23 Aralık 2014 | Salı

Umut

Birçok takımın gözden çıkardığı futbolcuları alıp takıma yerleştiren.
Ekonomik bütçe ve yürekle gerçek bir futbol takımı kuran.
O futbolculara bu gururu yaşatan.
Kim olabilirdi?
Abdullah Avcı'dan başka?

***
Peki, hakemlerin ikramına bir kez olsun tepki göstermeyen İsmail Kartal'a mı alkış tutmalıyız?
Abdullah Avcı'ya mı?
İsmail Kartal için ligin ilk yarısı bile bitmeden şampiyonluk üzerine muhabbetlerde yoğunlaşmak önemli.
Abdullah Avcı için, her hafta lige yeniden başlamak.

***
Puan kaybettiği maçtan sonra, sakatlanan rakip futbolcuların vakit geçirmesini bile eleştiri konusu haline getiren İsmail Kartal'ın, kolay penaltılarla maç kazandıktan sonra dilinden dökülenlere de iyi bakın.
Bir kere olsun adaletin yanında durmadı! "Hakem verdiyse doğrudur!" diyor.
Hakemler ya doğruluk abidesi!
Ya da İsmail Kartal için ayrı bir felsefe ürettiler!
Oysa bizim bildiğimiz hakemler her zaman verdiklerini geri alırlar.
O zaman geldiğinde, İsmail Kartal'ın dudağından dökülen "ıslak cümleleri" göğsüne rozet yapmayı da biz üstleneceğiz! Kuşkusu olmasın.

***
Fenerbahçe taraftarı İsmail Kartal'dan sonra tribünleri boşalttı.
Neden acaba?
Fenerbahçe taraftarının elinden "kaliteli futbol izleme zevki" alındığı için olmasın sakın!
Ya da Fenerbahçe'ye hizmet edenlere karşı "vefasızlık zinciri" kurulduğu için!
15 yıldır Fenerbahçe'nin tek maçını bile kaçırmayan bir arkadaşımla dünkü sohbetimden kalan acı gerçek. "En güzel zevkimi elimden alanların nesini seyredeyim?"

***
İsmail Kartal devre arasında takımına "komando eğitimi" verecekmiş.
Sahadan alınırken "bir daha bu takımda forma giymem" diyen Caner'in işaret parmağı, takımın üzerinde ağırlık kurmanın sembolü olsun bari!
İsmail Kartal'ın karizmasına mahsuben!

***
Bu hafta herkese iyi baktım.
Özellikle hakemlere.
Bazı hakemlerin adaleti katlettiğini görünce. Onların bir insanı öldürme ihtimalini bile uzak bulmadım.
Bir hakemin beleş penaltı verebilmek için son dakikaları beklemesini.
Avını ürkütmeyen avcılık saydım da, o hakemi adam saymadım!

***
Kusuruma bakmasınlar. "Bazı hakemler dansöz olmalıydı" dedim. "Adaleti parmaklarında oynatacak kadar hünerli oldukları için!"
Ve asıl gerekçe!
Kendisine 's.. tir' çeken futbolcuya bile kart gösteremeyen adamların futbol sahalarında kıvırmak yerine, masaların üstünde kıvırmasında sakınca yoktur!

***
Türk futbolunun kurtuluşu için umudu başka yerlerde arıyorlar.
Umut karanlıkta değil aydınlıkta.
Umut, arkadaşını satarak koltuğu kapan zavallı adamlarda değil, adam gibi teknik adamlarda.
Umut, MHK Başkanı'nın değişmesinde değil, yürekli hakem üretiminde.
Umut, haksızlıktan ganimeti toplamakta değil, kaybetmek pahasına adalet kavgasına ortak olmakta.
Umut, ipini televizyonlara uzatan kuklalarda ve para için her türlü soytarılığı yapan yorumcularda değil.
Gerçek futbol adamlarında!

***
Umut, futbolun namuslu yanını hisseden... Kendilerini bu soysuz sisteme ait hissetmeyen herkeste

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor