03 Aralık 2021 | Cuma

Küçük ve büyük!

Fenerbahçe Kulübü, İrfan Can Kahveci'nin tedbirli olarak PFDK'ya sevk edilmesine tepki gösterdi.
Kamera kayıtlarında İrfan Can'ın Göztepeli Atakan'a saldırdığı görülüyor ve bu davranış dibine kadar sportmenliğe aykırı.
Böyle futbolcuların bırakın korunmayı, önce kendi kulüpleri tarafından cezalandırılması gerekiyor.
Ama o günler mazide kaldı, siyah beyaz yılların solgun yapraklarında!

***

Geçen sezon İstanbul'da oynanan Gaziantep maçının ilk yarısında İrfan Can Kahveci, köşe direğinin dibinde kasti olarak rakibinin bileğine bastı, üstelik rakibe elini uzatacağına pişkin pişkin sırıttı.
Ondaki vicdansızlığı ve şımarıklığı en net biçimde o günkü maçta teşhis ettim.
Pozisyonun yanı başında duran yan hakemde de vicdan ve cesaret yoktu, elindeki bayrağı arkasına sakladı.
Fenerbahçeli hiçbir yöneticinin o pozisyondan sonra İrfan Can'ı uyardığını zannetmiyorum.
Bir tane yorumcudan bu pozisyonla ilgili insani bir cümle de duyamadım çünkü yorumcularda da adalet yok.
Hala üstlerindeki hakem giysilerini veya formalarını çıkarmayan adamların mesleğidir yorumculuk ve güzelim gazetecilik böyle telef oldu!

***

Zalim yılların içinden geçiyoruz, insafın kuruduğu zaman diliminden.
Yöneticilere göre İrfan Can'ın saldırısını büyütmeye gerek yok, bunlar itiş kakış!
Yani demek isteniyor ki "futbolda sportmenliğe falan gerek yok, böyle itişip kakışarak, böylesine kin ve nefretle bakışarak yolumuza bakalım!" Tribüne oynamaktan çirkinliklerin sırtını sıvazlamaktan ne zaman vazgeçilecek?
Herhalde bütün çiçeklerin kökünü kuruttuktan sonra! Çünkü bir şeyleri kaybederken taraftarı kazanmak için tribüne oynama metotları bu ülkedeki yöneticiliğin en aciz çıkış yoludur.

***

Tabii ki maziden kalan haksızlıklar var.
Bu topraklarda soyunma odalarına giderken arbedeler yaşandı ve kamera görüntüleri yok edildi.
Fatih Terim ve yanındaki ağaların Başakşehirli futbolculara ve teknik heyete koridorda saldırdığı zamanlardan bahsediyorum.
"Döve döve şampiyonluk nasıl alınır" konulu sezon sonu filmlerinden.
İstendiği zaman toz edilen görüntüler "gerektiği zaman" ortaya çıkarılıyorsa adamına göre işletilen sistemin adı adalet olamaz.
İşte en çok bu ayrımcılığa karşıyız!
Burası Türkiye burada insanların adil olduğu bir dünya yok.
Ama adalet herkese eşit uzaklıkta değil diye bizim de hak arama çalışmalarını aksatmaya hakkımız yok.

***

Herkes bilmelidir ki başkalarının kayırılmasını mazeret gösterip çirkinlik yapmak savunmayı gerektirmez.
Başkalarının kamera görüntülerinin toz edilmesi, yayınlanan görüntülerdeki çirkin davranışa masumiyet kazandıramaz!
Sonuç olarak; Fenerbahçe en çok ihtiyacı olduğu zaman diliminde önemli bir oyuncusunu birkaç maç kaybedebilir.
Bunun hesabının sorulması gereken tek kişi vardır o da İrfan Can Kahveci.
Çünkü Fenerbahçe forması giyen bir futbolcunun o sorumluluğu alması ve sportmen olması zorunludur.
Bir futbolcu ne kadar yetenekli olursa olsun "bu kadar küçük" davranamaz!
Bu cümledeki "büyüklük" bu meselede sportmenliğin tarafını tutanlara ayrılmıştır, Fenerbahçe tarihindeki Lefter'i, Can Bartu'yu, Oğuz Çetin'i savunanlara.
İrfan Can Kahveci'yi değil

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI

TÜM YAZILARI
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor