olduğu bir noktayı vuruyor ki, onu sona sakladık. Mesela Samet AYBABA. Hocalığının ilk yılında G.Saray ile Türkiye Kupası finali oynayan A.Gücü'nün hocası. Finali kaybetmiş ama o sezon Başbakanlık Kupası'nı almış. Sonra, Kayserispor'u 2. Lig'de şampiyon yapıp Birinci Lig'e çıkartmış. G.Birliği'nde Türkiye Kupası'nın sahibi olmuş. Sonra gitmiş Trabzonspor ile aynı kupayı bir kere daha havaya kaldırmış. Aradan zaman geçmiş, 2. Lig'den Süper Lig'e çıkan Ankaraspor takımını ilk yılında ligde 7. yapıp, aynı sezon TSYD Ankara Kupası'nı kazanmış. Ve bu sezon yine aynı kupanın kulpunu bırakmamış.
Ya Fenerliler'in hocaları? Samet'in bir başka başarısı ise bir dolu genç elemanı Türk futboluna kazandırmış olması... Trabzonspor gibi 4. büyük takımın geçmiş yıllardaki mükemmel başarılarını yeniden gündeme sokan ekibin mimarı olmuş. Nitekim bir başka Beşiktaşlı Ziya Doğan'ın bu takımla Türkiye Kupası'nı alışı da herkesin ortak görüşü olarak, ''Samet'in mirası'' olarak değerlendirilmiş. ''Bu kadar mı Beşiktaşlıların işi?'' derken Rıza Çalımbay'ın Denizlispor'u UEFA Kupası'nda 4 tur atlatışını görüyoruz. Biraz daha kafamızı zorlarsak epey başarı bulmak mümkün. Şimdi, biz ne Samet'in ne de diğer Beşiktaşlı hocaların avukatlığını yapmıyoruz, onların da ihtiyacı yok. Ama... Sevgili AY'ın takımı Fener'in akılda kalan hocaları Rıdvan Dilmen, Oğuz ve Aykut. Tarihi didik didik ettik, tek bir kupa, final, şampiyonluk göremedik. Onları da küçümsemek istemiyoruz asla. Hele Aykut, bizim için farklı bir yerde. Ama kıyas noktasında Beşiktaşlılar uzak ara gidiyor. Hatta ''tur bindiriyor''. O zaman ''maşa-hoca'' işi biraz duygusal olarak kaleme alınmış. Hani... ''Kanarya mı yoksa kartal mı kuştur?'' sorusuna ''kanarya'' demek ne kadar doğruysa. Pardon, Savaş AY. Bu, bir yazıya cevap değil, ''doğrunun adlandırılmasıdır.''
