14 Nisan 2022 | Perşembe

Trabzon ders aldı üç büyükler almadı

Futbol bir başkanın yaptığı transferlerle tüm kupalara ambargo koyacağı dönemleri geçeli çok oldu.
Bir zamanlar öyleydi, Marsilya'da Bernard Tapie bu mantıkla, diğer tüm faktörleri dışarı bırakıp "Zafere giden her yol mubahtır" diyerek üst üste dört şampiyonluk kazandı, sonra da başı dertten kurtulmadı.
DEĞER GEÇ ANLAŞILDI
Türkiye'de de her yolu mübah görüp zaferler kazanan başkanlar, hatta efsane olan yöneticiler için cennet gibiydi bir zamanlar...
Sonra futbol değişmeye başladı.
Başkanlar, futbolcular yetmedi şampiyonluklara, teknik adamların değeri anlaşıldı. Cruyff'la başlayan bir süreçti aslında ama dünyanın bunu algılaması ise Ferguson, Wenger, Morinho, Klopp, Simonsen ve elbette son yıllara damga vuran Guardiola, gibi isimlerin vitrine çıkması gerekiyordu.
VİTRİNE ÇIKIYORLAR
Bizim futbolumuzda da böyle bir sürece Mustafa Denizli başlattı...
Sonra Fatih Terim, Şenol Güneş, Yılmaz Vural, arkalarından gelen Ersun Yanal Aykut Kocaman, Tolunay Kafkas, Hikmet Karaman, Abdullah Avcı, Sergen Yalçın, İlhan Palut ve ismini unuttuğum daha birçok teknik adamın vitrine çıkmasıyla bizim futbolumuzda da teknik adamlar hak ettiği değeri görmeye başladı.
ZAFERE GİDEN UZUN YOL
Ne sadece başkan, ne sadece futbolcular, ne sadece teknik adamlar... Durum artık çok daha komplike bir organizasyona ihtiyaç duyar hale gelmiş durumda...
En tepedeki başkandan, en aşağıdaki malzemeciye, sağlık birimleri, scoud ekipleri, taraftar, medya dahil bir çok faktör iyi bir organizasyonla bir araya getirilebiliyorsa başarıya giden yol açılmış demektir.
BÜYÜKLER DERS ALMADI
İşte Trabzonspor bu formülü, yıllarca yapılan hatalardan ders alarak doğru şekilde uyguladığı için bugün ligin zirvesinde yalnızdır.
Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın istisnalar hariç son yıllarda sürekli kaos yaşamalarının sebebi de tam olarak bu denklemi çözememiş olmalarındandır.
Kah iyi bir golcüye teslim oldular, kah iyi bir teknik adama, kah taraftara... Tüm faktörleri bir araya getiremediler...
GELECEK RİSKE GİRDİ
Beşiktaş bir nebze daha farklı görünse de Fikret Orman döneminde Eto'o'yu alamamak, Gomez'i elde tutamamak yakalanan başarıya rağmen geleceği riske atmak anlamına geliyordu.
Bu sezon başında Sergen Yalçın konusunda yaşanan sorunlar ve o günlerin kırıp, dökmeden atlatılamaması Kartal'ın da istikrarsızlık elbisesini üzerine giymesine neden oldu...
PLAN GÜNÜ KURTARMAK!
Valerien İsmael de bu dönemin ürünü. Tıpkı Galatasaray'daki Torrent ya da F.Bahçe'deki İsmail Kartal gibi...
Günü kurtarmak için yapılan hamleler, organizasyonun birçok yerini eksik bırakarak başarı aramak gibi bir çaresizliği yaşatıyor üç büyük kulübün yönetimlerine.
KURTULUŞ ELLERİNDE
Kim, büyük resmi diğerlerinden önce görür ve "sadece" iyi başkan, iyi futbolcu, iyi teknik adam, iyi sponsor aramaktan vaz geçip tüm bunları ve diğer bazı faktörleri bir tencerede kaynatmayı başarırsa kurtuluşa ilk erecek olan o olacaktır.
Emirhan, Serdar, Ersin, Altay, Arda, Uğurcan, Abdülkadir Ömür ve daha birçok genç adam, tüm yönetimlere kurtuluşun nerede olduğunu davul, zurna ile anlatmaktadırlar.
Tabii anlayana..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor