Londra sürecini değerlendiren Karabıyık, ''Gruptan çıkamadığımız için çok üzgünüz. Sporcular, teknik heyet ve benim kadar hiç kimse üzülmüş olamaz'' dedi.
En başından itibaren düşündüğünden farklı bir durum çıkmadığını belirten Karabıyık, ''Grubun belli olduğu gün 'bermuda şeytan üçgeni' benzetmesi yapmıştım. Gruptaki her takım diğerini yenebilecek güçteydi. Sadece ABD bir adım öndeydi. Nitekim öyle de oldu. Sırbistan, Güney Kore ve Çin karşısında galip gelmek istiyorduk. Güney Kore galibiyetimiz 3-2 değil de 3-1 ya da 3-0 olsaydı, Güney Kore'nin yerinde biz olabilir, turu geçmiş olabilirdik'' diye konuştu.
''2 galibiyet Türk milletini üzdü''
Olimpiyatlarda (A) Milli Takım'dan beklentilerin çok yüksek olduğunu ve bu nedenle iyi bir mücadelenin ardından alınan 2 galibiyetin Türk milletini üzdüğünü dile getiren Karabıyık, şöyle devam etti:
''Beklentilerin yüksek seviyede olması takımımıza ve voleybola olan güvenden kaynaklandığına göre, bundan memnuniyet duymalıyız. Bu güven için teşekkür etmek ve beklentilere cevap veremediğimiz için de hoşgörü istememiz lazım. Fakat orada gerçekten dünyanın devleriyle mücadele edildiği ve diğer 5 takımın çok önemli bir olimpiyat geçmişi olduğu göz önünde bulundurulmalı.''
Londra'da çok önemli deneyimler elde ettiklerini kaydeden Karabıyık, ''Yaptıklarımız, yapamadıklarımız, yanlış yaptıklarımız ve daha iyi yapabileceklerimizle ilgili biz de bir şeyler öğrendik ama sonucu tamamen milli takımın performansına bağlamamak lazım. Düştüğümüz grubun ne kadar güçlü bir grup olduğunu, grupta oynanan maçları düşünmek lazım. Belki çok iddialı olacak ama diğer grupta olsak, genç milli takımla gitsek dahi İngiltere, Cezayir hatta Dominik Cumhuriyeti'ni bile geçebilecek durumda olurduk'' ifadelerini kullandı.
''Tüm bunlarla baş edebilmeli ve gruptan çıkmalıydık''
Grup maçlarında zaman zaman inişli-çıkışlı tablolar olduğunu ve iniş-çıkışlarda toparlanmalarının biraz geç olduğunu anlatan Karabıyık, şunları söyledi:
''Fikstür ve maç saatleri de bize karşıydı. İlk günkü Brezilya maçı, İngiltere saatine göre gece 1,5'a kadar süren bir maçtı. Sonraki Çin maçımız sabah saat 9.00'daydı. Çin, bizim 3 galibiyet hedefimizin içindeki en kritik maçımızdı. Bunlar da sonucu etkiledi. Bunlara sığınalım demek istemiyorum. Hatamız yok anlamında söylemiyorum ama bunlar da ayrıca değerlendirilmesi gereken unsurlar. Tüm bunlarla baş edebilmeli ve gruptan çıkmalıydık. Olmadı.''
''Filenin Sultanları''nın pek çok şey kazanıp, kazandırdığını ifade eden Karabıyık, ''Tarihte ilk kez olimpiyatlara giden voleybol takımı da bu takımdı, Dünya Grand Prix'sinde 3. olan da yine bu takımdı. O bakımdan kaybettiklerimizi görelim, kaybetmemek adına ders çıkaralım ama kazanılanlardan da keyif almayı bilelim'' dedi.
''Brezilya maçı, açılış töreninden 24-25 saat sonraydı''
Karabıyık, ''Ertesi gün önemli bir maç varken milli takımın açılış törenine katılması ve Türk bayrağını Neslihan Darnel'in taşımasının, yorgunluğa yol açtığını ve takımın performansını olumsuz etkilediğini düşünüyor musunuz? '' sorusuna ise şöyle cevap verdi:
''Gruptan ilk 4 içinde çıkmış olsaydık bunlar eleştirilmezdi. Eleştiriyi bırakın, 'ihanet' diye manşet atanlar da var. İhanet içindeki ben miyim, yoksa kim ? Anlamakta zorluk çekiyorum. 1 hafta önce kahramanız, 1 hafta sonra hain olarak ilan edilebiliyoruz. Tüm bunlara bir şey demiyorum çünkü başarılı olunduğunda övgüleri nasıl memnuniyetle karşılıyorsak, başarısızlık olarak değerlendirilen durumlar için de yergileri kabullenmek zorundayız. Haklı olunabilir ama ben tamamen haklı olunduğunu düşünmüyorum. Ülkenin bağımsızlık sembolü olan bayrağı taşımak, ülkenin temsili adına az onur mudur? 'Yarın maçım var taşıyamam' denilebilir mi? 'Ben bu bayrağı gururla taşırım, ertesi gün de çıkar maçımı oynarım' denmelidir. Ayrıca olimpiyatlara ilk kez katılan sporculara açılış törenini yasaklasaydık, bu sporcular için psikolojik anlamda bir problem yaratmaz mıydı? Kaldı ki Brezilya maçı, açılış töreninden 24-25 saat sonraydı. O maçta 2-0 öndeyken maç vermedik. 2-0 gerideyken durumu 2-2 yaptık. Yorgunluk olsa tam tersi olması gerekmez miydi?''
''Türk voleybolunun başarısız olduğunu düşünmüyorum''
Türk voleybolunun başarısız olduğunu düşünmediğini dile getiren Karabıyık, sözlerini şöyle tamamladı: ''Türk voleybolunun daha yukarılarda olmasını elbette isterim. Bugün 'Türk voleybolu başarısızdır' deniliyorsa da hiç kimsede sorumluluk aramasınlar, bu sorumluluk benimdir. Olaylarda, sporcuda, antrenörde aramaya gerek yok, bu sorumluğu üzerime alıyorum.''
