08 Nisan 2016 | Cuma

Köprü!

Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta'nın konuşmalarına baktım.
İnsanlığa futbolun üzerinde değer veren sportmen bir beyefendi duruşuna.
Taraftarı terörize ederek, Fenerbahçe'nin üzerine salan kabadayı başkan şeklinin dışındaki gerçek centilmenliğe.
Fenerbahçe ve Trabzonspor arasında oluşturulan uçurumu yok etmek için kullandığı cümleler gerçek bir köprü.
"Keşke izin verilse de, Fenerli ve Trabzonlu taraftarlar maçı iç içe izlese!" Şimdilik mümkün olmayan gerçeklerin çağrısını yapmak bile çok şeye değer.
O yüzden Muharrem Usta'yı alkışladım.
Yeni bir yolculuğun kaptanlığını yaptığı için.
Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki nefret kuralını bozan bir istisna olduğu için.
Ateşten gömlek giymenin ustalığına soyunduğu için.

***

Herkesin aldığı emaneti en kutsal biçimde teslim etmesinin şart olduğu bir futbol düzenimiz olmalıydı.
Futboldaki kalite de artardı.
Tribünlerdeki insan sayısı da.

***

Eleştirildiği için değil.
Daha iyisini yapamadığı için kahrolan futbolcularımız vardı bizim.
Rakibinin canına okuyan değil.
Kitap okuyan.

***

İnsanlara haksızlık yapmadan spor yapmanın mümkün olduğunu şimdiki futbolculara anlatmak çok zor!
Şimdilerde bazı futbolcular maça sporcu gibi başlıyor.
Maçın sonunda böcek olarak doğuyorlar.
İnsanlıkları ölüyor da umurlarında değil.
Çirkinliği baştan çıkaranlar, ekmeğini aynı taştan çıkaran rakiplerine karşı neler yapıyorlar izleyin.
Artistik ahlaksızlıklar.
Kahpe tekmeler.
Hakeme cilveler.
Ve en kansız sahne notu; tribüne oynamalar.

***

Bu ülkede eleştiri karşılığını alamadığı zaman; düşünce israfıdır.
Ama öznesi gösteri olan eleştiri cebini doldurmaktır.
Ekranlarda omuzlarına bir tüfek asmadıkları kalan adamların yönettiği bir tiyatroda!

***

Niye televizyona çıkmadığımı soruyorlar hep.
"O zehirli kutuların içinde kendime uygun rol bulamadığım" için diyorum.
Herkes iddia makamında nutuklar atarken.
Ben Veda Makamı'nda şarkılar yazmayı daha uygun görüyorum kendime.
Futbolu ekranlarda konuşanlar kadar bilmediğimi de itiraf etmeliyim.
Ama sokak kahvelerinde futbol konuşanların, onlardan iyi bildiğini de inkar etmemeliyim.
Hele çalıştıkları kulüplerde arkalarından teneke çaldıran teknik adamların, televizyonda hangi yüzle yorum yaptığını gördükten sonra.

***

Neyse...
Şimdiki çocukların da hakkıydı.
Babalarının ve dedelerinin gördüğü futbol düzenine sahip olmak.
Formaların renkleri farklı olsa da.
Aynı köprüden el ele geçebilmek!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor