Hedef Kayseri!

İlk soru kadro açıklanınca geldi: Selçuk'suz takım ne yapar? Melo'yla müthiş bir bütünlük sunan bu ikili, hem karşılamada, hem savunmadan top çıkarmada hem de atak başlangıcında yön verici oluyor, kimi maçlarda da golleri/asistleriyle oyunu taçlandırıyordu.
Selçuk'un yokluğunda, Hamit, orta sahada daha fazla göründü ama yine formsuzdu.
Riera, özgüvenle yaptığı çıkışlarda son hamle üretemedi.
Umut-Elmander ikilisi, çalışkanlığını üretkenliğe çeviremedi.
30 dakika oynayabilen Engin, savunma çıkışlarında yararlı görünse de defansif görevlerini aksattı. Ceyhun, bulduğu şansı iyi değerlendirdi.
Ana tablo, G.Saray'da son derece önemli bir sorun ortaya koyuyordu; takım bütünlüğü yoktu. Bir tek Selçuk, bu kadar belirleyici olmamalıydı.

En iyisi Muslera olmamalı
İkinci yarıda, Drogba, Sneijder ve Emre'nin girişi takımı değiştirdi. İlk yarıda, pas tercihi/pozisyon hatası nedeniyle Terim'i kızdıranlar kulübeye dönmüştü.
Arsenal, son derece yetenekli yıldız adaylarıyla dolu.
U20 Dünya Kupası'nda 4 maçını izlediğim Sanogo dahil tümü değerli ancak G.Saray kadrosu en az o kadar yetenekli dahası deneyimli. Zorlansa da kazanması gerekirdi.
Süper Kupa Finali'nde, F.Bahçe karşısında çok daha başka bir oyun beklemek gerek.
Her maçta takımın en iyisi Muslera olmamalı.