Mücadelebahçe

Artık ideale yakın bir kadro ile başladı F.Bahçe ama son zamanlardaki ''ilk 15 dakika baskı ile pozisyon bulan ''takım özelliğini sadece H.Ali'ye bırakmış gözüküyordu.
H.Ali, Fernandao'ya ortaladı, bir de, Diego'nun ara pasında direği bulan şut attı. Arada, kornerden yedikleri golde sıçramayan 2 stoper ve rakibe vurduran Volkan'ın hatası vardı.
Üstelik, bu maça kadar 30 kornerde hiç korner golü atamamış G.Antep'ten yiyordu bu golü.. Bu sezon, yediği 11 golün 6'sını duran toptan yemesi de F.Bahçe'nin bu fizikli takıma rağmen ayıbı oluyordu.
Ayrıca, ilk kez , ilk 15 dakika içinde gol yiyordu F.Bahçe. Sonra, tam 20 dakika durdu F.Bahçe, Nani çok kötüydü, Fernandao stoperler arasında eridi.
Ardından da, ''endirek serbest vuruştan bu sezon tek bir gol bile atamamış takım' bir indirek vuruşun dönüşünde, H.Ali'yi kırmızı kartla kaybetmenin ironisini yaşadı.
Bu kart, Josef'i dışarı, Caner'i oyuna, Fener'i riske taşıdı.
Santraforu Fernandao olan bir takımın, ilk yarıda 14 ortasından sadece 1'ine, maç boyu da 23 ortadan 3'üne kendisinin vurabilmesi de, hem araştırılması gereken, hem de sorunun çıban başı olan bir durum oluyordu.

Akıl sınırlarını zorladı
İlk yarı bittiğinde, pozisyon vermeden 1-0 yenik duruma düşen, kırmızıdan sonra da pozisyon vermeyen F.Bahçe'nin, kendisinin de pozisyona 2 aksiyon dışında girmediğini görüyorduk.
Gökhan'ın muhteşem şutu ile dengelenen oyunda, Diego'nun yaptırdığı penaltı, akıl sınırlarını zorlayandı.
Ancak , penaltı golü sonrası da F.Bahçe yine net pozisyon vermiyor, oyun alanında baskı yapıyordu.
Diego'nun , ceza alanına bilerek attığı pasta , Alper'in golü kadar , rakip ceza alanında kalabalık olmanın da etkisi vardı. 73 teki Diego - Volkan değişikliği takımı hızlandırma amacını taşıyordu. F.Bahçe 10 kişi olmasına rağmen iyi mücadele ediyordu.Alper, Topal ile beraber , sahanın en iyisi idi. Ama oyundan alınmasını anlayamadım.