20 Mart 2017 | Pazartesi

Aboubakmaz, hakem bakar!

Şimdi kamuoyunun bir kısmı diyecek ki; Aboubakar, gereksiz yere Avrupa maçında atıldı. Bu maçta prim verir gibi niye oynatıyorsun? "Al sana prim" dedin yine atıldı. Bir kısmı da çıkıp diyecek ki; Adam zaten kiralık. O maçta atıldıysa ne olacak. Bu maçta oynatırım.
Etinden, sütünden, derisinden sonuna kadar yararlanırım. İki farklı bakış açısı… Maç tatsız tuzsuz. Bazen bahane buluyoruz ya "Seyirci yok, zemin kötü, yağmur çok, çamur var, kar yağıyor v.s." diye… Onlar yok! Ama sahada futbol da yok.
Beşiktaş yarım saat 10 kişi oynuyor. Senin bu Beşiktaş'ı sağdan soldan, indire-bindire ezmen lazım. Nasıl yapacaksın? Ayağa oynayarak.
Takımında bu kapasite var. Ama Antalyaspor bunu yapamadı. Herhalde Beşiktaş'ın isminden çekindiler. Siyah-beyazlılar, 90 dakikanın hiçbir bölümünde kendi oyununu oynayamadı. Beşiktaş'ta dün "Çok iyi oynadı" diyebileceğimiz bir isim yoktu. Ne Quaresma, ne Talisca oyuna etkileri yok.
Teknik direktör Şenol Güneş'e "Arkadaş biz yorgunuz, bizi oynatma" diyebilirlerdi.
Sahaya çıkacak futbolcu maça çıkmadan evvel teknik adamına ne gerekiyorsa söylemeli...
"Tam verimli olamayabilirim" veya "Bugün beni oynatma" diyebilmeli.

Hakemden bariz hatalar
Peki dün akşam hakem de mi yorgundu?
Oğuzhan'ın koluna gelen top kesin penaltı.
Top kol açıkken geliyor, Oğuzhan topun gelişini görüyor, top koluna vurduktan sonra kolunu kapatıyor. Hakemin gözü önünde ama hakem de "Kapalıyken vurdu" diyor.
Aboubakar'ın ilk gördüğü sarı kart yüzde 100 doğru. Peki ikinci sarı kart doğru mu?
Degaj sırasında kaleciyi sakatlayıcı bir hareketi yok, tehlikeli bir hamle yok, ikisi arasında temas da yok. Gerekirse faul verirsin ama sarı kart fazla. Adaletli değil. Degaj yapılacağı zaman top, elden çıkıp vuruş yapılana kadar kalecilerin kontrolünden sayılır.
Top, ayaktan çıkana kadar kalecideymiş gibi kabul edilir. Yani bir başka oyuncu tarafından müdahale edilmemesi gerekir. Ama kaleci topu istediği yere zaten vurdu, temas da yok.
Çok gerekirse faul verirsin ama sarı kart ağır olur… Benim yorumum bu. Ama şu da var;
Ey Aboubakar! Senin bir sarı kartın var.
Sen artık sinekten yağ çıkartacaksın. Hakemlere fazla güvenmeyecek, yoruma açık hareketler yapmayacaksın. Gördüğün kartlar, Beşiktaş takımının defansında oynayan futbolculardan fazla. Siyah-beyazlılara bu sezon 6 kırmızı kart çıkmış, 3'ünü sen görmüşsün.
O zaman aynaya bakacaksın Aboubakar kardeş! Soyadın Bakar diyor, ama sen bakmıyorsun. Sen bakmazsan, hakemler sana bakar! Aboubakmaz, hakem bakar!
Maçın son dakikalarında sağ içerideki Antalyasporlu futbolcuya atılan topta, Beşiktaş'ın sağ tarafındaki oyuncu bence ofsaytı bozuyor. Çok ince bir farkla. Yani yardımcının bayrağı kaldırmaması gerekir gibi geldi bana görüntüden.

1 PUAN KAZANÇTIR
Rakiplerin hepsi kaybetmiş, Beşiktaş olarak bu maçı alsan büyük avantaj sağlayacaksın. Ama dün akşam Beşiktaş yenilmediğine dua etsin. Bence Beşiktaş 2 puan kaybetmedi, 1 puan kazandı. Siyah-beyazlılar, son zamanlarda berabere kalsa bile "Bu benim için kar" demeye başladı. Bu çok tehlikeli bir yorum. Ticarette bir laf vardır; "Bir malı alırken kazanacaksın, satarken değil" diye… Şu aşamada da puan almak Beşiktaş açısından zor değil aslında. Ama daha oynanacak çok maç, kazanılması gereken çok puan var. Bu yorumla bir yere varamazlar.

FABRİ'DEN İYİSİ YOK
Beşiktaş, Antalyaspor karşısında kalesinde 18 tane şut görmüş. Bu sezon ilk defa rakibe bu kadar şut attırmışlar. Dua etsinler kalecileri Fabri iyi. İyi yer tutuyor, iyi yerde duruyor, yerinde müdahalelerde bulunuyor. Zaten siyah-beyazlılar, maçın hiçbir bölümünde sahaya hakim olamadı. Birisi çıkıp bana "Beşiktaş'ta şu futbolcu çok iyiydi" diyebilir mi!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Etiketler :
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor