FETÖ'cü alçaklar, 15 Temmuz 2016 gecesi başkaldırdı. Askeri darbe ile Ttürkiye'yi ele geçirmeye kalkıştı. Tarihin en büyük ihanetine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'dur!' dedi. Cep telefonu ile TV'lere bağlanıp halkımıza "direnin" çağrısını yaptı. O gece millet, liderinin izinden yürüdü. Sokağa çıkan milyonlar kurşundan, bombadan yılmadı. Göğsünü siper etti; gözünü kırpmadan tankların altına yattı. Hainleri bozguna uğrattı! Bu destan, tank paletlerinin, helikopter makinelilerinin, mermilerin, füze ateşinin ve füzeleri ateşleyen savaş şahinlerinin korkunç gürültüsü altında yazıldı. Bu destan, isimlerini tarihe "biz ölümüne..." diye haykıran kahraman vatan evlatlarının anısına yazıldı.
O GECE, KORKUYU KORKUTAN KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ, ÖLÜMÜ DE ÖLDÜRDÜ...
15 Temmuz'da
HALKI MEYDANLARA İNDİREN ÇAĞRI
Darbe girişiminin ilk saatlerinde çeşitli televizyonlardan halkı meydanlara çağıran Erdoğan o tarihi konuşmasında şunları söylemişti: "Bu gelişme silahlı kuvvetlerimizin içindeki bir azınlığın ne yazık ki kalkışma hareketidir. Paralel yapının teşvik ettiği, üst akıl olarak onların kullandığı bir harekettir. Ülkemizin birliği, beraberliği, bütünlüğüne yönelik bu harekete karşı inanıyorum ki milletçe vereceğimiz güzel bir cevapla bunlar gerekli olan cezayı alacaklardır. Şu anda bu milletin imkânlarıyla ortaya konmuş olan tankı, topu, uçağı, helikopteri vs. kullanarak milletin üzerine gelmenin bedelini çok ağır ödeyeceklerdir. Meydanları onlara bırakamayız. Bu arada milletimi de bir çağrı yapıyorum. Millet imizi illerimizin meydanlarına, havalimanlarına davet ediyorum. Milletçe meydanlarda, havalimanlarında toplanalım. Bunların azınlık grupları tanklarıyla toplarıyla gelsinler, ne yapacaklarsa halka orada yapsınlar. Halkın gücünün üstünde bir güç ben tanımadım bu zamana kadar. Ben de başkomutan olarak meydanlara geliyorum."
'İŞGALCİLERE ÜLKEYİ BIRAKMAYIZ'
İşte bu konuşmanın ardından halk meydanlara indi ve darbe girişimini püskürttü. Marmaris'ten İstanbul'a gelen Erdoğan, 16 Temmuz sabahı ise Atatürk Havalimanı'nda toplanan halka sesleniyordu. Erdoğan'ın hainlere korku veren konuşmasında şunları söylüyordu: "Bu vatana ihanet hareketinin bedelini en ağır şekilde ödeyecekler. Biz bu yola, bu kutlu davaya başımızı koymuşuz. Buraya bir canımızla, kefenimizle bu yola çıkmışız. Türkiye'de şu anda milletin oylarıyla seçilmiş bir iktidar vardır. Aynı şekilde milletin oylarıyla seçilmiş bir cumhurbaşkanı vardır. Bizler görevimizin başındayız, sonuna kadar da bu görevimizi Allah'ın izniyle yürüteceğiz. Bu işgalcilere ülkemizi asla bırakmayacağız."
İSİMLERİ ALTIN HARFLERLE YAZILDI
Erdoğan'ın çağırısıyla halk 81 vilayette tam 27 gün demokrasi nöbeti tuttu. 7 Ağustos'taki Yenikapı mitinginde Erdoğan şöyle demişti: "O gece adeta ölümü öldürerek sokakları, meydanları dolduran milyonlarca vatandaşımız içinden şehitlik ve gazilik şerefine nail olanlar, isimlerini tarihe altın harflerle yazdırdılar. Bu manzara, bin yıllık vatanımızın tek bir taşına dahi göz dikenlerin, ödemeyi göze alacakları bedelin ilanı ve ispatıdır."