Şu Carlos konusu iyice can sıkmaya başladı. Kulüpte her kafadan bir ses çıkıyor. Daum başka, asbaşkan Ali Koç başka, Carlos başka konuşuyor. Önemli Beşiktaş maçı öncesi herkesin kafası karışıyor. Ali Koç'un söylemlerini özellikle taraftarlar çok beğeniyor. Çünkü Koç, taraftar gibi düşünüyor, taraftar gibi konuşuyor. Zaten çok sevilmesinin nedeni de bu. Daum, "Carlos bizimle şampiyonluk yaşayacak" derken, Carlos, "Büyük ihtimalle ocak ayında Brezilya'ya döneceğim" diyor. Carlos'un kariyerini tartışmak abesle iştigal olur. Her futbolcunun hayali 'Carlos gibi' olmaktır mutlaka. Ama Brezilyalı, futbol hayatını 'yaptığı kariyeri' gibi bitirmeyi beceremiyor! Artık ayaklarının onu taşımadığı ortada Bir 'yıldız' için en kötüsüdür tartışılmak. Yıldızlar, yıldız gibi gitmeyi, bitirmeyi bilmeliler.
Başkan bu işi bitirmeli Carlos'la ilgili en güzel açıklamayı Ali Koç, "Fenerbahçe'ye katkıları olmuştur. Gidip, gitmemesi beni o kadar ilgilendirmiyor. Zorla kimseyi tutamazsınız. Bu olay netliğe kavuşmalı" diyerek yaptı. Konuştuğum taraftarların da görüşü bu yönde. Carlos'un 'forma satışı' ve 'reklam' anlamında F.Bahçe'ye büyük katkılar yaptığı yadsınamaz gerçek. Ama artık o da bitti. Fenerium yöneticilerine soruyorum. Bu sezon kaç tane Roberto Carlos forması sattınız? Çok düşük bir rakam çıkacağına eminim. Başkan Aziz Yıldırım'ın yumruğunu masaya vurup artık yılan hikayesine dönen bu işi bitirmesi gerekiyor. Carlos'un artık F.Bahçe'ye verebileceği pek bir şey yok. 'Tadında bırakmak' en iyisi... Her ne kadar çoktan beri tadı kaçsa da... Ancak bugün yazmaya fırsat bulabildim İlker ağabeyi. Onu çok geç tanıdım, erken kaybettim. Ustam, senden çok şey öğrendim. Kimseyi kırmadan "Nasıl gazeteci olunur?" dersini hepimize verdin. Mekânın cennet olsun ağabey. Seni çok özleyeceğim.