Tepki mi, mazeret mi? Beşiktaş Kulübü Başkanı Sn.Yıldırım Demirören bayram öncesi beni telefonla arayıp 29 Ocak'ta "Sporda Şiddeti Önleme" konulu bir panel yapacaklarını, konuşmacı olarak da beni de aralarında görmek istediklerini nazik bir üslupla rica ederek bildirdiler. Sporda şiddetin ortak akıl ve iradenin oluşturulması suretiyle önlenmesi konulu panelde yeni yasanın tanıtımı, kazanılmış bilgilerin paylaşılması, gerçek bir spor barışının beklenen, özlenen spor anlayışının ve yaşamın ülkemizde egemen olabilmesinin müşterek hareketle sağlanabileceklerine inanılan ve seçkin konuşmacıların iştirakleriyle de yapılacak bu panel zamanlama itibariyle konuyla ilgili gündemlerin en yoğun olduğu bir döneme raslamıştır.
Bravo Beşiktaş'a Başka kurumların bu sorumluluğu üstlenip yapması gereken çalışmaları Beşiktaş camiası görev olarak kabullenmiş kendilerini yürekten kutluyorum. Faksta belirtilen bütün her şeyin çok planlı olmasına sevinirken bir şey dikkatime takıldı. Panelin açılış konuşmasını yapacak kişiler arasında Türkiye ve İstanbul futbolunun üç büyük kulübünün başkanları arasından ikisi vardı, F.Bahçe Başkanı Sn.Aziz Yıldırım yoktu. Hemen toplantının organizatörlerinden BJK Kulübü Divan Başkanı Sn.Şeref Nasır'ı aradım. Ondan aldığım cevap enterasındı. Aziz Bey toplantıya katılmak istememiş! Hayretim daha çok arttı. Duyduklarıma inanmak istemedim. Çünkü sporda şiddetin önlenmesini en çok talep eden camialardan biri olan Fenerbahçe ve en çok mağdur olan başkan Sn. Aziz Yıldırım nasıl olur da böyle bir toplantıda bulunmazdı? Şeref Nasır Beye siz mi kendisiyle konuşup bu cevabı aldınız" diye tekrar sordum. "Ben görüşmedim. Aziz Bey, Yıldırım Bey'e mazeret bile beyan etmeyip katılmayacağını bildirmiş" diye konuştu. Merakım daha da arttı ve Fenerbahçe Kulübü'nü aradım. Sayın Başkan ofisinde yoktu. Ama sekreteri hanımefendiye konuyu bildirdim. Böyle yazılı bir davetin kendilerine ulaşmadığını, benzer bir toplantıya da (Sayın Levent Bıçakcı'nın bugünkü basın toplantısı) başkanın katılamayacağı için Sn.Genel Sekreter Vedat Olcay'ın katılacağını söyledi. "Ayın 29'unda Fenerbahçe'nin de aynı saatlerde yüksek divan kurulunun toplantısı var" diye de ekledi.
Fener'siz asla olmaz "Bu konuyu yarın köşemde yazacağım. Lütfen Sn.Başkan'la bu konu ile ilgili görüşeceğimi kendileri bilsinler" diye de sekreter hanıma ricamı ilettim. (Bu satırlar yazılırken henüz Aziz Bey'le görüşememiştim) Sevgili Başkan'la konuştuğumda Fenerbahçe'yi temsilen kendisi eğer katılamayacaksa veya katılmayacaksa bile bir asbaşkanın bu toplantıda bulunmasının Türk sporu adına yararını dilim döndüğünce söyleyeceğim. Veya başkanın başka bir nedeni varsa onu da kendisinden öğreneceğim. Sn. Bıçakcı ve Sn.Demirören'in toplantılarına katılacağım. Ve sporda şiddetin önlenebilmesi için gayrette bulunanlara bizim de bir nebze katkımız olsun arzu ediyorum.
