24 Mart 2015 | Salı

Şike, ırkçılık, küfür!

Bir kızıldereli atasözü şöyle der; yükün dürüstlük ise gücün düşer belki ama başın düşmez… Evvel Allah yükümüz dürüstlük… O dürüstlükle şu derbiye bir bakalım… Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi bizim gibi şike, ırkçılık ve küfürbazlık kokan bir futbol ikliminde değil de Almanya, İngiltere gibi normal bir futbol ülkesinde oynansa ve normal bir futbol hakemi yönetse neler olurdu biraz onları konuşalım… Birincisi Emenike formasını çıkardığında ilk sarıyı, saha dışına izinsiz çıktığında ikinciyi, izinsiz sahaya girdiğinde üçüncüyü görür, uzatmayalım tartışmasız şekilde oyundan atılırdı. Aynı dakikalarda Bilic'e küfür eden Emre Belözoğlu da kırmızıyı görür ve Fenerbahçe camiası bugün o iki futbolcunun kulüple ilişkisini kesme durumuna gelirdi.
Normali bu ama bizde futbol normal bir ortamda oynanmıyor!
O nedenle Aydınus, ne Emenike'nin yaptıklarını görebildi ne de Emre'nin küfürlerini duyabildi… Bildiğin sağır ve dilsiz durumu… Emre ve Emenike'nin yaptıkları cezasız kalıp Fenerbahçe de maçı kazanınca işler yoluna girdi! Artık herkes mutlu, TFF, MHK, PFDK, Tahkim vs… Mutsuz olanlar temiz futbol isteyenler. Onları da kimsenin taktığı yok zaten.
Kulüpler Birliği Başkanı Göksel Gümüşdağ başta, kulüp başkanlarının yerinde olsam yayın ihalesini üzerime almadan önce bir değil bin kez düşünürdüm… Şikenin sahaya yansımadığı, ırkçılığın cezasız kaldığı, tribünlerde muz şovların yapılıp ve utanmaz, uslanmaz bir oyuncumuzun her fırsatta küfürle gündeme geldiği bir futbola kim sponsor olur hesabı iyi yapılmalı.
Emre'nin cezasına gelince, hakem görmez, TFF duymaz, Allah hem görür, hem duyar ve yarına bıraksa da, yanına bırakmaz… NET!

SLAVEN BİLİC BİTTİ

Kimse kusura bakmasın, iyi insan olmak, iyi teknik direktör olmak ayrı, büyük takımı çalıştıracak kapasitede olmak apayrı bir şey. Bilic de bu özellik yok.
Büyük takım çalıştırmak her şeyden önce cesaret işi. Yerine göre Demba Ba'yı kenarda oturtabilmek, yerine göre 25. ya da 30. dakikada oyuncu ve sistem değiştirmek… Kötü adam olmayı göze almak diye özetlemek de mümkün büyük takım çalıştırmayı. Bilic oyuncularının gözünde kötü adam olmaktan korkuyor! Kendisine göre hayati önemde olanları kırmamak adına hata üzerine hata yapıyor. Bir zorunluluk olmazsa 70'ten önce oyuncu değiştirmiyor, dahası en kötüleri değil çıkarabileceklerini oyundan çıkarıyor.
Derbiyi ele alırsak Sosa ilk 45 sonunda, Demba Ba da ikinci yarı başlarında çıkmalıydı.
Bunu yapamıyorsan ne yapsan boş, hatalarına rağmen kazanırsan bir tek Turgay Demir eleştirir, kaybedersen şekilde görüldüğü gibi şapka düşer ve herkes keli görür… Olan-biten budur.

Emre'nin İngilizcesi
Bu İngilizce ne menem bir dil anlamış değilim! Bizim çocuk yani Emre gitmiş iki sene futbol oynamış İngiltere'de öğrendiği toplam üç kelime var… En azından bu kardeşimiz diğer öğrendiklerini bugüne kadar bizimle paylaşmadı… Paylaştıkları içler acısı, "f..k" diye başlayan iki kelime ve bir de negro! Bu İngilizce'de, "Sorry" diye bir kelime yok mu diye insan merak ediyor… Var da Emre'ye mi öğretemediler o da ayrı bir merak konusu!

Galatasaray şike yaptı!
Fenerbahçe cephesinde bazı yöneticilerin tavırlarına, açıklamalarına akıl, sır erdirmek mümkün değil… Kasımpaşa karşılaşması 10 dakika geç başladığı için şaibeli bir durum yaşandığını söylüyorlar… Biraz zorlasalar "Şike var" diye bağıracaklar… Şimdilik onu yapamıyorlar… Sayın yöneticiler üç bin sayfa tapeye (Mahkemede Aziz Yıldırım'ın inkar etmediği tapelerden bahsediyorum) rağmen siz tertemiz oluyorsunuz da Galatasaray sahaya 10 dakika geç çıkınca mı şike yapılmış oluyor!
Velev ki öyle olsun, diyelim ki Galatasaray şike yaptı, size ne?
Şike suç mu ki? UEFA'ya, PFDK'ya göre siz yaptınız da ne oldu!?

Milli Takım'a dua etmek!
Milli davalar sinerji işidir, tüm milletin desteğini, duasını alabilirsen işin rast gider. Şimdi ben sorayım herkes kendi vicdanına göre cevap versin; iki maçtır Bilic'e aleni küfür eden Emre'nin yer aldığı bir Milli Takım'a kaç Beşiktaşlı, kaç Trabzonsporlu ve kaç G.Saraylı dua eder?.. Karar sizin!.. İkinci sorum da Fatih hocama; sayın Terim, siz Emre'yi Milli Takım'da tutarak, Bilic'e edilen küfürleri onaylamış olmuyor musunuz, yoksa biz mi abartıyoruz!?

Küfürden ceza verilemez!
Emre Belözoğlu'nun ettiği küfürleri sessiz kalarak geçiştiren TFF'nin küfür nedeniyle verdiği tüm tribün kapatma ve para cezaları tartışmaya açık hale gelmiştir… Bir futbol ikliminde küfür, seyirci için cezayı gerektiriyorsa yönetici için de futbolcu için de gerektirmelidir… Bu kumaşın kıvırma payı yok! Emre'nin küfürlerini duymayanlar bundan sonra hiçbir küfürü duymasınlar…

Fırat Aydınus hakemliği
Artık yeni bir hakemlik anlayışı ile karşı karşıyayız!
Bu anlayışa göre bir oyuncu istediği zaman sahadan çıkar ve istediği anda tekrar oyuna girer. Bu anlayışta küfür serbest, rakip takımın yedek kulübesiyle tartışmak tamamen serbest… Sağolsun Fırat Aydınus kardeşim sayesinde tanıştık bu yeni anlayışla… Futbolumuz, hakemliğimiz hızla gelişiyor… Her gün yeni bir şeyler icat ediyoruz!
Yakındır, sayemizde futbola yeni kurallar eklendi, eklenecek… Ha gayret!

Teşekkürler
Ahmet Çakar ve Erman Toroğlu bu ülkenin en kıdemli hakem yorumcuları… O nedenle ustanın da maçın detaylarını bir yana bırakıp ağırlıklı olarak Fırat Aydınus'un eyyamlarını gündeme taşımaları çok önemlidir. Yanlışa karşı birleştiğimiz anda sorumların çözümü çok daha kolay olacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor