İyi hakem Kartal'a yeter! Ne zordur anlamak istemeyene anlatmak ve bazılarına ne büyük haz verir öküz altında buzağı aramak... Beşiktaş aylar sonra, evet aylar sonra, önyargısız bir hakemle, huzur içinde futbol oynadı ve Diyarbakırspor'u farklı yendi. Maç bitmiş, Diyarbakır'ın hocası da, futbolcusu da hakemi kutluyor... Beşiktaş'ta da Sergen yapıyor aynı şeyi... Bu kutlamaların sebebi maçı kazanmış olmak değil, Beşiktaşlı futbolcular hasret kaldılar kendilerine kart göstermek için fırsat kollamayan bir hakemle oynamaya... Yenilseler belki yine tebrik ederlerdi... Hakem yine hata yaptı, Sergen'in penaltısını vermedi, Cem'i oyundan atmadı... İnanın bunlar hiç önemli değil. Genel görüntüsü iyi niyetli olduğunu anlatmaya yetiyordu. Her hakem Erol Ersoy gibi olsun, karşısındaki iki takıma da güven versin yeter. Beşiktaş her maçını böyle önyargısız hakemlerle oynasın belki üç-beş sarı kartla sezonu tamamlar ve üst üste seri galibiyetler alır. Yeter ki, ön yargılı, infazcılar artık çıkmasın Kartal'ın karşısına... Beşiktaş takım olma yolunda hızla ilerliyor. Bunu söylememizin birçok sebebi var. En başta yedek kulübesi... Çok değil daha birkaç hafta önce oynayan afyon yutmuş gibi sahada gezer, yedek kalan da uykulu bir halde maçı izlerdi. Şimdi öyle değil. Sahaya çıkan ölümüne savaşıyor, yedek kulübesindekiler de aynı heyecanı yaşıyor. İşte Emre'nin forma aşkı... Attığı golden sonra, "Bu formayı seviyorum, ne olur beni anlayın, beni görün artık" der gibiydi tribünlere. Hepimizin eleştirdiği Mustafa Doğan bir tek hata yapmadı... Fatih Sonkaya aynı şekilde. İbrahim Üzülmez ona keza... Del Bosque, "Savunmadan oyun kurmak" diyor, başka bir şey demiyor... Bu nedenle Ronaldo ya da İbrahim Toraman'ı, bazen de ikisini birlikte koyuyor savunmaya... Son maçta oyunu savunmadan kurmanın çok önemli olmadığını farketmiş olmalı... Savunmada oyunu kurmaktan ziyade, tutabilmek önemli. Çünkü Beşiktaş gol yediğinde dağılıyor, özgüvenini yitiriyor, yapabileceklerinin yüzde ellisini dahi yapamıyor. Bu nedenle İspanyol hoca gerektiğinde dört savaşçıyı birlikte defansta oynatmaktan çekinmemeli... Beşiktaş'ın birkaç galibiyete daha ihtiyacı var. Ondan sonra aranan özgüven de bulunmuş olacak... Sergen Yalçın taşın altına elini değil yüreğini koyuyor. 100. yıldaki şampiyonlukta olduğu gibi sahip çıkıyor takıma... Bu çok iyi bir işaret... Carew de uykudan uyanıp sahaya çıkarsa, bu Beşiktaş hepimizi bu kez başarılarıyla şaşırmaya başlayacaktır...
