Erman Toroğlu başta, bazıları "Bu olay cezasız kalamaz" diyorlar. Ben de diyorum ki, eğer Türk futbolu hukuk kurallarıyla yönetiliyorsa Tello'ya kimse ceza veremez! Çünkü Tello'nun pozisyonu yardımcı hakem Serkan Gencerler'in gözünün önünde oluyor. Dolayısıyla hakemin görüş alanı içinde olan bir pozisyonda görüntülere bakıp ya da temsilci raporlarıyla disiplin cezası verilemez. Bazıları diyor ki "Yardımcı hakem, olayı görmediğini söylüyor. Hakem görmediğine göre temsilci raporlarıyla ya da görüntüyle ceza verilebilir!" Olmaz öyle şey! Masal bu.... Neden mi? Birincisi, yardımcı hakemin olayı görmeme şansı yok. Görmediğini söylemesi de kimseyi kurtarmaz. İkincisi, FIFA "hakemin gördüğü pozisyonlar" demiyor, "Hakemin görüş alanı içindeki pozisyonlar" diyor. Yani hakemin görmediğini söylemesi de çok önemli değil. Üçüncüsü, geçen sezon Fenerbahçe- Beşiktaş derbisinde Deivid, Beşiktaşlı oyuncunun boğazına sarılmış ve kart görmemişti. Maç sonrası Lig TV'deki Maraton programına katılan hakem İsmet Arzuman da "Görmedim, görseydim atardım!" demişti. Deivid'e görüntülerle ya da temsilci raporlarıyla ceza vermeyenler şimdi Tello'ya ceza verirlerse futbol futbol olmaktan, federasyon da tarafsız olmaktan çıkar. Bir başka örnek de Roberto Carlos'un, yardımcı hakem Hüseyin Fidan'ı sulamasıdır. Hakem şikayet etmeyince Carlos ceza almamıştı. Yani örnekler hiçbir tartışmaya meal vermeyecek kadar net. Hemen belirteyim, derdim Tello'yu kurtarmak değil. (Beşiktaş yönetiminin yerinde olsam federasyonun veremeyeceği cezayı verir ve Tello'yu en az üç hafta kadro dışı bırakırım.) Ben hukuk düzenini savunuyorum. Çünkü hukuk terazisinin ayarı bir kez bozulursa bir daha düzelmez. Biz o terazinin dengesinin peşindeyiz, Tello'nun değil.