Başkan Yıldırım, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı 1907 Tribünü'nde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Basın toplantısı öncesi barkovizyondan, Fenerbahçe tribünlerinde yaşanan olaylarla ilgili görüntüler verildi. Bazı taraftarların, kendisinin yanı sıra futbolcular ve teknik heyet aleyhine yapılan tezahüratların yer aldığı görüntülerde, bu grupların geçmiş yıllarda tepki gösterdiği futbolcu ve teknik direktörlerin ayrılmalarının ardından aynı kişiler tarafından lehlerine tezahürat yapıldığı vurgulandı.
Fenerbahçe'nin UEFA Avrupa Ligi'nde 2012-2013 sezonunda yarı final oynadıkları hatırlatılarak, o sezonda seyirci olaylarından dolayı UEFA'ya 368 bin avro ceza ödendiği açıklandı. UEFA Avrupa Ligi'nde BATE Borisov ile oynanan maçta stat dışından paraşütle atılan meşalelerin bu grup tarafından stada gönderildiği savunuldu. 2012-2013 sezonunda seyircisiz oynanan maçlarla sarı-lacivertli kulübün Avrupa'daki toplam zararının 5 milyon lira olduğu kaydedildi.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun, adı geçen kişilerin çıkardığı olaylardan dolayı son 5 sezonda Fenerbahçe Kulübü'ne 3 milyon 724 bin 688 lira ceza verdiği, 13 karşılaşmanın seyircisiz oynamasıyla bu zararın 20 milyon 199 bin 708 lira olduğu vurgulandı.
Yaşanan taraftar olaylarıyla ilgili sadece Fenerbahçe Kulübü'nün mücadele verdiğini belirten başkan Yıldırım, "Diğer kulüplerimiz ve yetkililer bununla mücadele vermiyor. Avrupa Birliği'ne girme iddiasında olan bu ülkenin takımları belirli ülkelerde hazırlık maçı yapamıyor. İzin vermiyorlar. Sebebi ne. Yalnız Fenerbahçe olarak bakılırsa olmaz. Sadece Fenerbahçe mücadele yapıyor gözükürse bu durum Türk sporuna zarar verir. Tribünde rant var. Tribün dışında da rant var. Tribün dışında maddi rant yok, manevi rant var. En tehlikelisi bu" dedi.
"Birkaç sene içinde Avrupa'da yasaklanacağız"
Yıldırım, kombine kartları iptal olan taraftarların bir bölümünün tribün içinde ve tribün dışında rant peşinde koştuğunu savundu.
Aziz Yıldırım, yaşanan olaylar nedeniyle birkaç yıl içinde Türk takımlarının Avrupa'da yasaklanacağını iddia etti.
Fenerbahçe'nin, bu sezon ligde şampiyon olması halinde cezasının ertelenmesiyle Avrupa'da maç yapma şansı yakalayacağını anlatan sarı-lacivertli kulübün başkanı, "Kulüp, söylediğimiz olaylardan dolayı ceza alırsa Avrupa kupalarından bir yıl men edilecek. Böyle bir sıkıntıyı da kulüp olarak taşıyoruz. Bunun için bu şahısları iyi tanımak lazım. Bunlar futbol seyircisi değil, bunu görmemiz lazım" diye konuştu.
Geçmiş yıllarda bedava bilet vermeme operasyonu yaptıklarını kaydeden Yıldırım, şunları söyledi:
"Bizim dışımızda bazı kişiler bilet ve maddi yardım yaparak bunların stada girmelerini sağladılar. Aleyhimize tezahürat yaptırdılar, yine sesimizi çıkarmadık. Küfür etmemek şartıyla benimle ilgili istediklerini söyleyebilirler. Sporcularıma, antrenörlerime ve kulübüme hiçbir şekilde bağıramazlar. Daha 23. dakikada 'adam gibi oynayın' gibi bağırırsan sen Fenerbahçeli değilsin. Esas Gençlerbirliği maçında görüntü var. Hiçbirinde forma yok. Fenerbahçe forması giymiyor. Rant kapıları var. Kendi grupları adına ürettikleri atkılar, formalar montlar... Bunların satışıyla elde ettikleri bedel yıllık 4-5 trilyondur. Kapattırmak için mücadele ediyoruz. Ancak her türlü haberi alarak oraları boşaltıyorlar."
"Devlet olmadan bu işi çözemeyiz"
Tribündeki en büyük tehlikenin rant olduğuna dikkati çeken Aziz Yıldırım, bu kişilerin geçmiş yıllarda, dönemin valisini ziyaret ederek görüntü verdiğini hatırlatarak, devlet olmadan bu işi çözemeyeceklerini ve devletin bu işe sahip çıkması gerektiğini söyledi.
Avrupa'da Türk takımlarının oynayamama tehlikesini herkesin görmesi gerektiğini kaydeden Aziz Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Bu şahıslar Alanya'da 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diye bağırıyor. Liderleri hapiste olmasından dolayı siyasi mesaj veriyorlar. Aynı şahıslar bizim stadımızda da siyasi mesaj veriyorlar. Liderleri hapisten çıktıktan sonra başka türlü bağırıyorlar. Geçmiş dönem valisine, çiçek alıp ziyarete gidiyorlar. Kendilerine, 'bu kişilerin her türlü kötü alışkanlıkları olduğunu biliyor musunuz? Siz bazı sanatçıları Gezi olaylarındran sonra kötü alışkanlıkları var diye alıyorsanız, bu şahsın yanınızda ne işi var?' dedik. Bu kişiler, devletin ve siyasetin yanlarında olduğunu göstererek rant kapılarını büyütüyor. Siyasetin ve devlet kapılarının izin vermemesi gerekiyor."
Tribünlere ailelerin gelmesini istediklerini kaydeden Yıldırım, "Fenerbahçe) diye 90 dakika bağırmalarını istiyoruz. İstedikleri şekilde Fenerbahçe lehine bağırsınlar. Biri gelip de 23. dakikada 'adam gibi oynayın', antrenörüne 'Aziz'den taktik al' derse, 'yönetim istifa' diye bağırırsa olmaz. Fenerbahçe lider ve geçen sezonun şampiyonu..." şeklinde konuştu.
"Ömrümün 3'te 1'i Fenerbahçe ile geçti"
Aziz Yıldırım, 62 yaşında olduğunu ve ömrünün 3'te 1'inin Fenerbahçe'de geçtiğini ifade etti.
Kulübün son dönemde her branşta başarı elde ettiğini vurgulayan sarı-lacivertli kulübün başkanı, şunları söyledi:
"Hep mücadele içindeyiz. 17 senedir Fenerbahçe Futbol Takımı ya birinci ya ikinci. Sadece 2-3 sene daha altta derece almıştır. 15 sene Türkiye liginin lokomotifi ve sürükleyen bir takımı olmuş. Hepimizin gurur duyması gerekirken 3-5 çapulcuya şey vermem. Hayatımın 25 yılını Fenerbahçe'ye verdim. 62 yaşındayım, ömrümün 3'te 1'i Fenerbahçe ile geçti. Kimse 'Fenerbahçe üzerinden Aziz Yıldırım ve arkadaşları rant elde etti' diyemez. Fenerbahçe'nin marka olan yüzünü iyice temizleyerek ortaya çıkardık."
"Bana 'diktatör' diyorlar, desinler"
Bazı kişilerin kendisine "diktatör" dediğini hatırlatan Aziz Yıldırım, bu ithama "desinler" şeklinde yanıt verdi.
Kulüpte tüzük değişikliği yaptığını vurgulayan Yıldırım, "Dünyadaki tüm Fenerbahçelilere kulübü açtım. Ben buna üzülmüyorum. Antrenöre, futbolculara edilmemesi lazım. Futbolculara etki yapacak pozisyona gelirseniz kimseyi tanımam" diye konuştu.
Gençlerbirliği ile oynanan maçta takımın soyunma odasına gittiğini belirten Aziz Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Oyuncularla konuşma yaptık. Hasan Ali, Alper gibi oyuncular taraftar tepkisinden çekindiğini söylediler. O tarafa gitmek istemiyorlar. 'Maratonun o tarafında çok küfür ediyorlar. Oynayamıyoruz' dediler. Tepki koyacaklarını söylediler, 'Hayır. Siz tepki koymayacaksınız, gerekli tepkiyi ben ve yönetim verecek. Siz oyununuza bakın' dedim. Bunun için tepkiyi koydum."
Başkan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Biz sezon başında oraya biletleri verirken, Türk Telekom tribününün arka kısmında da bu şahıslara, gruplara kombine vermeyeceğimizi deklare ettik. Bir şahıs imza atarak 443 kombineyi ve sorumluluğu aldı. Sorumluluk nedir? Fenerbahçe futbolcularına ve antrenörüne herhangi bir şey söylemeyecek. Kulüp desteklenecek. Başkan ve yönetim hakkında küfür haricinde her şeyi söyleyebilirsiniz. Bu şartla kombineleri verdirdim. Kombineleri geçen sene kartları olanlar alacaktı. Ama bunlar 443 tane almışlar. GFB'den 50 kişiye kart vermişler. Bizim bilmediğimiz, tanımadığımız insanlara da vermişler."
Kombine kart konusunda muhatap oldukları kişinin verdiği listeyi iptal ettirdiğini anlatan başkan Yıldırım, mağdur olanlar için de çözüm üreteceklerini dile getirdi.
Maraton Tribünü'ndeki kartların iptal olduğu kişiler arasında kongre üyelerinin olduğunu hatırlatan Aziz Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Onlar da mağdur olmuş. Kusura bakmayın, madem ki kulübün üyesisiniz, maça geliyorsunuz, direkt gelip niye kombineleri almıyorsanız da böyle bir şahsın arkasına takılıyorsunuz. Ayın 20'sinden sonra Passolig kartları dağıtılmaya başlanacak. Orada bu kişilere kartlar verilecek. Diğer tespitten hiçbiri stada giremeyecek. Fenerbahçe'nin oynadığı hiçbir spor dalına gelemeyecekler. Neye mal olursa olsun gelmeyecekler. Önce Fenerbahçe forması giysinler, satın alsınlar. Hepsini çağırıyorum, gelin kulübe üye olun. Benimle mücadele etmek mi istiyorsunuz, gelin üye olun. Hodri meydan. Onlar rantçı. 16 yaşında bir çocuk bu grubun kendi aralarındaki kavgalardan dolayı öldürüldü. Bunlarla mücadele ediyoruz" diye konuştu.
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı 1907 Tribünü'nde düzenlediği basın toplantısında gündeme yönelik değerlendirmelerde bulunan Yıldırım, devletin statlardaki taraftar olaylarına sahip çıkması gerektiğini belirterek, "Aksi halde Türk sporunu çok kötü seyirci olayları bekliyor" dedi.
Fenerbahçe tribünlerindeki amigoların Galatasaray aleyhine küfürlü tezahüratta bulunduğunu anlatan başkan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bir şey öğrenmişler, Galatasaray Kulübü'ne durmadan küfür ediyorlar, söz söylüyorlar. 'İşte genç Fenerliler, UltrAslan, bilmem ne...' Burada 16-17 yaşındaki çocuklar Galatasaray'a karşı duygularını ifade ettiklerini sanıyorlar. Yanlarında amigo diye geçinenler de mutlu oluyorlar, seviniyorlar. Öyle değil olay. O baştakiler, öbür tarafın başındaki amigolarla beraber umreye gidiyorlar, günahlarını affettiriyorlar, dua ediyorlar. Sonra geliyorlar, aynı günahlar devam ediyor. Birbirleriyle oturup rantları paylaşıyorlar. Yazık, o genç çocuklar birbirlerini bıçaklıyorlar veya başka hadiselere bulaşıyorlar, kötü yollara düşüyorlar."
"Suç duyurusunda bulunuyorum"
Tribünlerde uyuşturucu maddeler kullanıldığını savunan Yıldırım, "Buradan hali vakti iyi olan ailelere sesleniyorum, çocuklarınız bunların yanından ayrılsın. Bunlar her türlü uyuşturucuyu bu çocuklara alıştırıyorlar. Ben şikayetçiyim. Altına imzamı koyuyorum. Suç duyurusu yapıyorum. Tribünlerde esrar, fazla alkol alınmasına karşıyım. Herkes içebilir ama kendine içecek. İçtiğiyle insanları rahatsız etmeyecek. Avrupa'da bütün tribünlerde herkes içki içiyor ama hiçbiri taşkınlık yapmıyor. Taşkınlık yapıldığı zaman başlarına neler geleceğini biliyorlar" diye konuştu.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı, söz konusu taraftar grubunun dışarıdan desteklendiğini iddia ederek, "Bir daha basın toplantısı yaparsam eğer, onları dışarıdan besleyenlerin isimlerini de tek tek açıklayacağım. Bunu bilsinler" ifadeleri kullandı.
Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımı'nın THY Avrupa Ligi'nde dün Almanya'da Bayern Münih ile yaptığı maçta da bir grubun aynı davranışları sürdürdüğünü dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir kısmı buradan gidiyor, orada da bir kısım çocukları zehirlemişler zaten. Avrupa'da yetişen, o kültürü almış insanların yapacakları hadiseler mi Dortmund (Borussia Dortmund-Galatasaray) maçında, Lokeren (Lokeren- Trabzonspor) maçında, bizim maçlarda olanlar. O kültürü almış insanlar yaparlar mı? Hayır. Buradan gidiyorlar karıştırıyorlar her tarafı. Yine görüyorum, resimlerde onlara da suç duyurusu yapacağım. Ya buradan karşıya gidecek parası olmayanlar Münih'te forma giymeden salona giriyorlar. Vizeyi kim aldı, biletini kim aldı, orada yeme içmesini kim karşıladı? Sorumluları araştırsınlar. Eğer Fenerbahçe bir daha Avrupa'da ceza alırsa, bir yıl bütün maçlardan men edilecek. Bunu da bütün Fenerbahçelilere ve kamuoyuna tekrar tekrar söylüyorum. Hepimizin dikkatli olması lazım."
"Biletlerde yanlışlık varsa düzeltiriz"
Aziz Yıldırım, iptal edilen kombine kartlarında yapılan yanlışlıkları düzelteceklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Gerçek Fenerbahçelilerin mağdur olması bizi üzer. Bizim derdimiz, davamız onlarla değildir. Orada bulunan ve görüntülerde anlattıklarımızdır. Türk Milli Takımı maçında da yanlışlıklar vardı. Burada taraftarlar bazı gruplar tarafından organize edilmişti. Mevcut federasyonu karşı organize edilmişti. Siz de televizyon ve gazeteler olarak çanak tutuyorsunuz. Çanak tutmayın, bırakın bir mücadeleleri varsa onu yapsınlar. Siz muhatap olmayın."
Teknik direktörleri İsmail Kartal'ın Gençlerbirliği maçında, arkasında bulunan tribünden kendisine küfür edildiğini söylediğini anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Biz diğer maçta güvenlik görevlilerini tembih ettik, 'öyle bir şey olursa müdahale edin' diye. O şahıslar gelmemişler. Kimler olduğunu tesbit ettik. Bu tribünde olanların hepsi başkalarının biletleriyle tribüne gidiyorlar. Hepsini tespit ettik. Yeni bir iptal edilme yapılacaktır. Ayrıca ilk defa gelen bayan seyirci var, iki kişi karambolden turnikeden geçiyorlar. Geçen hafta olanlarda varsa üzdüğümüz, onların bu mağduriyetlerini muhakkak gidereceğiz ama diğerlerinin kombine kartlarını iptal edeceğim. Çünkü bu kombine kartları yapılırken hepsine bir doküman verilmiştir. Herkes baştan sona okusun, orada yazılanları. Okuduğunuzda neden yaptığımızı anlarsınız."
"Bundan sonra küfür olmayacak"
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, bundan sonra amatör maçlar dahil hiçbir tribünde küfür istemediklerini ve bunun için çabalayacaklarını söyledi.
Protestolara saygı duyduklarını dile getiren Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Bundan sonra tribünlerde amatör maçlar dahil hiçbir yerde küfür olmayacak. Yönetim olarak bunu istemiyoruz. Bizden sonra gelen yönetim varsa, onunla hesabını yaparsınız. Ama benim olduğum zaman hiçbir şekilde tribünlerde küfür istemiyorum. Rakip takımlara, şahıslara küfür istemiyorum. Bu da bizim hakkımız. Buraya gelen takımını destekleyecek, takımla beraber mutlu, mutsuz olacağız. Küfür ve hakaret etmeden protesto edebilirsin, ona biz hepimiz saygı gösteririz. Devletin bütün statlardaki bu taraftar olayına sahip çıkması lazım. Aksi halde Türk sporunu çok kötü seyirci olayları bekliyorlar. Bunun önüne daha tazeyken geçmek lazım."
"Şike yaptığımızı iddia edenlerle mücadelemiz devam ediyor"
Aziz Yıldırım, şike yaptıklarını iddia edenlerle mücadelelerin devam ettiğini vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Biz 3 Temmuz'dan beri durmadan bir savaş veriyoruz. Biz şike yapmadığımızı söylüyoruz. Şike yaptığımızı iddia eden gruplarla da bu mücadelemizi devam ettiriyoruz. Önümüzdeki hafta içerisinde bize bu operasyonları yapanların hepsi hakkında suç duyurusu yapacağız. Bu da bilinsin. Suç duyurusunda bulunacağız ve onlarla mücadelemiz yeniden başlayacak. Bunu da ayrıca söylemiş olayım."
Kulüpler Birliği Vakfı'nın dün düzenlediği toplantıdan sonra Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören ve vakfın başkanı Göksel Gümüşdağ'ın kendisini hakemlerle ilgili yaptığı açıklamalardan dolayı kınamasına değinen Yıldırım, şöyle konuştu:
"15 gün sonra başlarına taş düştü herhalde. Beni kınıyorsunuz da bizim maçlarımızdan önce hakemler hakkında konuşan rakip takım başkanları ve yöneticilerini niye kınamıyorsunuz? En azından ben hakemlerin yüzlerine söylüyorum, onlar gelmeden baskı altına alıyorlar. Kulüpler Birliği toplantısından önce Mecnun Otyakmaz'ı aradım. Yanında Demirören de vardı. O da dinledi. Brezilya maçında kendisi aleyhine yapılan tezahüratlara üzüldüğümü, 'toplantıdan sonra federasyona sahip çıkacak açıklama yapın' dedim. Onlar beni kınadı. Türk futbolunda sorun bitti, Aziz Yıldırım'ı kınıyorlar. Bugüne kadar hiçbir hakem odasına gitmedim. Sadece bir Çaykur Rizespor maçından sonra onların yöneticisiyle Ali Aydın'ın odasına gittim, o da hakem bize tebligat yaptırdığı için."
Sarı-lacivertli kulübün başkanı, TFF Başkanı Demiören'in, Beşiktaş Kulübü'nde yöneticilik yaptığı dönemde bir gazetede çıkan, "Yıldırım Demirören, Boşat'ı kızdırdı. Yıldırım Demirören hakemin odasına giderek hesap sordu, maç sonu hakemlerin odasına gitti" haberlerini göstererek, "Kendisi için gitti deniliyor. Ben hiç gitmedim. Eğer Çaykur Rizespor maçında, Emenike'nin pozisyonu 90. dakikada olsaydı ve maç 0-0 bitseydi o zaman girerdim. Cüneyt Çakır iyi hakem değil. İngiltere'de Ferguson'u çıldırttı. İspanya'da Barcelona-Chelsea maçında ortalık birbirine girdi. 17 sene boyunca hiçbir hakeme 'bizim için çal' demedim, aramadım. Yine söylüyorum, Fenerbahçe'nin hakları yenilir, önü kesilirse ve böyle bir niyet varsa her yeri basarım" ifadelerini kullandı.
- "Sen önce ay-yıldızın şerefini kurtar"
Aziz Yıldırım, Yıldırım Demiören'in kendisini kınayamayacağını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böyle kınama olmaz. Önce o başkanları ve yöneticileri kınayacaksın. Sonra beni kınayacaksın. Demirören beni kınayamaz. Sen önce ay-yıldızın şerefini kurtar, gidenden 3, gelenden 4 yiyoruz. Brezilya bizi 2002'de zor yendi. Yalnız oyuncular mı kötü? Eğer Kazakistan maçında puan kaybederseniz, o zaman tehlike var. Beni kınamayla bu iş değişmez. Kınamakla galibiyet gelecekse, sabah-akşam kınayın beni."
Kendisinin Kulüpler Birliği Vakfı'nda başkanlık yaptığı hatırlatan Yıldırım, "Aziz Yıldırım'ın başkanlığı süresince Kulüpler Birliği'nin kazandıkları ve benden sonrakilerin kazandıkları nedir? Ben olsaydım böyle şike tezgahı yapabilirler miydi?" şeklinde konuştu.
Türkiye Futbol Federasyonu'na bugün bir yazı yazdıklarını açıklayan sarı-lacivertli kulübün başkanı, "Cevap vermediler. Biz bu ihaleyi nasıl yaptık, kaç sene yaptık? Bu aldığınız paraların ne kadarını kulüplere ödüyorsunuz, kimse bilmiyor. Üç milyon avro verip Brezilya'yı getiriyorsun. Hangi hesaptan ödediniz. Kulüpler maddi anlamda sorun içerisindeyken sürekli kulüpler üzerinden para kazanıyorsunuz. Yılda 1 milyon dolar stat kiramız var. Taraftar neden statlara gelmiyor? Federasyonun görevi bunları çözmek" ifadelerini kullandı.
- "Beşiktaş'ın iade ettiği kupa nerede?"
Şike davasında Beşiktaş Kulübü'nün de yargılandığını hatırlatan Aziz Yıldırım, şunları kaydetti:
"Beşiktaş, şike operasyonunda hep arkada kaldı. Serdal Adalı Bey'i aslanların önüne attılar. Onun da aklanacağına inanıyorum. Bir olay olduğunda başkandan habersiz olmaz. Ben 'şike yapmadım' diyorum, ölene kadar da söyleyeceğim. Mahkemeler bitsin isteyenle istediği yerde konuşurum. Öyle palavralarla konuşuyorlar, ediyorlar. Ben inandım... Ölsem bile vazgeçmem. Sen kimsin lan, sen kimsin. Böyle şey olmaz."
Aziz Yıldırım, Beşiktaş'ın Türkiye Futbol Federasyonu'na iade ettiği Türkiye Kupası'nın akibetini sorarak, "Beşiktaş, İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile oynadığı kupa maçından bu konunun içinde. Beşiktaş'ın o zamanki başkanı ne yaptı? Kupayı verdi. İade edilen kupa nerede? Bu kupa kime iade edilecek? Beşiktaş Kulübü ve İstanbul Büyükşehir Belediyespor'un o zamanki başkanları şike yaptı mı? Bu soruların cevaplarını bekliyorum. Herkese de artık cevap vereceğim" ifadelerini kullandı.
Toplantıda bir kitap gösteren başkan Yıldırım, "Dün bu kitabı buldum. Alman bahis şirketi, Galatasaray-Beşiktaş maçında sarı-kırmızılı takıma fazla oynanması nedeniyle FIFA yetkililerinin bu karşılaşmayı listeden çıkardığını söylüyor. Bir büyük kulübümüzün başkanı, 'Beşiktaş şampiyon olsun' diyor. Birimiz ligi, birimiz kupayı alalım' diyor. Hepsinin belgeleri, dokümanları burada" diye konuştu.
- "Fenerbahçe camiası Atatürkçü'dür"
Kulüplerin çok ciddi sorunlarının olduğunun altını çizen Aziz Yıldırım, "Türk bayrağına her zaman sahip çıkan bizleriz. 1990'da söyledim, 1998'de başkan olduğum günden itibaren söyledim. Fenerbahçe camiası Atatürkçü, laik ve cumhuriyetçidir. Bize bayrağı kimse hatırlatmasın. Federasyona önerim, başarı kazanın, o zaman milli bayrak hep yukarıda göndere çekilir" ifadelerini kullandı.
Televizyonlarda spor programı yapan eski hakem, antrenör ve futbolcuları da eleştiren Yıldırım, son olarak şunları kaydetti:
"Benim oyuncularım hiçbir zaman antrenmanla ilgili şikayet etmedi. Ama ben duydum. Sonra benle konuştular. Antrenmanla ilgili değil, başka şeyler söylediler. Ben de anlattım hocaya. Aykut hocanın da Ersun hocanın da tek başarısı bu camiada. Onları bu futbolcular, yönetim, taraftarlar yaptı."
- Notlar
Aziz Yıldırım'ın basın toplantısını çok sayıda basın mensubu takip etti.
Bir saat 15 dakika süren toplantı sırasında, sinevizyon gösterisinde Fenerbahçe aleyhine verilen hakem hataları yayınlanırken, sarı-lacivertli bazı yöneticiler kararlara tepki gösterdi. Özellikle, Emenike'nin Çaykur Rizespor maçındaki penaltı beklediği pozisyona, yöneticiler tepki verdi.
Aziz Yıldırım, taraftarların neden olduğu saha olayları gösterilirken zaman zaman gülerek tepkisini ortaya koydu. Toplantının ardından Yıldırım, soru sormak isteyen gazetecilerin talebini geri çevirdi ve gereken bütün açıklamaları yaptığını kaydetti.
