Futbolla yatıp, futbolla kalkan Trabzon kentinde Trabzonspor sadece saha içi performansıyla değerlendirmemeli. Böylesine dinamik bir camiaya sahip olan bordo-mavili ekipte taraftar olumsuz olan her şeye anında tepki veriyor. Bu durum tabii ki kadroyu olumlu ya da olumsuz etkiliyor. 'Olumlu' dedim çünkü tepki bazen futbolcuya itici güç katıyor. 'Olumsuz'
dedim çünkü bazen tepkiler moralman çökmüş olan futbolcunun performansını dibe vurduruyor. Trabzonspor'un ilk yarıdaki performansı ve puan cetvelinde bulunduğu yer ile camiayı mutlu edemediği bir gerçek. Eldeki bu kadro F.Bahçe'nin 10 puan gerisinde olmayı da hak etmiyor. Şenol Güneş'in gelişiyle gözle görülür bir moral yükselişi yaşayan Trabzonspor'da şimdi gözler ikinci yanya çevrildi. Herkes "Bu takım ikinci yarıda ne yapar?" diye birbirine soruyor. Antalya kampının ilk bölümü sona ermek üzere... Kamp çalışmalarını uzaktan takip etsek de bordo-mavililerde olumlu gelişmeler yaşandığını görebiliyoruz.
Güneş'e sahip çıkılmalı Ara transferde Sezer Badur ve Murat Tosun'u renklerine katan Trabzonspor şimdi iyi bir santrfor peşinde. Camia Fatih Tekke diyor. Hakikaten Fatih bu takıma hayat verir ama olmazsa da dünyanın sonu değil! Trabzonspor büyük bir kulüp. Bir yıldız ile var olmaz. Bir iki takviye ile bu takım ikinci yarıda daha farklı bir görünüme kavuşacağı açıktır! Yeter ki camia Şenol Güneş'e gereken sabrı göstersin. Çünkü her zaman görüyoruz ki yabancı hocalara gösterilen sabır bizim evlatlarımıza gösterilmiyor. Ligin ikinci yarısında daha iyi bir Trabzonspor bekliyorum. Gelecek yılın planlamasının mayıs ayında bitirilmesi durumunda da bu takımın şampiyonluk hesapları yapacağına inanıyorum. Zaten Güneş'in de bu takımı gelecek yıl için hazırladığı görülüyor. Bu yıl Ziraat Türkiye Kupası'yla, Avrupa kupaları kapısını aralamak mümkün. Lig şampiyonluğu değil de Türkiye Kupası şampiyonluğu en akıllıca hedef gibi görünüyor.
