Büyükuncu, yaptığı açıklamada, kendisine hedef olarak Avrupa Kısa Kulvar Şampiyonası'nı aldığını, bu yarışta da iyi yüzüp 5. olduğunu vurgulayarak, ''Benim gibi dünyadaki elit sporcular bu kadar büyük iki yarışma eğer çok yakın zamanlarda ise genelde bir tanesini seçip hedef alırlar. Hedefim Dünya Şampiyonası değildi. Ayrıca kimse beni arayıp, 'Hazır mısın, Dünya Şampiyonası'na giriyor musun' diye sormadı. Yine de bir sonraki yarış Türkiye'de olacağı için bayrak töreninde bulunmak ve milli takıma destek vermek amacıyla oraya gittim'' dedi.
Profesyonel sporcu olarak ne zaman ne yapması gerektiğini kendisinden iyi kimsenin bilemeyeceğini vurgulayan Derya Büyükuncu, şunları söyledi:
''Kimse beni normal sporcularla ve kendileriyle karıştırmasın. Dans programı yüzünden hiçbir yüzme yarışını ve antrenmanı kaçırmadım. Buradan gitmeden önce yetkili kişilere 50 ve 100 metrede yüzmeyip, benim asıl branşım olan 200 metreyi yüzmek istediğimi ve diğerlerinden beni çıkarmalarını söyledim. Eğer yapmamışlarsa bu benim hatam ve sorunum değil. Ayrıca öyle bir hava yaratıldı ki sanki Türkiye'nin aldığı ceza, birçok yarışmaya katılamama cezası. Aldığımız ceza 200 İsviçre Frangı. 25 senedir milli takımdayım, bir yüzücünün bazı yarışlara girmediği için federasyonun bu cezayı daha önce defalarca ödediğini biliyorum. Sanki bu benim yüzümden tarihimizde ilk kez oluyor. Merak etmesinler onu da halledeceğim ve istenirse ben kendim öderim cezayı'' diye konuştu.
Bu arada, Dünya Şampiyonası'nda akredite kartı çıkarmak için havuza gittiğinde kartının yetkilerde olduğunu ve kendisine kartın ulaştırıldığını anlatan Derya, bu konuda kendisinin hatasının olmadığını, yetkili insanların akredite kartını zamanında kendisine vermesi gerektiğini söyledi.
