Manisa sınavındaki gibi bu maçın da sonucu konusunda yanıldım. G.Saray'ın yenileceğini hiç düşünmüyordum. Ama sahaya çıkan kadro ve ilerleyen dakikalarda ortaya koyulan futbolu görünce G.Saray'ın bu maçı istediği gibi bitiremeyeceğini hissettim. Anadolu takımlarındaki birçok yabancı oyuncuyu kenarda oturduklarını gördüğümde bile eleştiriyordum. Çünkü yabancılar takımlara güç katsın diye varlar. Yani Türk oyuncular yetersiz göründükleri için, Türk futbolcularıyla hedefe ulaşılmayacağı için. Kısaca katkı yapsınlar diye. Bazen ince eleyip sık dokuyarak, çok araştırılarak bazen de menajerlerin tavsiyesiyle yapılan bu transferler hangi takımda olursa olsun kenarda oturduklarında (eğer sakat ya da başka bir durum yoksa) paralar sokağa atılmış gibi geliyor bana. Bir de bu takım G.Saray olursa daha da kötü. Acaba diyorum Rijkaard ve Neeskens de yabancı oldukları için bu işi algılayamıyorlar mı?
Uygun bir dil ya da yöntem Ben G.Saray teknik direktörü olsam zaten bütün yabancıları oynatırım. Rijkaard ya da Neeskens benim gibi düşünmüyorlar. Onlara yaptıklarının yanlışlığını uygun bir dille ya da yöntemle anlatırım çünkü işin sonu kötüye gidiyor. G.Saray'ın hedefinden uzaklaşması yönetiminde durumunun sarsılması demektir. İyi olduğunda her şey yönetime mal oluyorsa kötü olduğunda da tersi olur. Geldikleri takımlar ve ligler Türkiye liginin üstünde olan üstelik de kendi ülkelerinin milli takımlarında oynayan Keita oyundan çıkıyorsa Elano, tek bir olumlu hareket yapmayan Topal, Sarp, Barış sahadayken o son yarım saat giriyorsa ancak bu kadar oynar. Ve iddia ediyorum sonradan girip oyundan çıktıkları sürece bu tür futbolculardan verim alınmaz. Rijkaard'ın en kısa zamanda bu çocuklara güven duyup onları iyi motive edip takıma koymalı. Yükseliş ancak böyle olur. Rijkaard bunun için bu kadar para alıyor.