Solomon attı, attırmadı Serbest atışların ne kadar önemli olduğunu dün bir kez daha gördük. F.Bahçe, Efes'e 9 sayı farkla mağlup (ki bu suni bir fark) oldu. Ancak kullandığı 29 serbest atışın 14'ünü kaçırdı. Bunların 8'inde 15 atış kullanan Corsley Edwards'ın imzazı vardı. Takım olarak yüzde 51 ile faul atan F.Bahçe, sezon içi ortalaması olan yüzde 66.6'yı bulsaydı maç içinde dengeler değişebilirdi. Efes, 4 sayı farkla kazandığı maçtan gerekli dersi çıkarmış ve "Mrsiç'e sayı attırma yeter" felsefesini benisemişti. Bu görevi de Solomon layıkıyla yerine getirdi. Boşnak oyuncu adeta potayı göremedi. Solomon da attığı ve attırdıklarıyla takımını zafere sürükledi. Kanarya'da Mrsiç'in dışında bel bağlanan Salyers, son çeyrekteki iki üçlüğü (biriyle 73-72 öne geçti) dışında yarar sağlamadı. Savunmada tuttuğu Nikoliç adeta kral oldu. F.Bahçe bitime 7.5 dakika kala ilk kez öne geçerken 5 dakika sayı bulamayınca fark bir anda 10 sayıya çıktı. İlk maçta faul problemi nedeniyle devamlı kenarda oturan Corsley Edwards, Efes'in dört uzununu da faul problemine soktu. Serbest atışları sayıya çevirse durum bambaşka olacaktı. Ayrıca rakibinden çok kolay kurtulduğu pozisyonlarda bile akılalmaz sayıları kaçırdı. Gerçekte lacivert-beyazlılar, Edwards'ı savunamadı. Ama son çeyrekte de Kanarya, bu oyuncuya top indiremedi. Maçın özeti Efes açısından "Nikoliç başladı, Solomon bitirdi" şeklindeydi. Seride 2-0 öne geçen son üç sezonun şampiyonunun üç kere arka arkaya Fenerbahçe'yi yenilmesi çok zor. Kanarya'nın bunu başarabilmesi için tüm oyuncularının "aynı günde" iyi bir performans sergilemesi gerekir.