Fenerbahçe
Galatasaray  
Beşiktaş  
Trabzonspor  
Süper Lig  
2. & 3. Ligler  
Aktüel  
Yazarlar  
Ana Sayfa  
     
Sayısal loto
Spor toto
Şans topu
Futbol Federasyonu ve bir sosyal iktidar

Hayretler içersinde kaldım. Bir yaşıma daha girdim. Hangi dağda kurt öldü...

Şaşkınlığımı belirtecek kelime bulamıyorum, duygularımı hangi sözlerle ifade edeyim yarabbim!
Türkiye Cumhuriyeti, Futbol Fedarasyonu başkanlığı için seçimlere gidiyor fakat ortada topu topu iki adet aday var. Olacak şey değil...
Haluk Ulusoy, kendisinden beklenmeyecek bir "ferasetle" adaylıktan çekilerek cemi cümlemizi zaten şaşırttı, şimdi bir kez daha şaşırıyoruz.
Neymiş? Federasyon başkanlığı için sadece, Levent Bıçakçı ile eski bakan Mehmet Ali Yılmaz yarışacaklarmış...
Önceden ve peşin peşin söyleyim, ben bu iki adaydan birini desteklemek durumunda değilim. Kıçına giyecek pantolon bulamayan amigolar, istedikleri adayı destekleyebilirler. İstedikleri kadar kandırılabilirler. Türkiye'de bir sürü özgürlük bulunduğu üzere, enayi yerine konulma özgürlüğü de mevcuttur.
Gerçi, Türkiye spor tribünlerinin en safdil amigosunun bile bir tarafı desteklemesinde en azından sosyo-psikolojik anlamda bile bir miktar "akıl kırıntısı" varsa da, ben almayım, bizi bozar.

İmparatorluk makamı

Şaşkınlığım şurada...
Türkiye ülkesi, bundan yuvarlak hesap 80 yıl önce Padişahlığı devirip Cumhuriyet'e geçmişse de, Padişahlık müessesesi bazı alanlarda hükmünü sürdürmüştür ve bittabii, Futbol Fedarasyonu, bu irili ufaklı padişahlıkların en mühim ve kudretli kurumlarından biri olmayı başarmıştır.
Armut piş ağzıma düş diye beklemeyin, oturup önünüze bu federasyonun mali gücü ve yıllık bilançosunu koyacak değilim, belki başka bir yazıda bunu ele alırım ama şunu bilin ki, Futbol Federasyonu, hem finansal bakımdan, hem de politik bakımdan ve hem de sosyal kudreti bakımdan ülkenin en güçlü imparatorluk sistemlerinden biridir.
Peki nasıl oldu da, böyle bir erkin tepesine oturmaya sadece iki aday çıktı?
Milyonlarca dolara hükmedilen bir makam, inanılmaz bir saygı çemberi, sınırsız seyahat, ilişki olanağı...
O kadar ki, kulüp başkanlığı, gazete patronluğu, işadamlığı ve dahi bakanlık yapmış bir Mehmet Ali Yılmaz, tabii ki futbola büyük hizmetler vermek amacıyla, başkanlığa adaylığını koyabiliyor.

Gazeteler kapıştı

Ben herhangi bir şey ima etmeye çalışmıyorum. Düşüncemi direk yazıyorum.
Kafamı kurcalayan şey, nasıl olur da böyle bir "ekmekli kadayıf makamı" için yalnızca iki aday çıkar?
Yani tartışığım şey biraz felsefi biraz sosyoljik biraz da "etik" olmuş oluyor.
Bizim "bilinen etiğimiz"e göre,
Fedarasyon Başkanlığı için, birsürü adayın gırtlak gırtlağa gelmesi gerekirdi.
Bir ülkede, hem spora karışmış mafyalardan söz edeceksiniz, hem şikecilik ayyuka çıktı diyeceksiniz, hem rüşvet, dolap ve entrikasız maç oynanmadığını söyleyeceksiniz...
Hem de, bütün bunların tepesine oturacak kişinin belirleneceği seçimlere, sanki herhangi bir Rotary kulübünde, başkanlık devir teslimi yapılıyormuş gibi gidilmesini normal karşılayacaksınız.
Bu işte bir anormallik var, kardeşler!.. Baksanıza daha şimdiden, jakoben gazetelerimizle, dinci gazetelerimiz birbirine girdi bile...
Yok, "Bıçakçı'nın listesinde AKP'ye yakın adamlar varmış da, hükümet fedarasyonu ele geçirmeye çalışıyormuş"...
Yok efendim, "Mehmet Ali Yılmaz'ın son andaki adaylığı, futboldaki Karadeniz hegemonyasına yönelikmiş.." falan filan...

Sosyal iktidarlar

Spor gazetelerinde okuyucuların pek alışkın olmadıkları şeylerden bahsetmeyi kafaya taktığımdan şimdi sizlere bir şey anlatayım.
Bizimki gibi ülkelerde, insanların kendilerini, politik ve ekonomik olarak pek tarif edemedikleri, pek öne çıkamadıkları toplumlarda, insanlar "sosyal iktidarların" peşinde koşarlar.
Kiraz yetişmeyen yerde "kiraz festivali" düzenlemekten tutun da, dandik bir apartman yöneticiliği için 40 yıllık komşuların yumruk yumuğa girmesine kadar...
Misak-ı milli sınırlarımız içinde, şehir derneklerinden geçtim, neredeyse köy ve mezra derneklerinin onbinleri bulmasından tutun da... "Ha"sı gitmiş, "fız"ı kalmış siyasi partilerin hemen hepsinin hala gençlik kolları ve kadın kolları bulundurmasına kadar...
Nereye bakarsanız bakın, insanlar bir takım "sosyal iktidarlar" peşinde harap ve perişan olmaktadırlar.
Bunların en baba enstrümanlarından biri de, "spor federasyonları" olagelmektedir.
Biraz da bu gözle bakarsanız, hiç olmazsa ikide bir mide ağrısı çekmezsiniz.


 
 

Fenerbahçe | Galatasaray | Beşiktaş | Trabzonspor | Süper Lig | 2 & 3 Ligler | Aktüel | Yazarlar | Sayısal loto | Süper toto | Şans topu | Ana Sayfa

Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGI BASIM YAYINCILIK SANAYI VE TICARET A.Ş.

Kanarya, bu ne yaa!
Hazırlık maçlarında hasılatın...
Bravo Conçe
Brezilyalı oyuncu, "Antrenman...
Değişemem
Sık sık ' riskli oynadığı' ...
Rotam Avrupa
Yazarımız Günen' e kampın son...