23 Eylül 2014 | Salı

Bizlere düşen

Adalete yakın durmanın özel bir yanı yoktur.
Çünkü adalet emirdir ama haksızlığa başkaldırı erdemdir.
Bunu herkes yapmalı.
Sadece canı yandığında değil hakemler rakibinin canını yaktığında da...

***

Fenerbahçe-Gaziantep maçında canı yanan Antep'ti.
Pozisyon kesinlikle penaltı değil.
Böyle bir penaltı Fenerbahçe aleyhine verilse ortalığı ayağa kaldırırdık.
Şimdi de kaldırmalıyız! (Not: Burak Yılmaz'ın emek hırsızlığının arkasında duranlar, bu eleştirilerden muaftır!..)

***

Gökhan Gönül'ün böyle bir penaltıdan sonra çizgi hakemini tebrik etmesi olacak şey değil. Hiç yakışık almadı. İsmail Kartal'ın maç sonrası söylemleri de bir facia. "Karabükspor maçında da bize penaltı çalmadılar!"
Yani böyle bir haksızlıkla ödeşmenin onun için yadırganacak yanı yok.
İkinci söylem. "Biz bu hakemlere güveniyoruz!"
Biz de İsmail Kartal'a soralım. "Siz bu hakemlerin nesine güveniyorsunuz?"
Hakem cinayetlerinin açık ara önde olduğu bir ülkede yaşıyoruz.
Geçen sezon Fenerbahçe'ye yapılanları unutmuş olamazsınız!
Bir maçla hakemlere güven duygusu oluştuysa, gelecek haftalarda size bu güveni hatırlatırız Sayın Kartal!
Sözlerimiz tutanaklara geçsin!

***

Her yanlışın bir anlamı vardır. O anlam takımdaki anlam bütünlüğünü bozmaya yönelikse, çok daha anlamlıdır.
Fenerbahçe gibi bütünlüğün simgesi bir camianın içinde, Emre-Emenike tartışmasına katılmak için tribünlerin tetikte beklemesi şaşırtıcı geldi bana.
Öyle ya takımın en büyük gücü bilinen taraftarın saha içindeki meselede "karşı taraf" olması neyin nesi?

***

Yürek gözüyle bakılırsa, sahada 4 ayrı suçlu vardı.
Emre Belözoğlu...
Arkadaşını arenada önce yem edip sonra kurtarmaya çalışan imparator!
Emenike...
Alkışı olgunlukla karşılayan tepkiyi de karşılayacak duruşa mecburdur. İsmail Kartal...
Emenike'ye sahip çıkmak yerine güvensiz kaçağı oynayan patron!
Ve tribünler...
Titanic orkestrası bile gemi batana kadar çaldı. Sırtınızı dönebilirsiniz ama yüreğinizi asla.

***

Futbol olarak da gerçeklere bakarsak.
Fenerbahçe geçen yılın gerisinde bir futbol anlayışında.
Takım koşuyor kanatlardan bindiriyor.
Arasını birkaç pozisyonla dolduruyor.
Araya bir de gol sıkıştırmakla durumu idare ediyor görüntüsünde.
Sow bu sezon uykulu ve bakımsız, zorlama mesaide sanki.
Emenike kendine kilitli ve heyecansız!
Takımın heyelanlı bölgesi savunma.
Fenerbahçe kendi sahasında rakibine böylesine net pozisyonlar veriyorsa, gelecek maçlar için de berbat anonslar veriyor demektir.

***

Diego'dan beklentiler fazla.
O beklentileri karşılamakta zorlanıyor.
Pazar gecesinin ışığı kimdi derseniz "Mert Günok" derim.
Takım puan kaybetmediyse ilk sebebi.
Mert'in kaledeki duruşu Avrupai, yer tutuşu ve sportmenliği de tam puan.
Takımın bugünü ve yarını!

***

Fenerbahçe adına geçen yılın karınca bandosunu sahada görmek için gerçeklere bakmak düşüyor.
Kendinde olan yanlışları sen fark etmiyorsan rakiplerin fark eder ki...
Bu sezonun 4. yıldız gibi özel bir yükümlülüğü olduğunu hatırlatmak da bizlere düşüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI

TÜM YAZILARI

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor