20 Şubat 2017 | Pazartesi

Sessiz sinema

Ligde yaşadığı kritik puan kayıplarıyla şampiyonluk yarışında büyük yaralar alan F.Bahçe, Kasımpaşa karşısında geçtiğimiz haftalara oranla çok daha farklı bir kadroyla sahaya çıktı. F.Bahçe, hücumda devamlılığı olan tek futbolcusu Lens'in yanı sıra zaman zaman yaptığı tempoyla orta sahaya dinamizm katan Alper'in yokluğunda üretkenlik sağlaması kağıt üstünde çok kolay görünmüyordu.
Ortadaki üçlünün Topal, Ozan ve Josef'ten oluşması da ev sahibi ekip için oyunu kontrol edebilme açısından büyük handikaptı. Sarı lacivertliler için tek çözüm yolu kanatlara inmek gibi görünüyordu.
Nitekim Advocaat'ın öğrencileri kanat akınları sonrasında elde edilen köşe vuruşları, dönen topların takibi ve ceza sahası dışından şutlarla rakip kaleyi yokladı.
İlk 45 dakikada gerçek anlamda organize bir F.Bahçe atağı izleyemedik. Stoch orta alandaki arkadaşlarına yaklaşarak topu alıp takımı yönlendirme konusunda sorumluluk üstlendi.
Ancak takım arkadaşları hücum bölgesinde onun iştahına eşlik edemedi.
Sow'un yerine Fernandao'nun oyuna girmesinden ziyade hücumda çoğalabilmek adına iki futbolcu beraber sahada olabilirdi.
Advocaat orta alandan çıkaracağı bir oyuncunun yerine Sow'u kanada atıp ceza sahasına yapabileceği koşulardan yararlanabilirdi.
F.Bahçe teknik direktörü, takımının koskoca bir ilk 45 dakikada hiçbir şey üretemediğini görüp oyun formatına müdahale etmeli.

Bu riski alacaksın!
Eğer bunun adı 'risk'se bu riski alabilmeli.
Buna risk demek 'büyük takım' standartlarında mantıklı görünmüyor ama F.Bahçe'nin gerçekleri bu satırları yazmayı gerektiriyor.
Performansındaki dalgalanmalara rağmen Salih Uçan da takıma oyun aklı katabilmek adına ikinci yarının başında Ozan'ın oyuna dahil olabilirdi. Bu değişikliği yapmak için 75 dakika bekledi. Ev sahibi ekibin rakip kalede baskı kurduğu her anda tribün tarafından itildiğini hissettik.
Stada gelenler üstlerine düşeni yaptı.
Dolu tribünler bir futbolcu için en güzel hediyedir. Ama bu hediyeyi hak etmek için çaba sarf etmelisiniz. Bursaspor karşısında 1 kişi fazlasınız, kazanamıyorsunuz.
Krasnodar deplasmanında hiçbir varlık gösteremiyorsunuz. Kasımpaşa önünde her zamanki gibi üretkenlikten uzaksınız.
Destek önce hak edilir, sonra hissedilir.
Hiçbir şey alamayacağınızı bidiğiniz bir filmi ya da müzisyeni izlemeye gitmezsiniz.
Fenerbahçe "Sessiz Sinema" modundan çıkmalı.
Zira bu sessizlik artık alışkanlık yaptı.
Hem de zararlı bir alışkanlık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor