"Şehrin herhangi bir insanı da bu kadar yapar. Kasap Dursun ya da balıkçı Temel." O zaman için ağır gelmişti. Bu gün anladık ki, söylem doğru. Örneği çok futbolun içinde. Bir bütünlüğü olmayan, mevcut malzemeyi maksimum verimli kullanamayan her teknik adam üzerine bu yorum yapılabilir. Takip edenler bilir, takım tıkandığı dönemler sorumlu hocalar için bu yorumu geçmişiz. İşte öyle bir dönemden geçti Trabzon. Bedeli de ağır oldu. Hiç olmadığı kadar kolay hatta zahmetsiz bu kadar yakına gelmişken hedefi vuramadı Trabzonspor. O makama gelmeden önce şehrin herhangi bir insanı konumunda olan, bu gün bize şu cümleleri yazdıran Ahmet Özen'e teşekkür etmeliyim. O zaman ayrılan hocanın uygulama doğrularını abartmanın yanlış olduğu ortaya çıkıyor. Şehrin herhangi bir insanı dahi ondan iyi iş çıkarıyorsa meseleyi daha derinine inerek düşünmeliyiz.
Daha önce yazmıştık İşte bu noktada yönetimler devreye giriyor. Devrenin 4., 5. ve 6. maçları sonrasında yorumlar da yazmıştım, hocanın takımdan düştüğünü gerekçeleriyle anlatmıştım. İhtiyaç olan hamleyi yapamadılar. Yine bir dönüm noktasında Trabzonspor. Verilecek karar kulübün geleceğinde önemli rol oynayacak. Özkan Sümer danışmanlığın da Ahmet Özen ve diğerleri. Dünya 3üçüncülüğü apoletini omzunda taşıyan, çalıştığı dönemlerde artıları zirveye vuran Şenol Güneş. Yönetimin tavrı kafamı karıştırıyor. İşin oluru çok açık fakat onlar değişik bir yol izliyor. Sözleşmesini fesh etmeden 'aldık' diyorlar. Eğer başka bir niyetleri yoksa hamle hatalı. Yüksek ihtimalle hoca gelemeyecek. Biz istedik o gelmediye çıkacak olay. Memleketin hocalarından başka bir isim de yok gündemde. Kaldı yabancı hocalar. Daha önce denediklerinden bir tek Brems kaldı akılda. Sekizde bir oranı ürkütücü. Tutturursan ne alâ. Ya tutturamazsan?
