Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Ziraat Türkiye Kupası'nda Beşiktaş-F.Bahçe derbisinde yaşanan olaylar hakkında sert açıklamalarda bulundu. Olayları incelenmesi için müfettiş görevlendirdiklerini belirten Kılıç, "Maçtan sonra yaşanan bazı olaylar var. Soyunma odası koridorlarında olduğu hem iddia edildi hem de bazı tespitlerle ortaya çıktı. Asla kabul etmiyoruz. Bakanlığımızın müfettişleri görevlendirilmiş durumda. Orada ne olduğunu inceliyorlar. İşin hukuki, adli tarafı zaten yürürlükte. Hiç ayrım yapmıyorum. Hangi takımın yöneticisi, sorumlusu veya hangi takımdan olduğunu iddia eden kişi oraya girdi, bunları yaptı bilmiyorum şu an. Tespitlerle konuşmam lazım ama orada bir şeyler yaşandı" bilgisini verdi.
Seyirci ve holiganı ayırmak gerektiğini vurgulayan Bakan Kılıç, "Derbiye gelen misafir takım taraftarları otobüsün camını indiriyor. Bunlar taraftar değil. Bunların statta yeri yok. Bunları ayıklayacağız. Hepsinin hakkında hukuki işlem yapılıyor. Kurtulduklarını zannediyorlar, öyle değil o iş. Sahaya atlayan kişi de adaletin önünde hesap verecek" şeklinde tepki gösterdi.
'SORUMLULUĞUNU BİLSİN'
Spor Bakanı, spor aktörlerine de üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeleri çağrısında bulundu: "Camialarının, delegelerinin oylarını alıp kulüp yöneticisi olmuş kişilerin de sorumlulukları var. 'Seçimle geldim, istediğim futbolcuyu, teknik direktörü alma hakkım var' diyebilirsiniz ama bunun da size yüklediği bir sorumluluk var. Maç bitmiş, kazanmış ya da kaybetmiş olabilirsiniz. Haksızlığa uğradığınızı düşünüyor da olabilirsiniz. O an yoğun bir duygu içindesiniz. Bir açıklama, demeç vermeyin, sakinleşin, üstünden zaman geçmesini bekleyin. Sporun birleştirici gücünü ön plana çıkaralım."
'FUTBOLCULARA İŞ DÜŞÜYOR'
Oyunculara da bu noktada önemli görev düştüğünün altını çizen Kılıç, "Sahadaki yaklaşımları önemli. Çünkü seyircinin üzerinde etkisi var. Milli takımda yan yanasınız. Tabii ki sahada mücadele olacak. Rekabet buradan çıkıyor ama iyi niyetli olacak. Kimse kötü niyetle birbirine yaklaşmayacak. Sürekli olumsuz açıklama yaparak hiçbir yere varamayız. Bu bizim ligimiz. Eğer sahip çıkmazsak, kim çıkacak. Onun için diyorum, herkes sorumlu davranmalı" diye konuştu.
?'E-BİLET'LE ŞİDDET AZALDI
Akif Çağatay Kılıç, elektronik biletin (e-bilet) devreye girmesiyle futboldaki şiddet olaylarında ciddi düşüş yaşandığını vurgulayarak, "Lig maçlarına baktığınızda, meşaleyi çok nadir görüyoruz. Olumsuz anlamda tezahüratlarda çok ciddi manada düşüşler söz konusu. Sahaya girme olaylarını lig maçlarında artık neredeyse görmüyoruz" dedi. Ziraat Türkiye Kupası'ndaki Beşiktaş- Fenerbahçe derbisinde e-bilet sisteminin uygulanmadığına dikkati çeken Bakan Kılıç, kupada da bu konuyla ilgili düzenleme için çalışıldığını dile getirdi.
BAKAN KILIÇ'TAN KISA KISA
-Bütün camia olarak hakemlere hep beraber sahip çıkmamız lazım. Her hafta çıkıp, 'Onu istemiyorum, şunu istemiyorum' deniliyor, böyle olmaz ki.
-UEFA, cezalardan sonra artık Türkiye'deki kulüplerin uyguladıkları transfer politikaları ve yaklaşımlardan memnun. Yöneticilerimiz de işin ciddiyetine vardılar.
-Yöneticilere yasal anlamda sorumluluklarını hatırlatma noktasında bir çalışmamız var. Kişinin hesabını kulüp, camia vermemeli.
-Örnek verdiğimiz yabancı ülkelerde o şehirde yaşayanlar takımlarının maçlarına gidiyor. Bizde ise geçmişten şöyle bir şeye alışılmış, 'Stada giderim ama bilet parası vermem'; böyle bir şey yok.
-30 binlik statta 2 bin kişi geliyorsa, o zaman kusura bakmayıns izin de kulüp olarak, 'Taraftar neden gelmiyor?' diyerek çalışmanız lazım. Şöyle kurtulamazsınız; E-bilet geldi, onun için taraftar gelmiyor. Rakamlar bunu göstermiyor.
-Fransa'da yaşananlar ortada. Londra, Paris, Berlin, Madrid, Roma ne kadar güvenliyse, Türkiye'deki şehirler de en az o şehirler kadar güvenlidir.
-Organizasyonları başka yere alırsak teröristlerin istediklerini yapmış oluruz. Türkiye'de böyle bir sıkıntı söz konusu değil. Bunun garantilerini de verdik
-Türk sporuna katkı sağlayacak, tecrübesini geliştirecek, ev sahibi avantajını kullanabileceğimiz birçok organizasyona talip oluyor ve alıyoruz.
