24 Nisan 2017 | Pazartesi

Tilki uykusu

Derbi beklentilerin aksine yüksek tempoda başladı.
F.Bahçe top rakipteyken savunma prensiplerini mükemmele yakın uyguladı, alanı daralttı, kaymaları ve bölgesel baskıyı doğru yaptı.
Ancak savunmadan hucüma geçerken çok yavaş kaldı; dikine oynama ve oyuncu eksiltme becerisi eksik orta sahası ile pozisyon bulmakta ve topu rakip kaleye taşımakta çok zorlandı.
G.Saray ilk 45 dakika boyunca sert ve agresif savunması ile dikkat çekti.
Hucüm da yanlış atak organizasyonları yaptı. Josef ve M.Topal gibi iki defansif orta sahasına ek olarak Skertel ve Kjaer gibi çok uyumlu tandemi bulunan F.Bahçe'ye merkezden atak yapmak oyunu zorlamak akıllıca değildi. Kenarlardan Bruma ve Yasin'den de istediği katkıyı alamayınca ilk yarı iki takımın hucümdaki zaafiyetleri nedeniyle golsüz sona erdi.

Tudor yanlış yaptı
İkinci yarı iki teknik adamın oyuncu değiştirmemesi ve önceliği savunma olan futbol anlayışına devam etmesi nedeniyle kısır başladı. Advocaat'ın Aatıf'ı çıkarması ne kadar doğruysa, Karabük deplasmanında oyuna alıp 10 dk. içinde çıkardığı Volkan'ı alması tezattı.
Tudor'un ise kenarda hangi maçı seyrettiğini merak ediyorum. Rodrigues evet doğru ama hiç bir şey oynamayan Yasin dururken, takımının en efektif oyuncusu Bruma'yı çıkarması, ne oyunun doğrusu ne de futbolun mantığı ile uyumlu değildi. Son bölümde Eren ile çift forvete dönmesi 89'da Tolga - Josue hamlesi çok geç kalınmış hamlelerdi.
Fenerbahçe "tilki uykusu"na yatarak (uyuyormuş gibi yapıp, fırsat kollamak) doğru bir anlayışla sabırlı bir bekleme oyunu ile ezeli rakibini mağlup etmeyi başardı ve Şampiyonlar Ligi bileti için önemli bir avantaj elde etti.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor