Serkan Korkmaz: Nasıl bir derbi bekliyor bizi?
Fenerbahçe'nin başında yürekli, "Ben bu maçı kazanacağım" diyen bir hoca olsa Fenerbahçe, Galatasaray maçını kazanır. Galatasaray'ın durumuna hiç bakmıyorum bile. Ama öyle korkak bir Pereira var ki...
Meireles ile Mehmet Topal'ın değiştirildiği dakikayı ve koşulları konuşurken Pereira'nın ruhunu anlattık. O yüzden 10 kişilik Kayserispor son dakikada beraberlik golünü az daha atıyordu. Volkan'ın kurtarışı da bir mucizeydi.
Ama o adam da teknik bir adam olsaydı topun altına iyi girseydi o golü atardı. G.Birliği'ne giden Stancu olsaydı maç 1-1 biterdi.
Bu Pereira'nın korkaklığı yüzünden "F.Bahçe, TT Arena'da G.Saray'ı rahat rahat yener" dememe imkan yok!
Hakemlere itimadım az
Oyun planı da açıklıyor zaten. Pereira şöyle düşünüyor;
"Ben bütün planımı gol yememek üzerine yapıyorum.
Nasılsa bir sürü adamım var.'" Katılıyorum ona! Kaleci Volkan hariç Fenerbahçe'de hepsinin gol atma şansı var. Biri vurur gol olur maç biter.
Artı gene ekliyorum; hakem faktörünü de gayet iyi biliyor Pereira.
(Serkan Korkmaz: Büyük ihtimalle Mete Kalkavan deniyor) Kim olursa olsun. Hakemi bilmiyorum ama oyun tarzını size söyleyeyim; bu maçta bütün şüpheli pozisyonlarda Fenerbahçe lehine ise düdük çalınacak, kartlar çıkacaktır. Galatasaray lehine ise düdük çalınmayacak, kartlar çıkmayacaktır. Bunu şu F.Bahçe- Kayserispor maçında Fırat Aydınus'tan gördük.
Bu puan cetveli bu duruma geldikten sonra hakem müessesesine de itimadım iyice azaldı.
Bir de Volkan Pala'yı dene
Galatasaray'ın kaybedecek bir şeyi yok. Oynat Volkan'ı. Volkan'ı oynatmak en ucuz değimiyle kumar. Ama Galatasaray zaten 10 haftadır hep yek (1-1) atıyor.
Bu zarda 0-0 diye bir şey yok ki. Sen de atsan en düşüğü hep yek atacaksın.
Ya düşeş (6-6) atarsan?
İki hafta önce Manchester United'da ısınma anında en önemli oyuncularından biri sakatlandı yerine yedeklerden 17 yaşında bir çocuk girdi.
O maçta ki gol attı. Sonraki maçta da iki gol attı. Şimdi 4 golü var. Manchester şampiyonluğa oynuyor. Senin zaten böyle bir derdin de yok. Volkan Pala'yı oynatsan da oynatmasan da tutsa da tutmasa da kim sana ne diyecek?
"İşte Burak gitti. Umut'u seyirci yuhalıyor. Onu dinlendirelim bir de şu genç forvet oyuncusu Volkan'a bakalım" de!
Alnından öperim!
Galatasaray bu yönetimden de önce başlayarak "Acınacak halde." Galatasaray'ın acınacak halde olmasını saklayan şey; Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın armağanı 4. yıldız oldu.
Fenerbahçe ve Beşiktaş, "Biz yıldız istemiyoruz.
Almayız 4. yıldız, şampiyonluk" diye kıyametleri koparınca Galatasaray'ın üstüne kaldı.
Aynen Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi de Bursaspor çok rahat kazanacağı maçı kaybedince kupa da geldi mi? Palavra kupalar Galatasaray'ın acınacak halini gizledi. Bu sene takke düştü kel göründü.
Şimdi Galatasaray'da haftanın olayı Fenerbahçe maçı değil cumartesi günü yapılacak mali kongredir. O kongrede namuslu, yürekli kaç tane Galatasaray Kongre Üyesi çıkıp konuşacak, hesap soracak? Çok merak ediyorum. Bir tane çıksın, alnından öperim.
Yürekliler kurtaracak
Galatasaray'ın kaderi o mali kongre. Acınacak haldeki Galatasaray'ın derbisi olamaz.
Maçı olur! Ama Galatasaray'ı acınacak halde olmaktan çıkaracak gün Mali Kongre'nin yapıldığı gün. O kongrede kabul edenler etmeyenler de kalkacak eller. Ve o ellerin kalkmasından önce yapılacak konuşmalarda hesap soracak yürekliler kurtaracaklardır Galatasaray'ı acınacak halden!
Varlarsa eğer.
Perde arkasında bana gelip konuşuyorlar. "Gidin kongrede söyleyin" diyorum. Efendim Galatasaraylılığa yakışmazmış.
Galatasaray batıyor! Acınacak halde diyoruz! Seyircisinden başlayarak acınacak halde.
(Güven Taner: Peki Galatasaray nasıl toparlanır?)
İşte o mali kongrede, kongre Galatasaray'a sahip olduğunu gösterirse. Bugüne kadar gösteremedi!
Kongre bugüne kadar kendisine işaret edilenlere el kaldırdı sadece. Kukla oldular.
İpler birilerinin elinde birilerinin elindeki ipler de başkalarının elinde! Çifte kuklacı var. Galatasaray bu yüzden acınacak halde.
Fener ile G.Saray farkı
G.Saray'da Selçuk penaltı atmak isteyince Sneijder oyundan çıkıyor. F.Bahçe'de Persie topu Fernandao'ya kendisi veriyor. G.Saray camiası bunu görüp 'neden bu haldeyiz' diye düşünsün
G.Saray bir frikik kazandı. Selçuk, "Ben atacağım" dedi. Sneijder, Mustafa Denizli'ye dönüp, "Beni çıkar" dedi. O da, "Başüstüne" dedi, çıkardı. Sneijder'i ikna eden G.Saraylı oyuncu yok çıkarken!
Bu haftaki maçta Fenerbahçe penaltı kazandı. Van Persie topu alıp Fernandao'ya "Al sen at" diye verdi. Kime o takımdaki ilk 11'de en önemli rakibine verdi topu.
Çünkü ya Van Persie oynuyor ya da Fernandao. Oysaki Selçuk ile Sneijder arasında böyle bir durum da yok. İkisi de ilk 11 adamı.
Bütün G.Saray camiası bunu görüp "Neden Fenerbahçe orada biz neden buradayız" diye düşünsünler..
Bravo Hakan Kutlu
Hakan Kutlu'yu kutluyorum.
Bir takım 1 haftada ancak bu kadar renk değiştirir. Tolunay Kafkas kötü hoca değildi.
Kafkas'ın bir frekans değişikliği vardı.
Ama Hakan Kutlu, "Ben buraya geldim" dedi. Mustafa Denizli bunu diyemedi. Hakan Kutlu, "Ben buradayım" dedi.
Kime dedi? Türkiye'nin en güçlü kadrosuna sahip, lige iki takımla girip ikisi de şampiyonluğa oynayacak bir kadroya sahip F.Bahçe'ye karşı ve de F.Bahçe'nin yanında forma giymiş bir hakeme karşı. Verdiği vermediği kırmızı kartların dışında konuşuyorum. Bütün yorum haklarını Fenerbahçe lehine kullandı. F.Bahçe lehine çaldığı bütün düdüklere itiraz etmeye bilirsiniz. "Ben de olsam verirdim" diyebilirsiniz. Kartlara da öyle. Ama aynı pozisyonlar Kayseri lehine olduğu zaman Kjaer'e yaptığı gibi, 'devam' diyen bir hakeme karşı 10 kişiyle bu futbol oynandı. Son dakikada golü de atıyorlardı.
Hakan Kutlu'nun tek bir hatası var; takımı eksik bırakan Biseswar'ı oyundan alacağına 1-0 mağlupken gol için en verimli adamı William'ı aldı.
Çok şaşırdım. Ömer Bayram'a da Fatih Terim dahil bu çocuğa dikkat etsin. Anadolu'da böyle isimler var... Bu çocuğun bulunması için illa da üç büyüklerde mi oynaması lazım?
Hakemler adam olacaklar!
Güven Taner: Her türlü hakem hatasında büyükler kayrılıyor diye büyüklerle küçükler karşı karşıya getirilmemeli!) Hıncal Uluç: Çünkü her zaman büyükler kayrılıyor, gelsinler karşı karşıya! Hiç itirazım yok. (Güven Taner: Bu ülkenin barışa ihtiyacı var!) Barış üç kulübün 15 kulübü ezmesiyle olmaz! Barış o maçı yöneten hakemlerin herkese eşit davranmasıyla olur.
Hakemlerin nazarında F.Bahçe'ye göre Beşiktaş da küçük... Ezecekler sizi ve şampiyon olamayacaksın. Niye Oğuzhan'a faul yapan adamların atılmadığını zannediyorsun sen? Bu hafta Fener maçında Kjaer niye atılmadı? Haftaya G.Saray maçı var da ondan! F.Bahçe, Beşiktaş maçı öncesi 5 tane sarı kart ceza sınırındaki futbolcusuyla maça başlayıp 5'te sıfır ile çıktı.
Galatasaray 1 sarı kart sınırında oyuncusu varken Olcan'a 'tak' diye kart çıktı. Olcan'a çıkan kart doğru, itirazım yok. Ben verilmeyen kartların hesabını soruyorum şimdi;
G.Saray'a Fener maçı öncesinde 'küt' diye kart çıkarıyorsun da Beşiktaş maçında kart sınırındaki 5 Fenerli'ye niye çıkarmıyorsun?
O maçta en az 15 kartlık pozisyon göstereyim mi size? Hatta Aziz Yıldırım soyunma odasına girip "Kart göreceksiniz dikkat edin" diye uyarmadı mı?
Hakemler kayırıyorlar! Büyükler kayrılıyor.
Herkesi sırasıyla kayırıyorlar. Başakşehir de Osmanlıspor'a karşı kayrılıyor. Maç Ankara'da olsa Osmanlıspor kayırılırdı!
Hakemlere ses çıkarmayıp buna razı olacağız.
O zaman ligin de çizelgesi belli. Niye o zaman bu programı (90'a) yapıyoruz?
Bu hakemler adam olacaklar!
Ya olacaklar ya olacaklar!
Fenerbahçe-Kayseri maçı bitmiş hakem futbolcu tebrik ederken belli ki futbolcu tepki gösteriyor. Hakem sarı kart çıkarıyor sonra giden futbolcuyu takip ediyor. Sonra kırmızıyı çıkarıyor. Rıdvan Dilmen'den beklerdim ki gene aynı şeyi söylesin: "Fırat Aydınus görme, dön arkanı git..." Maç oynanırken dön arkanı git diyen Rıdvan Dilmen ve onun gibiler maç bittikten sonra kırmızı çıkaran hakeme bir laf etmediler!
