24 Kasım 2015 | Salı

Saygı

Yedi anahtarlı sandıktan çıkmış gibi özel resimler vardır.
Bugünler için saklanmış.
Fenerbahçeli Hasan Ali Kaldırım gibi...
Buna karşılık futbolumuzda ne insanlar var. "Her şeyin getirisi o kadar boldu ki, o yüzden adamlıktan vazgeçtim" diyen.
Onların çoğu ekranda yorum yapıyor.
Sahada futbolculuk oynuyor.
Kulüplerde yönetici veya başkan.

***

Böylesine ince hesaplar ülkesinde Hasan Ali'ye parantez açıyorum.
Öncelikle zarafeti için.
Çünkü profesyonel futbolculuk sabrın ustalığıdır.
Kendi yerine formayı hak edene saygı duymaktır.
Her şeyden önemlisi giydiği formanın asaletinin emrini yerine getirmektir.

***

Hasan Ali'nin yedek kaldığı günlerde bir kere olsun yüzünün düştüğünü görmedik.
Hiçbir kışkırtıcı cümleyi sufle etmedi arkadaşlarına.
İhtişamlı bir sessizlikte sırasını bekledi. Sahaya çıktığında da tıkır tıkır futbolunu oynadı.
O yüzden Hasan Ali Kaldırım'ın Fenerbahçe'deki varlığı, efendiliğin tarihini yazmak kadar, profesyonelliğe atılmış imzadır.
Böyle adamlar unutulmuş sokaklardaki eski şarkılar gibidir.
Işıklarını şimdiki zamanın karanlıklarına yayan.

***

Hamza Hamzaoğlu'nu harcamak için üretilen şu vizyon meselesine fena takıldım.
Çünkü biliyorum ki, televizyonlar kendi istedikleri filmi vizyona sokmakta usta.
Onlar futbolun hayrına yapmıyorlar yorumlarını.
Kendi çıkarlarına yapıyorlar.
İstediklerine taht!
İstemediklerine darağacı.
O yüzden ne spor programlarına saygı duyarım.
Ne meslektaşı görevdeyken, bir yandan kulüple görüşme yapıp, öte yandan yorum yapanlara!

***

Vizyon sahibi beyler (!) tarafından yönetilen Galatasaray, Mustafa Denizli'yle anlaştı.
Aslında ilk görüşme Hamza Hamzaoğlu görevdeyken yapıldı.
İnkar edilmişti de, nasılsa inkar yalanın itibarlı kardeşi değil mi?
İkinci görüşmenin anonsu da Mustafa Denizli tarafından televizyon ekranından yapıldı.
Ertesi günü o görüşme yapılacaksa, Mustafa Denizli'nin o gece yorumculuğuna veda etmesi gerekmez miydi?
Gerek duyulmadı.
Çünkü vizyonu geniş teknik adamların (!) ayrıcalığı vardır.
Hamza Hamzaoğlu gibi futbolda politika üretmeyen adamların sadece insancıl duruşu.

***

Olsun!
Bizler iyi insanların sadeliğini.
Kurnazların vizyonuna tercih ederiz.
Bizim anlayışımız da bu!
O yüzden ne politik teknik adamlara saygı duyarız.
Ne efendi adamları sırtından vurmayı başkanlık zannedenlere.

***

Zaman çabuk geçer.
Gün olur devran döner.
Vizyon sahibi beylerin şişirilmiş balonları patlarken, bir bakmışsınız yeni bir film girmiş vizyona.
Filmin adı; "Yönetim istifa!"
Aylardan ya Nisan'dır ya Mayıs!
Merak etmeyin.
Bizler yazdığımızı unutmayız!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor