01 Aralık 2021 | Çarşamba

Tarih

Göztepe'nin verdiği mücadeleye ve kaçırdığı pozisyonlara bakınca, Fenerbahçe'nin kurtardığı 1 puana şükretmesi gerekiyor.
Ama bir takımın bu kadar aciz olması gerçekten bir teknik adam marifeti gerektiriyor.
Fenerbahçe'nin Göztepe maçında kayıtlara geçmesi gereken Pereira'nın saha kenarındaki garip bakışlarıyla oyunu okumak gerçeği arasındaki cahil duruşudur.
Çünkü akıllı adamlar bu kadar kolay puan kaybetmeye razı olmazlar!
Maçın ikinci yarısında Göztepeli bir taraftara, "Fenerbahçe'den kimin oyundan çıkmasını istersiniz?" diye bir soru sorulsa cevabı "İrfan Can Kahveci" olurdu.
Pereira da öyle yaptı, Fenerbahçe adına en iyi oyuncuyu oyundan aldı.

***

Maçtan sonraki Pereire ne yaptı?
Yine ıslak bir cümle kurdu.
"Haftada bir maç yapıyor olsaydık bizim için durum daha kolay olurdu!" Böylesine zavallı mazeretleri artık çocuklar bile yapmıyorsa Pereira'nın etiketi ucuzlukla ve tutarsızlıkla sabitlenmiştir.
Ligi Pereira için kolay hale getirebilecek gerçeklerin sadakatle ve çalışmayla ilgili olduğunu söylemenin de bir anlamı yoktur.
Not: Birileri Fenerbahçeli futbolculara "sahada emek harcamanıza gerek yok, her pozisyonda hakemle düet yapın" diye bir yol önermiş olmalı.
Vitamin tabletlerinin bile köpüre köpüre eridiğini söylersek bir yararı olur mu?

***

Takım olmanın bütün sihrini sergileyen Trabzonspor merdivenleri teker teker çıkarken esip geçiyor.
Sahanın içinde rakibinin oyun anlayışını bile kendine göre düzenleyen bir takım duruşu var.
Trabzonspor aksiyona gerek duymuyor sahadaki varlığını sade bir dille ifade ediyor.
"Ben 3 puanı alıp gideceğim!" Dönen topları saldırı hamlesine dönüştürmekteki ustalığına ve sahadaki özel duruşuna mahsuben, Abdülkadir Ömür'ün takımına hayat pompaladığını söylersek hakkını vermiş oluruz.
Galatasaray maçından sonra "travma yaşayan" bir delikanlıyı ayağa kaldıran teknik adam duruşunu bu geri dönüşün öznesi yaparsak;
Abdullah Avcı'nın da hakkını vermiş oluruz.

***

Trabzonspor'un dna'sında var olan gerçekleri yeniden yürürlüğe koyan Abdullah Avcı başka bir tarihe geçti.
26 yıl önceki yenilmezlik serisini tekrarladı, Trabzonspor'la en yüksek galibiyet yüzdesine ulaştı.
Lig tarihinde 14 haftada 3 büyüklere toplamda 42 puan fark atan başka bir teknik adam da yok.
Abdullah Avcı'nın Türk futbolundaki yerinin daha iyi anlaşılması için Trabzonspor'la çalışması gerekiyormuş. Bu da uyuşan kimyanın ve tarihi simyanın özeti olsun!
Not: Trabzonspor'un en büyük rakibi, daha ligin ilk yarısı bile bitmeden şampiyonluk öykülerinden bahseden medyadır!
Bu medyanın şampiyon olmasını istediği son takımdır Trabzonspor!

***

Hey gidinin Beşiktaş'ı. Geçen sezon "yola çıkanlar" bu sezon "yoldan çıktı!" Futbolcular el ele verip geçen yılın takımını silip süpürdüler.
Hasar büyük, görünen o ki telafisi de biraz zor. Çünkü takım olmaktan hızla uzaklaşan bir Beşiktaş var.
Bazıları kendilerine takım ruhunu yakıştıramıyor o yüzden bencil ve pısırık olmayı tercih ediyor, bazıları da saha içinde saltanat sürüyor.
Her yenilgiden sonra sorumluluğu üzerine alan Sergen Yalçın bence ipleri eline alsın.
Çünkü Beşiktaş formasında "emekçilik şartı" hiçbir zaman geçerliliğini yitiremez.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI

TÜM YAZILARI
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor