23 Mayıs 2014 | Cuma

Hayat

Hayat bazen neşedir.
Gazetecilerin yanında gazetecilik yapmak Aziz Yıldırım'a nasıl da yakıştıysa.
Hata yapmak da muhabirlere yakışıyor.
Spor medyasında masa başı gazeteciliğinin günahlarını muhabirler çekiyorsa.
Elindeki mikrofonla fotoğrafı çekilen gazeteci Aziz Yıldırım, bu mesleğin çilesini çeken insanların "çalışmadığı yerden gelen" sorularına da...
Hatalarına da gülümseyerek baksın.

***

Hayat bazen trajedidir.
Soma'da bir öğrenci, babasını madende kaybetmeden birkaç gün önce, kompozisyon ödevinde Hami Mandıralı'yı yazmıştı.
Anne merak edip sormuştu, "Niye bu adamı yazdın?" "Onu sevdiğim için anne."
Maden kazasının ardından Soma'ya başsağlığına giden Hami Mandıralı, tesadüfen teselli ettiği ailenin oğluna sarılırken, genç öğrenci Hami'ye, kompozisyon ödevinden bahsetti.
Hatırladığı cümleleri yeniden okudu.
Hami ağlarken, çocuk hıçkırıklara boğulan annesine döndü. "Benim sevdiğim adam böyle bir adam anne."

***

Hayatta herkesin çektiği bir film vardır.
Bazıları sonsuza kadar unutulmaz. Bazıları çocukların affına bile sığınamaz!
Kendilerine yakışan yöneticilerin koltuk altına sığınsa da.
Melo gibilerinden geriye sportmenlik kadavrası kalacak.
O yüzden böylelerinin arkasında duranları da işaret etmek gerekiyor.
Felipe Melo!
Sen Futbol Federasyonu Başkanı'nın elini sıkmadın ya.
Cüneyt Çakır'ın elini sık.
Yılın çifti olarak bu sezon harikaydınız.
Hele Galatasaray-Beşiktaş maçında.

***

Hayat bazen haksızlığa karşı direniştir. Bu sezonun en değerli futbolcularından biri Trabzonlu Olcay Adın.
Bir yıl daha sözleşmesi olmasına rağmen, transferin gözde ismi. Çünkü Olcan'dan ışık sızdı.
Aynı takımdaki Onur Kıvrak'a, 1 yıllık sözleşmesi daha olduğu halde, Avrupa standartlarının üzerinde yeni bir sözleşme yapılıyor da.
En az onun kadar başarılı olan Olcan Adın'a, "yabancılar için el kitabı" uzatılıyorsa.
Olcan'ın vitrine çıkması da yadırganmayacaktır.

***

Hayat bazen aynadır.
Ne kadar tozlansa da, gerçekleri gösterir.
Bugün; öldükleri için masum sayılan insanların, yaşarken suçlu sayıldığı bir ülkeden kalanları topluyoruz.
Soma dramından sonra kulüplerimiz iyilik yarışında.
Birbirlerine "sevgi ve saygı" bağışlamayan kulüplerin, ölen insanların çocuklarına hayat bağışlaması elbette değerli.
Ama böyle güzellikler için babalarının ölmelerini beklemek gerekmez.

***

Çocukluğumuzun ceplerinden kalanları boşaltıp çocuklara dağıtalım.
Kulüplerin bağışlarının yanında dev gibi kalır.
Ama ne yazık ki, öznesi para ve şiddet olmuş bir toplumda, mazinin güzelliklerini hatırlatanlar "nostaljik parazit" sayılır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor