Beşiktaş'ın ilk iki şansı!

Beşiktaş'ın Fenerbahçe yenilgisi milad oldu. Şöyle ki; ezeli rakibini yenseydi; 7 puanlık fark yapacaktı.
Kazanması gereken maçı kaybetti.
Buna karşın pes etmedi, yoluna kararlılıkla devam etti.
Bir dolu terslik ve şanssızlığa karşın futbolcular, konsantrasyonlarını bozmadılar.
Son iki haftaya dek beğenilen futbollarıyla futbolcular takım olarak sempati topladılar. Sempati toplayan futbolcuların başında ise Demba Ba geliyor. Öyle ki; Senegalli yıldızın adına yapılan "Demba Ba, Demba Ba…" şarkısı herkesin dilinde dolaşır oldu!
Bunlar elbette güzel şeyler. Ancak, siyah- beyazlı takımın sıkıntısı da var. Bu sıkıntı, savunmada oluyor. Bireysel hataların olduğu savunmada stoperlerin dar alanda aksadığını görüyoruz.
Stoperler, dar alandaki başarılarını geniş alanda gösteremiyorlar! En büyük eksiklikleri; hücum başlatmada katkılarının olmaması!
Umutla alınan Milosevic'in, henüz siftah demeden sakatlanması şanssızlık!
Et mi, balık mı anlayamadık!

Teorik ve pratiklik
Ersan iyi bir stoper. Ancak üç stoperin yararlı, olmaları için uzun süre birlikte oynamaları gerekir! Sivok, Ersan, Milosevic değerli stoperler. Beşiktaş, bu üç stoperden ağız tadıyla bugüne dek verim alamadı!
Stoperlerin verimli olamamaları, forvete destek olamamalarının nedeni; topun ileriye atılması yerine ayakta tutulması.
Bu hata; takımın hücumdaki hızını önlüyor! Dolayısıyla; Demba Ba, Cenk Tosun, Mustafa Pektemek'in gol atma şansları ortadan kalkıyor!
Her şeyde, her işte olduğu gibi futbolda da teorik ve pratiklik kavramları vardır. Bir konuda fikir sahibi olabilirsiniz belki ama bazen istediğinizi düşündüğünüzü gerçekleştiremeyebilirsiniz!
Bu şanssızlıkların başında sakatlıklar ve cezalar gelir. Beşiktaş bu iki olguyu en çok yaşayanlardan! Bu yüzden teoriyi pratiğe çoğu kez koyamıyor.
Başlıca nedenler de sakatlık ve cezaların sebep olduğu ideal kadro eksikliğidir!
Bu iki olgu, Beşiktaş'ı Şampiyonlar Ligi'ne götürecek ilk iki sırayı kaybettirebilir!