Federasyon sınıfta kaldı

Sivas maçı dönüm maçı mı? Kaybedilirse yarıştan kopulur mu?
G.Saray, Sivas'ı yenerse şampiyonluk yarışında en önemli virajı kayıpsız geçer. G.Saray'ın şampiyon olduğu dönemlere baktığımız zaman Sivas deplasmanlarını kazandığını görürüz.
Ne hikmetse sezon başı belirlenen fikstürde Galatasaray hep karda kışta Sivas'a gidiyor.
Bugünkü maçta G.Saray'ın öncelikli rakibi soğuk hava ile zemin olacaktır. G.Saray'ın TT Arena'da iyi oynamasının baş aktörü iyi zemindir. Kötü ve ağır zeminlerde teknik kalitesi yüksek yıldızlar iyi futbol oynamakta zorlanıyor.
Ayrıca TFF bu maçın saati konusunda sınıfta kalmıştır.
Maçın gece eksi derecelerdeki hava şartlarında oynanması futbolcu sağlığı için çok zararlıdır.
Gece eksi 7-10'u bulacak bir ortamda maçı oynatanlar yürekleri yetiyorsa gidip Sivas'taki tribünlerde oturup maçı izlesinler.

-G.Saray kar nedeni ile çalışamadı. Sivas maçına çalışamadan gitmeleri normal bir durum mu?
Fatih Terim de çok soğuk havalarda ve karlı ortamlarda G.Saray'ı salonda çalıştırmıştı.
Çünkü soğuk havada yapılan antrenmanlarda futbolcular üst solunum rahatsızlıkları yaşayabilirler.
Vücut ısısıyla hava koşulları arasında ciddi derece farkı varsa antrenmanlar salonda yapılmalıdır.
Doktorlar bile bu karlı ve soğuk havalarda topluma "Gerek duymadığınız sürece sokağa çıkmayın" uyarısını yaparlar. Finess antrenmanları da futbolcuların fiziksel kondüsyonunu dengede tutma adına çok kıymetlidir.
Hamza hoca oyuncularını salonda çalıştırarak hastalanmamaları konusunda doğru bir şekilde tedbirli davranmıştır.

-Olcan iki maçtır sol bekte Telles'i aratmadı. Sivasta'da solda oynamalı mı?
Konya maçındaki kazanan kadroyu Balıkesir maçına da aynen sahaya süren Hamza hoca, doğru yaptı. Kadro istikrarı çok önemlidir.
Sakat ve cezalı oyuncunuz yoksa kazanan kadroyu bozmamak gerekir. Eskişehir deplasmanında Telles'i çokarıp Olcan'ı sola çektikten sonra G.Saray maçı kazanmıştı.
Konya ve Balıkesir maçlarında Olcan Adın sol bekte başarılı oynarken hücuma da katkıda bulundu. Özellikle G.Saray'ın rakip takımın sağ tarafında Olcan-
Sneijder-Burak-Yasin ile oluşturdukları baklava modeli G.Saray'ın ciddi pozisyonlar ürdetmesini sağladı.
Özellikle Balıkesir'e atılan 3 golün de hazırlanışında baklavayı oluşturan bu 4 oyuncunun imzası vardı. Olcan tıpkı Caner Erkin gibi G.Saray'a sol tarafta katkı sağlamaya başladı.

- Turgay Kıran, Adnan Öztürk resmen adaylıklarını açıkladı. Eski başkanlardan Ünal Aysal ve Faruk Süren'in de adı geçiyor.
Yönetimdeki Dursun Özbek'in de aday olacağı söyleniyor. Mayıs'ta nasıl bir yarış olur?
Kimin başkan adayı olacağına ve destekleneceğine "derin Galatasaray " karar verir.
Adnan Öztürk ve Turgay Kıran daha önce de aday oldular.
Mayısta kimin net aday olacağı mali kongreden sonra belli olur. Çok sert ve tartışmalı eleştirisi bol bir mali kongre izleyeceğiz.
Özellikle başkan Duygun Yarsuvat'ın istifa eden Ünal Aysal ve yönetimine kendi imzasıyla gönderdiği mektupta, "10 aylık icraatla benim 2 aylık icraatım ayrı ayrı ibra edilecek" şeklinde bir ifade kullanması camiada bomba etkisi yarattı.
Özellikle Yarsuvat'ın Aysal'a yönelik sarfettiği, "Sayın Aysal gelin kendi döneminizi ya siz anlatın ya da birilerini görevlendirin o anlatsın" sözleri Aysal'ı çok öfkelendirdi. Bu yüzden mali kongrede oluşacak tablo yapılacak eleştiriler ortaya dökülecek borç ve alacaklar Mayıs ayında başkan adaylığını koyacak başkan adaylarına yol haritası olacaktır.

-28 Mart'ta Mali Genel Kurul'da Aysal ibra edilmezse nasıl bir tablo ortaya çıkar?
Ben bu zamana kadar izlediğim mali kongrelerde hiçbir başkanın mali konularda ibra olmadığını görmedim. Birtek idari konularda Adnan Polat ibra olmadı, o da mali yönden ibra olan idari yönden de ibra olur gerekçesiyle mahkeme tarafından aklandı.
Başkan Duygun Yarsuvat'ın Ünal Aysal ve kendi iki aylık dönemini ayrı ayrı ibra edilmesini istemesi soru işaretleri ile dolu bir taleptir.
Bu yüzden mali kongre çok enteresan görüşmelere ve tartışmalara neden olacak.
Merak ediyorum mali kongreye eski başkan Ünal Aysal katılacak mı?
Galatasaray etiği adına Aysal'ın kongreye katılması akıllarda oluşacak birçok soruya da ışık tutmalıdır.

RÖPORTAJ: YILMAZ ŞENOL