Ateş!

Bir şeyi bitirip yeniden başlamak güzeldir.
Fenerbahçe'nin Erciyes karşısındaki mücadelesi, liderliği kurda kuşa yedirmem duruşuydu.
O liderlik 10 puan farkı özlüyor. Ve hatta daha fazlasını.
Çünkü soysuzca çalınan puanları biliyor.

***

Bir şeyi bitirip yeniden başlamak güzeldir.
Aynı soysuzluklara daha tedbirli olmayı gerektirir.
Ama tehlikeyi görmeyi de zorunlu kılar.
8 puanlık farkın ardından yeniden garantili şampiyonluk sloganları üretilmeye başlandı.
Bunlar sinsi silahlar!
Fenerbahçe'nin Erciyes galibiyeti yerini sağlamlaştırmak gibi algılanabilir ama.
10 puan farklı liderlik daha sağlamdı da yapılanları görmedik mi? Daha neler görmeyecek miyiz?
Bu ülkede hakemler ve ekranlardaki soysuz tüccarlar, yastığın altındaki rüyaları bile çalar. Bırakın puanları…

***

Sow'un gözyaşlarına iyi bakın.
Karakterli bir tutkunun yansımasına.
Masumken bile özür dileyen asaletin fotoğrafına.
Gözyaşları bir futbol maçında ayrıntı değildir.
Anlamlı bir tablodur. "Sevgili Fenerbahçe!
Sen ne kadar haksan bana.
Ben de o kadar tutkuluyum sana" duruşunun resmi!
O gözyaşları sevdadır, gerektiğinde kavgadır.
Belki de küçük bir rica.
Özellikle hakemlere! "Adaletli olun lütfen!" "Yediğimiz tekmelere, yediğiniz puanlarımıza!"

***

Son 2 maçta Saracoğlu'nda 3 ölümcül tekme izledik.
Kuyt, Sow ve Emre'ye kastetmek konulu, insanlık dışı 3 zalim pozisyon.
3'ü de kesinlikle kırmızı kart.
Ne utançtır ki sarı bile yok.
O halde bazı hakemler, ya balta desenli giysilerle çıksınlar sahaya.
Ya da kanlı formalarla.
Ya adaletsizliklerinden vazgeçsinler. Ya da hakemlikten.
İkisi birden yakışmıyor.
Namuslu bir mesleğe.

***

Acımasızlık bazı hakemlerin yasası haline gelmişse.
Hakem hataları sargı tutmaz yaralara dönüşmüşse.
O ülkede bazı hakemler seçilmiştir. Cinayet aleti olarak.
O yüzden onlar saygının zerresini bile hak etmiyor.
Arkalarında duranlar da.


***

Bitmedi… Futbol adı altında mesleğini şerefsizliğe tahvil eden tüccarları da çoktur memleketin.
Ekranlara yerleştirilen soysuz yorumculuğun öznesi paradır.
Yürekleri de yazar kasa!
Birbirine sürtünen renkli televizyonların kaypaklığına inat... Küçük bir el radyosu masumiyetini arıyoruz inadına.
O yüzden… Kışkırtıcılığa konsomasyon yapanlara bizim kitabımızda "delikanlı" demezler.
Ne derler? "Yorumcu!"

***

Futbolda bir ateştir adalet.
Söndürülmek istenir ya bazen.
İnadına karşı durulur!
O yüzden adalet için yakılan "Fener" de çok önemlidir.
Karanlığa çakılan kibrit de.

***

Biliriz ki... Her haksızlıkta, bir yıldız eksilir gökyüzünden.
Başkaları yıldız kaydı der.
Bizler "bir can gitti" deriz.
O yüzden hakemleri de sevmeyiz. Yorumcuları ve katil kılıklı yöneticileri de...