14 Aralık 2016 | Çarşamba

Biraz da sevmeye zaman ayıralım

Hep dünya güzel olacak diyen masal kitaplarını okuduk.
Sonra baktık ki yıllar geçmiş, bütün güzellikler nostaljik.
Elimizde sadece mazinin siyah beyaz fotoğrafları kalmış.
Geçmiş zaman sinemasında kendi filmlerimizi izlemek gibi.

***

Geçmiş yıllarda bir kahramanım vardı. "Hayal Satan Adam." Son müşterilerinden biri, elindeki laptopla gelen 15 yaşlarında bir çocuktu. "Gelecek zamanın hayallerini istiyorum" demişti.
Geçmişin hayalleriyle ayakta duran bir dükkana böylesine aykırı bir müşteri gelmemişti de, Hayal Satan Adam'ın itirazına çocuğun verdiği cevabı hatırlıyorum.
"Karanlık adamlara çelme takmayı bilen, çocuklara güneşi öptüren bir adam her şeyin altından kalkar!" Hayal Satan Adam geleceğin mektubunu vermedi çocuğa, resimleri de göstermedi.
Hayallerinde gördüğü karanlıklara inat, sürpriz bir serenat diledi çocuğa, aydınlık bir hayat. O çocuğun şahsında bütün çocuklara.

***

Ah çocuklar ah!
Bütün şehitlerin buruk hikayeleri boğazımızı düğümlerken.
Şehit Emniyet Müdürü Vefa Karakurdu'nun 6 yaşındaki kızı Duru'nun iç yakan görüntüsüne baktım. Babasının tabutunu işaret ederken cevapsız kalan sorusuna.
"Babam neden onun içinde?" Gözlerinin ışığını düşüncesine katmış minik kız, o soruyla babasını ne ölüme yakıştırıyordu ne karanlığa.
Masallarının bahçesinde babasının ellerini bekliyordu çünkü.
Düşündüm de, sözlüğünden bir süre çıkaramayacak bu sözcükleri.
Ve bir gün sorunun cevabını da kendisi verecek. "Babam benim kalbimde ve ömür boyu yaşayacak."

***

Terörün futbolun kıyılarına kadar uzanmasıyla, futbolda terör estirenlerin palazlanması arasındaki mesafe daraldıysa... Çocukları bile nefretle besliyorsa futbol düzeni.
Artık bazı şeylerin değişim zamanı geldi demektir.
Herkesin hiçbir şeye tahammül edemediği bir arena değil futbol.
Çocukların alnındaki sineği baltayla kovalamak hiç değil.
Futbol gözleri alıyor da hiçbir şey görülmüyorsa...
Bir pozisyonun tartışılmasına haftalar ayrılıyor da, şehitlerin acısı üç gün sonra unutuluyorsa...
Tribünlerde ve ekranlarda fanatizm körükleniyor da, yüzlerce polisin, taraftarların can güvenliği uğruna kendi güvenliğini unutması görmezlikten geliniyorsa... Yere batsın futbol!

***

Artık yeter! Biraz da sevmeye zaman ayıralım.
Teröre, nefrete aşkla karşı duralım.
O yüzden taraftar, yönetici, gazeteci, yorumcu, futbolcu, başkan, hakem kim varsa.
Herkes kalemini kendine kırsın.
"Yok, ben ekranlarda soytarıları izlemekten, rakibime sövmekten ve üç kişi bir olup bir kişiyi dövmekten zevk alanlardanım" diyen varsa.
Dümenini başka limana kırsın.

***

Cüneyt Çakır'a gelince, onun mevzusu derin. Bir gün eyyamcılığın getirisini anlatacak bir seminer düzenlensin de, gerçekleri bilelim.
Ama kartpostalımızı da kendisine gönderelim. "Avrupa'da maç yönetmeye giderken, valizine Sow'un röveşata posterini koymayı unutma" notuyla... Fenerbahçe adına vermediği penaltıları da harcırah niyetine!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor