Güle güle Guti!

Dünyanın bütün kulüplerinde özel, üstün yetenek ve becerileri nedeniyle yıldız futbolcular, ister istemez farklı sevgi ve ilgi görürler. Örneğin Real Madrid'de Ronaldo, Barcelona'da Messi, Fenerbahçe'de Alex, G.Saray'da Arda, Beşiktaş'ta ise Guti, Quaresma, Simao, Almeida gibi...
Yabancıların yerlilerden farklı ilgi görmeleri takım oyununa olumsuz yansımaya, futbolcular arasında kıskançlık ve tartışmalara hatta küskünlüklere neden olabiliyor. Quaresma ile Nihat arasındaki tartışmaya yol açan kıskançlığın sebebi; taraftarın, futboluyla herkesi büyüleyen Q7'ye aşırı sevgisi ve iki yıldan beri bir türlü toparlanamayan, bunun için kendisini eleştiren arkadaşımız Turgay Demir'e saldıran Nihat'ın pas meselesinden tepki göstermesidir.
Beşiktaşlı taraftarın, izlemek için tribünleri doldurduğu öteki futbolcu Guti idi.
Ne var ki İspanyol yıldızın alkole düşkünlüğü ile gece yaşantısı ve son zamanlarda New York ya da Los Angeles'a gitme niyetinin basında yer alması, kendisine gösterilen sıcak ilgi ve sevgiyi soğuttu!

Yönetimi de kızdırdı
Dünya yıldızı İspanyol'a sevgi soğumakla kalmadı, ikili oynaması yönetimi de kızdırdı.
Sonunda yönetici Cengiz Zülfikaroğlu'na "gitmek isteyene dur demeyiz" restini çektirtti. Gece kuşu Guti, son haftalarda iyi oynamıyordu.
Koşamıyor, sahada yürüyordu! Paslarının çoğu yerini bulmuyordu. Aurelio'nun, Galatasaray'a kafayla attığı goldeki frikik pası mükemmeldi ama Q7 ve Simao bile canla başla koşarken Guti yürüyordu... Sebep; yaşı (34) değil, düzensiz yaşantısıydı!
Ayrıca sakatlıktan yeni çıkmıştı, 90 dakika oynayamazdı. Tayfur hoca da kendisi gibi orta saha oyuncusuydu. Nasıl oynaması, yaşaması gerektiğini iyi biliyordu. 75'inci dakikada oyundan aldı. Doğrusunu yaptı. Guti ise kızgınlıkla stadı terk etti. Hem suçlu, hem güçlü, hem saygısız... Amerika'ya gidecekmiş... Güle güle...
İyi yolculuklar, bol eğlenceler...