24 Kasım 2016 | Perşembe

Galatasaray artık Özbekler'den kurtulmalı

1955 yılından beri çıplak gözle futbol maçları izlemeye başladım.
O zaman İstanbul Ligi vardı. Derbileri diyelim.
1957'den itibaren de gazeteci olarak izledim. Bütün bunların içinde bu kadar kötü, bu kadar kalitesiz, futboldan uzak derbi gördüğümü hatırlamıyorum.
Gene 1955'ten bu yana derbiler dahil, Avrupa ligleri dahil, Dünya devleri ile yaptıkları maçlar dahil Galatasaray'ın ilk defa pozisyona girmeden maç bitirdiğini gördüm.
Beraberliğe razısındır, anlarım ama Galatasaray 1-0 yenik durumda girdi ilk devreye.
İkinci yarı gol atması lazımdı. O andan itibaren dahi Galatasaray'ın gol atma düşüncesi, teşebbüsü yok. Fenerbahçe de kötü oynadı tamam ama Galatasaray ile aralarında "Himalayalar" farkı vardı. Fenerbahçe sahaya kazanmak için çıktığını gösterdi. Üç pası doğru yapabilselerdi belki maç 10 olurdu. Galatasaray'ın da belki hayrına olurdu o 10!. Dursun Özbek ve yönetimi tümüyle gider bir dahada böyle bir yönetim ya da benzeri, Galatasaray'ın başına gelmezdi.

Galatasaray çok kötü oynadı
Önlerine konan listeye oy atmaya meraklı Galatasaray Kongresi ve de Divan'da ses çıkarmaktan ödleri kopan divan üyeleri (güya muhalifler) bir daha böyle bir yanlışa düşmezdi.
Hani o tokat var ya "Ayıltan tokat..." belki öyle oynasaydı Fenerbahçe herşey farklı olurdu.
6-0 kaybettikleri maçta 8 pozisyonu vardı... Galatasaray 6-0 yenildikleri maçı 6-0 kazanabilirdi. Bu maçta halamın sakalları da olsa eniştem olacak hali yoktu. Niyet olacak.
Galatasaray'ın kazanma niyeti hiç olmadı! Biz göremedik!
Galatasaray kötü oynadı bile diyemiyorum.
Çünkü o cümlenin içinde "oynadı" diye olumlu bir kelime var.
Galatasaray oynamadı. Galatasaray kenarda olan adamlar tarafından oynatılmadı. Takım, taktik olarak da bitmiş.

Doğru olanlar yazılmalı
Bu Galatasaray'ın bu halinden memnun olanlar var. Dursun Özbek ve Yönetimi'nin kalması için futbolcuların suçlanması lazım.
Bir de Galatasaraylı yazarlar var onlar da G.Saray TV'den bir kapı kapar mıyız diye tamamen futbolcuları suçluyorlar.
Benim için önemli olan şey; insanlar menfaatlerinin gerektirdiğini değil doğruları yazmalılar.
Galatasaray bu kadar kötü yönetildiği bir Fenerbahçe maçına daha çıkmadı. Ama bu maç sürpriz mi? Trabzon maçında belli değil miydi? Başakşehir maçında belli değil miydi? Florya'daki hayalet kendini ortaya atıp bu Dursun Özbek ve yönetimin kalkanı olan Alp Yalman'a "Bu Riekerink'i kov" diye yazmamın nedeni buydu. Artık Riekerink'in gitmesi birşeyi değiştirmiyor. Bu Özbek Kardeşler'den kurtarılması gerekiyor Galatasaray'ın.. İki gün içinde Fenerbahçe ile 2 maç yaptı.
Türkiye'ye voleybolu getiren Galatasaray, Fenerbahçe'ye 3-0 yenildi.
Uzağa tükürme yarışı yapılsa Fenerbahçeliler daha uzağa tükürecek.
Galatasaray'ın bu kadar sefilleri oynadığı bir dönem daha yok. Kimsenin çıtı çıkmıyor. Efendim Riva ile Florya'yı satıp Galatasaray'ı kurtaracaklarmış! Vay anasını!
Kim düşürdü Galatasaray'ı bu hale? Hani 14 senenin hesabını soracaktın. Sordurmuş ama açıklayamıyor. Çünkü kendisi de var.

En temizi Adnan Polat dönemi
Alp Yalman'ın başkanlığından bu yana temiz çıkan tek yönetim var; kongrenin ibra etmeyip mahkemenin ibra ettiği Adnan Polat dönemi!
Onun dışında en büyük rezalet Ünal Aysal döneminde. Kendisinin yönetimde olduğu 6 aylık Yarsuvat döneminde de yolsuzluklar var. Bunların hiçbirini açıklamıyor.
Çünkü işine gelmediği için. Onu oraya getirenler açıklattırmıyor.
Nerede ada? Riva'yı satıyorsun, Florya'yı satıyorsun! Ada nerede? Hani Ada'yı geri alıyordun? Adı ağzından çıkmıyor.
Hani 14 yılın hesabını soracaktın? Ağzına dahi almıyor bunları. Ada lafı ağzından çıkmıyor. 14 yılın hesabını sormak bir yana bunu telafuz eden yanındakileri de yönetimden uzaklaştırdı. Galatasaray spor kulübü çökmüş, ahlak olarak çökmüş Riva'yı satacak diye bir adam başta tutuluyor. Böyle birşey dünyanın neresinde var? (Serkan Korkmaz: Ahlak derken?) İşte bu. 14 yılda olup bitenler dedikodu olarak milyonlarca insana ulaşırken"14 yılın hesabını saracağım, adayı geri alacağım" diyerek gelen Özbek bunları ağzına almıyorsa bir ahlak sorunu olduğu ortaya çıkar.

Nerede o yabancı denetçiler?
Dışardan, yurt dışından bağımsız bir denetim getireceğim lafını ben değil Dursun Özbek söyledi. Nerede bu denetimciler? Duyan var mı? Demek ki işin içinde birşey var. Birileri tabanca mı dayadılar, şantaj mı yaptılar bu adama bu lafını yedirdiler!
(Serkan Korkmaz: Galatasaray Genel Kurulu da borçlanma yetkisini vererek arkasında olduğunu gösteriyor ama!) İşte bu nedenle de ben kongre üyeliğinden istifa ettim. Galatasaray Kongre Üyeliği'nden istifa ettiğim için kendimle gurur duyuyorum.
Çünkü devamında daha kötü kararlar alacaktı.
Liste ellerine veriliyor "buna oy vereceksin" deniyor, veriyorlar. Tıpkı Futbol Kongresi'nin Yıldırım Demirören'i seçtiğini zannettiği gibi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Etiketler :
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor